Page 20 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 2.Ünite
P. 20
2.4.2. Kuruluşundan Günümüze Birleşmiş Milletler
Birleşmiş Milletler kavramını ilk kez kul-
lanan ise ABD Başkanı F. D. Roosevelt’tir.
II. Dünya Savaşı devam ederken İngiltere
ve ABD’nin yayımladıkları Atlantik Bildiri-
si’ndeki kararlar 1 Ocak 1942’de Birleşmiş
Milletler Bildirisi’nde aynen kabul edilmiş,
böylece kurulacak olan Birleşmiş Milletler
Teşkilatının temelleri atılmıştır.
Ağustos-Ekim 1944’te Çin, Sovyetler Bir-
liği, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri
delegeleri ABD’nin Dumbarton Oaks (Dum- Görsel 2.19: Yalta Konferansı’nda Güvenlik Konseyi
bartın Oaks) kentinde bir araya gelerek
Birlemiş Milletler Ana Sözleşmesi’nin temel ilkelerini belirlemişlerdir. Yalta Konferansı’nda BM Güvenlik
Konseyinin (Görsel 2.19) daimi üyeleri için veto ilkesi kabul edilmiştir. San Francisco Konferansı’na kadar
Mihver Devletler’e savaş ilan edenlerin kurucu üye olarak kabul edilecekleri ortaya konmuştur.
24 Ekim 1945’te Türkiye’nin de dâhil olduğu 51 devlet, Birleşmiş Milletler adı verilen uluslararası ör-
gütü kurmuştur. Milletler Cemiyetinden daha etkili olması beklenen bu örgüt büyük amaçlar hedeflemiş-
tir. Birleşmiş Milletler, barışı ve uluslararası güvenliği sağlamanın ötesinde temel insan hakları, cinsiyet
eşitliği ve bütün halkların sosyal ve ekonomik refahını temin etmekle de sorumludur.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu önemli kararların 2/3 çoğunlukla alındığı, her ülkenin tek oy kullanma
hakkının olduğu temel yapıdadır. Barışı ve uluslararası güvenliği sağlamakla yükümlü olan Güvenlik
Konseyi, 5 daimi üye (ABD, SSCB, İngiltere, Fransa, Çin) ve Genel Kurul tarafından iki sene için seçilen
6 üyeden (1966’dan sonra 10 üye) oluşur. Daimi üyelerden her biri veto hakkına sahip olup sadece ken-
di vetolarıyla Güvenlik Konseyinin aldığı bütün kararları dondurabilir. Soğuk Savaş Dönemi’nde bloklar
arasında yaşanan çatışmalardan dolayı BM’nin işlerliği azalmıştır. Daimi üyelerin veto hakkını kullanma-
sı Güvenlik Konseyini etkisiz bırakmıştır.
BM’nin Soğuk Savaş sonrası müdahalede bulunmadığı Bosna-Hersek, Somali ve Irak olayları BM’ye
yönelik olumsuz değerlendirmelere yol açmıştır. Teşkilatın kendi içindeki adil olmayan yapılanması ve
dünyada yaşanan olaylar karşısındaki yetersizlikleri, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’ın “Dünya beşten büyüktür.” sözüyle sembolleşmiştir (Görsel 2.20).
Görsel 2.20: “Dünya 5’ten büyüktür.”
72