Page 21 - Biyoloji 11 | 1. Ünite
P. 21
Varis
Deri yüzeyine yakın toplardamarların kronik
(süreğen) genişlemesiyle oluşan bir rahatsızlıktır.
Varis, özellikle bacaklarda görülür. Bu rahatsızlık
dışarıdan gözlenebilir. Bayanlarda daha yaygındır.
Genellikle uzun süre ayakta durmayı gerektiren
bir işte çalışanlarda görülür. Toplardamarlardaki
kapakçıklar; egzersiz eksikliği, yanlış beslenme, ge-
netik yatkınlık gibi etkenlerden dolayı görevlerini
yapamazlar. Bunun sonucu olarak varis ortaya çıkar
(Görsel 1.4.18).
Varisli kişiler uzun süre ayakta durmaktan veya Varisli Normal
uzun süre oturmaktan kaçınmalıdırlar. Düzenli eg- damar damar
zersiz ve yürüyüş yapma, bisiklete binme, yüzme
gibi aktiviteler yapmalıdırlar. Bu hastalığın tedavisi Görsel 1.4.18: Bacak damarındaki varis
için önerilen yöntemlerden bir diğeri de varis çorabı
kullanmaktır.
Kangren
Dokuları besleyen damarların bir pıhtı ya da mekanik etkilerle tıkanması sonucu dokuya yeterince besin
ve oksijen ulaşamaz. Kangren, buna bağlı olarak oluşan bir dolaşım sistemi rahatsızlığıdır. Doku epitel hüc-
relerine zarar veren bazı toksinler ve ilaçlar da aynı etkiyi yapabilir. Doku hücreleri ölmeye başlar. Kangren
meydana gelen dokuda çürüme ve renk değişimleri görülür. Diyabet, ağır darbe ve kırıklar, uzuv veya doku-
ların donması kangrene neden olabilir.
Anemi
Genel olarak kandaki alyuvar sayısının azlığına anemi denir. Alyuvar sayısının azlığına bağlı olarak he-
moglobin miktarında da azalma söz konusudur. Aneminin başlıca nedeni alyuvar yapımının azalması veya
alyuvarların yıkımının ve kaybının artmasıdır. Alyuvar yıkımının artması sarılığa neden olur. Herhangi bir
sebeple kanama sonucu kan kaybının artması, kandaki demir eksikliği, kemik iliğinin kan yapımı fonksi-
yonunun bozulması, B9 ve B12 vitamin eksikliği ve orak hücreli anemide ya da talesemilerde olduğu gibi
hemoglobinin polipeptit zincirindeki bozukluklar anemiye yol açar.
Lösemi
Kan kanseri de denilen lösemi kandaki akyuvar sayısının zarar verici şekilde artmasıdır. Kemik iliğindeki
kök hücreler çeşitli sebeplerle kontrolsüz çoğalmaya başlar. Kanserli hücreler kontrolsüz çoğalınca lenf bez-
leri aracılığıyla diğer organlara yayılabilir (metastaz). Hızlı gelişen (akut) lösemi türlerinde kısa sürede tanı
konulması ve erken tedaviye başlanması önemlidir. Yavaş gelişen (kronik) lösemi türleri genellikle hayatın
ilerleyen evrelerinde ortaya çıkar, gelişimi uzun yıllar alabilir. Löseminin tam olarak nedeni bilinmese de
özellikle yüksek düzeyde radyasyona, zararlı sanayi kimyasallarına ve tarım ilaçlarına maruz kalma lösemi
riskini artırır. Bazı genetik hastalıklar, virüsler, tablet ve cep telefonu gibi cihazların uzun süre kullanımı,
çeşitli gıda katkı maddeleri ve hava kirliliği de lösemiye yol açan faktörler arasında değerlendirilmektedir.
Hâlsizlik, çabuk yorulma, iştahsızlık, egzersiz esnasında nefes darlığı, cilt altında kanama, lenf bezlerinde
şişme, burun ve diş eti kanamaları lösemi bulgularındandır. En yaygın kan kanseri olarak bilinen lösemi,
kanserleşmiş hedef hücrelere yönelik akıllı ilaçlarla ve hastaya özel kök hücre nakilleriyle tedavi edilebil-
mektedir.
125