Page 14 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 4.Ünite
P. 14
4.1.4. Bağlantısızlar Hareketi’nin Doğuşu
20. yüzyılda yaşanan iki dünya savaşı sonrası sömürge-
ci devletlerin çoğu güç kaybetmiş ve sömürgelerindeki de- ÜÇÜNCÜ DÜNYA
netimleri zayıflamıştı. Ayrıca bu savaşlar esnasında başarılı
olmak için sömürgelerinden yardım taleplerinde bulunmuş- Bu kavram kapitalist ve komü-
lardı. Bu gelişmeler neticesinde sömürgelerdeki insanlar, nist bloka dâhil olmayan ülkeler için
beyaz insana göre bir eksikliklerinin olmadığını fark ettiler. kullanılır. Latin Amerika, Orta Doğu,
Aynı zamanda da Batı’nın liberal düşüncelerini tanıma im- Güney Asya ve Güneydoğu Asya ül-
kânı buldular. Bu ortam içerisinde Üçüncü Dünya ülkeleri, kelerini kapsar.
siyasi bağımsızlıklarını kazandıktan sonra siyasi istikrarla-
rını sağlamak ve ekonomik kalkınmalarını gerçekleştirmek
için aralarında birlik oluşturmaları gerektiğini anladılar.
Bağlantısız ülkeler, Avrupa devletleri arasındaki siyasi
oyunlar ve çekişmelerden ziyade dünyanın açlıkla müca-
dele eden diğer yarısının geleceğini gündemlerine aldılar.
Bu ülkeler, temel politikalarını ittifak bloklarının dışında kal-
mak olarak belirleseler de kendilerini dünya siyasetinden
tamamen soyutlayamadılar. İttifak blokları arasındaki iliş-
kilere değil, az gelişmiş ülkeler arasındaki ilişkilere önem Görsel 4.9: Cemal Abdülnasır, Nehru ve Tito
verdiler.
Bağlantısızlığın Asya ve Afrika devletleri içerisindeki öncü rolünü Hindistan üstlenmiştir. Bağlantısızlık
politikasını şekillendiren Hindistan Başbakanı Jawaharlal Nehru (Javarla Nehru) olmuştur. Nehru’nun
bağlantısızlık fikrinin temelinde barış içinde bir arada yaşamanın beş ilkesi vardır. Bu beş ilke; siyasi
bağımsızlık, askerî ittifaklara katılmamak, kendi topraklarında başka devletlerin askerî üs kurmasına izin
vermemek, ikili ittifaklara girmemek ve millî kurtuluş mücadelelerini desteklemektir. Bağlantısızlıkta blok-
lara karşı bir düşmanlık değil, herkesle
dost olmak esastır. Nehru, bağlantısızlığın
bir üçüncü blok olarak değerlendirilmesi-
ne de karşı çıkmıştır. Jawaharlal Nehru
1955 Bandung Konferansı’nda bağ- (1889-1964)
lantısızlığın ortaya çıkmasını sağlayan İngiltere’de hukuk eğitimi-
en önemli neden, bağımsızlığını yeni ka- ni tamamlayan Nehru (Gör-
zanan devletlerin zayıflığı ve güçsüzlüğü sel 4.10), 1947’de kurulan
Görsel 4.10
olmuştur. Bu devletler kurulduğunda dün- Hindistan Geçici Hükûmeti- Jawaharlal Nehru
ya iki bloka ayrılmıştı ve bu blokların her nin ilk başbakanı ve dışişleri
ikisi de nükleer güce sahipti. Yeni kurulan bakanı olmuştur.
devletlerin bu nükleer güçlere tek başları- Nehru, dış politikada önce Asya ülkelerinin, ar-
na karşı koyma gücü bulunmuyordu. Bu dından da Afrika ülkelerinin arasındaki dayanışma-
bloklardan herhangi birine girmekse bir nın artırılmasını hedeflemiştir. Bu ülkelerin Birleşmiş
sömürgecilikten kurtulup diğer bir sömür- Milletlerde ve kendi bölgelerine ilişkin sorunların çö-
geciliğe girmek anlamına gelmekteydi. zümünde daha fazla ağırlığa sahip olmalarını amaç-
Bandung Konferansı’nın sonuç metninde layan bağlantısızlık politikasına Nasır ve Tito ile
halkların kendi kendilerini yönetme hakkı, öncülük etmiştir (Görsel 4.9). 1955’te 29 bağlantısız
bütün bağımsız devletler arasında eşitlik ülkenin katıldığı Bandung Konferansı’nın, 1961’de de
ve iç işlerine yabancıların müdahalesinin Belgrad Konferansı’nın örgütlenmesinde önemli rol
reddedilmesi vurgulandı. Ayrıca silahsız- oynamıştır.
lanma ve nükleer silahların yasaklanması Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi Cilt 8’den dü-
üzerinde duruldu. Bu şekilde dünyayı iki zenlenmiştir.
bloka ayıran durumun karşısında üçüncü
bir yol açıldı.
156