Page 44 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 3.Ünite
P. 44
27 Mayıs ve ABD
Nur Batur’un yayımladığı “İngiliz Gizli Belgelerinde Menderes-ABD Kavgası ve 27 Mayıs’a Doğru”
yazı dizisinde bahsetmiş olduğu gizli rapor bu noktada önemlidir. İngiltere Ankara Büyükelçiliği müs-
teşarının İngiltere’ye verdiği gizli rapora göre ABD, Menderes ve Zorlu’dan yatırımları durduracak ka-
rarlar almalarını ve sanayileşmeden vazgeçmelerini istemiş, Menderes ve Zorlu’nun tutumlarından
hoşnut olmadıklarını belirtmiştir. Yine aynı yazı dizisinde Zorlu döneminde Dışişleri Bakanlığı Ticaret
İşleri Genel Müdürü olan dönemin Millî Savunma Bakanı Hasan Esat Işık’ın “Menderes ve Fatin Bey’i
deviren Amerikalılardır. Böyle bir hareketin yapılmasını, Menderes ve Zorlu’nun iş başından uzak-
laştırılmasını Amerikalılar herkesten çok istiyordu.” demesi önemlidir. Anlaşılan odur ki ABD özerk
ve başına buyruk bir Türkiye arzulamamış, çevreleme siyasetine tam teslimiyet beklemiştir. Yine
DP iktidarı döneminde Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri İktisadi İşler Yardımcısı Melih Esenbel
de özetle “ABD’nin, Menderes’ten yıllık büyüme hızını %8-9’dan %4’e indirmesini ve devalüasyon
yapmasını istediğini; Menderes’in de buna direnerek devalüasyon yapmayıp inşaatına başlanmış
olan yatırımların bitirilmesini sağladığını” ifade etmiştir. ABD’nin, DP iktidarını kontrol altına almak için
1954’ten 1958’e kadar döviz ve yardım musluğunu kapaması DP iktidarının zor günler geçirmesine
neden olmuştur.
Darbe ile Menderes iktidarının sona erdirilip beş yıl süre ile Sovyetler Birliği ile olan ilişkilerin ta-
mamen soğumaya terk edilmesi ve darbenin hemen ardından iktidara el koyan askerî idarenin ilk iş
olarak NATO ve CENTO’ya olan bağlılıklarını beyan etmesi dikkate değerdir.
TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu Raporu, sayfa256-257, Ankara, 2012,
ETKİNLİK
7.
27 Mayıs’tan 15 Temmuz’a
27 Mayıs 1960 Darbesi ve 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi ordu içi ve ordu dışındaki darbe-
cilerin dâhil olduğu cuntalaşma hareketi özelliği yansıtır. Yaşanan iki olay da emir-komuta zinciri
dışında gerçekleştirilmiştir. İki olayda da Atatürk’ün kurduğu rejimin tehdit altında olduğu, ülkeyi bu
tehditten kurtarmak amacıyla demokrasiye müdahale edildiği, uluslararası anlaşmalarla belirlen-
miş yükümlülüklere bağlı kalınacağı, yeni bir anayasa hazırlık sürecinin başlatılacağı ve bu amaçla
ülkede sıkıyönetim ilan edildiği yönünde açıklamalar yapılmıştır.
27 Mayıs’a giden süreçte Türkiye’de mevcut düzeni koruyan ve merkezde kalmak isteyenlerle
değişim isteyenler arasında yeni bir kutuplaşma ortaya çıkmıştır. 27 Mayıs’ın perde arkasında
bu “merkez” ile “çevre” dinamiklerinin çatışması vardır. 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde ise FETÖ
(Fethullahçı Terör Örgütü) terör örgütünün iktidarı devirme amacı vardır. 1960 Askerî Darbesi’ni
yapanlar kimliklerini açıkça ortaya koyan ordu mensuplarıyken 15 Temmuz gecesi kalkışmaya
yeltenenler başından itibaren kimliklerini halktan saklamışlardır. Halka, “Yurtta Sulh Konseyi” adı
dışında hiçbir isim açıklamamışlardır.
1960 Askerî Darbesi’nde uygulanan baskı ve şiddet, açık bir toplumsal direnişle karşılaşmadığı
için sözde hukuk içerisinde gerçekleştirilmiştir. 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde ise ülke demokrasi-
sini temsil eden kurumsal yapılara ve darbeye direnen halka karşı orantısız bir güç kullanılmıştır.
Türk toplumu, geçmişte yaşadığı acı tecrübelerden yola çıkarak 15 Temmuz gecesi tüm kesimlerin
katılımıyla mücadele ederek kalkışmaya engel olmuştur. Bu darbe girişimi halkın tepkisinin yanın-
da, siyasi iktidarı elinde bulunduran hükûmet ve Cumhurbaşkanı’nın da önceki darbelere oranla
büyük bir direnişi ile karşılaşmıştır.
Prof. Dr. Haluk Alkan, Siyaset Bilimcisi, 15 Temmuz’u Anlamak: Parametreler ve Sonuçlar, Bilig 2016, sayı 79
Yukarıdaki metinden yola çıkarak 27 Mayıs Darbesi ile 15 Temmuz Darbe Girişimi arasın-
daki benzerlik ve farklılıkları tartışınız.
136