Page 526 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 526

259       TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11                          Ortaöğretim Genel Müdürlüğü



          ya çapında bir hikâyeciyi anmak için kurulmuş bir cemiyete dünyanın dört bucağından kendi hâlinde
          hikâyeciler de seçilecek. Türk hikâyecilerini temsil ettiğim anlamına alınmasın sakın. Her hikâye yazan
          ve yayan Türk hikâyecisi kendi şahsında bir dilin hikâyeciliğini yaptığına göre şahsıma Mark Twain
          Cemiyetinin gösterdiği ilgi ve sevgi daha çok Türk hikâyeciliğine gibi geliyor bana. Ben de bu ilgi ve
          sevgiyi tüm hikâyeci arkadaşlarımla paylaşırım. Kabul ederlerse.
          Kendini bütün dünyaya tanıtmış, sevdirmiş, bir halk çocuğu olan hikâyeci Mark Twain’i ananların içine
          Türk dilinin bir hikâye yazarını almayı düşünenlere de teşekkür ederim.

          Yaşar Kemal: Mark Twain için ne dersin?
          Sait Faik: Sen de amma sual sorarsın ha. Ne derim! Mark Twain de alay edermiş, güldürürmüş, kepaze
          edermiş cemiyetteki sahte ağırbaşlıları, petrol krallarını, pamuk prenslerini, demir beylerini, çelik efen-
          dilerini sağlığında. Ölümünden sonra da bir Türk hikâyeci ile şakalaşmasın mı? Eyvallah Mark Twain!
          Sait Faik: Daha soracağın?
          Yaşar Kemal: Eyvallah.
          Ayrıldık. O, bir sinemanın önünde kaldı.
                                                                                                                         Yaşar Kemal, Röportaj Yazarlığında 60 Yıl

          1.  Okuduğunuz metnin giriş bölümünü göz önünde bulundurduğunuzda Sait Faik nasıl biridir?










          2.  Sait bir dertli, kötülüklerden, aşağılıklardan, dünyadaki cümle bayağılıklardan, kirden iğrenen bir
              âdemoğludur. O daima iyiliği söylemiştir.  Yaşar Kemal’in bu cümlelerinden hareketle Sait Faik’in
              kişiliği sizce onun yazarlığını nasıl etkilemiştir? Düşüncelerinizi nedenleri ile açıklayınız.








          3.  Sen de amma sual sorarsın ha. Ne derim! Mark Twain de alay edermiş, güldürürmüş, kepaze edermiş
              cemiyetteki sahte ağırbaşlıları, petrol krallarını, pamuk prenslerini, demir beylerini, çelik efendilerini
              sağlığında. Ölümünden sonra da bir Türk hikâyeci ile şakalaşmasın mı? Eyvallah Mark Twain! pa-
              ragrafında Sait Faik’in okuyucuya vermek istediği mesajlar sizce nelerdir?









          4.  Evet, bu üyelikten biliyorum. Beni sevindiren de işte bu. Atatürk’ten sonra, benim üye olmam, benim
              için ne büyük bir şereftir. Bir milletin yetiştirdiği en büyük çocuğu ile, o milletin kendi hâlinde bir
              küçük hikâyecisinin Amerika’da bir cemiyette buluşmaları küçük hikâyeci için ne bulunmaz şerefli
              bir fırsattır. Demokrasi de zaten böyle olur memnunsam, bu yüzdendir. paragrafından hareketle siz
              öykü yazarı olsaydınız ve böyle bir topluluğa kabul edilseydiniz neler hissederdiniz? Düşünceleri-
              nizi açıklayınız.







          524
                                                                                   Hazırlayan: Kadir ERDOĞANLI
   521   522   523   524   525   526   527   528   529   530   531