Page 19 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 4.Ünite
P. 19

1973 Arap-İsrail Savaşı                             101. KİLOMETRE ANTLAŞMASI


                  Arap ülkeleri ile İsrail arasında 1967 Savaşı’ndan son-  (31 Mayıs 1974)
               ra yapılan tüm müzakerelere rağmen bir uzlaşma sağla-
               namadı. Bu sırada Arap devletleri arasında da sorunlar   ABD  Dışişleri  Bakanı  Kissinger’in
               baş gösterdi. Diğer Arap ülkeleri ile sorun yaşayan Ürdün,   girişimleriyle Süveyş ve Kahire arasın-
               ABD’nin  de  telkinleriyle  İsrail  ile  yakınlaştı.  Lübnan  da   daki  101.  km’de  yapıldığı  için  bu  adı
               kendi  iç  sorunlarıyla  meşguldü.  Mısır  1969’dan  itibaren   aldı. Camp David Antlaşması’na giden
               İsrail’e karşı sınırlı ölçüde yıpratma savaşına girişti. Bu   yolu açması bakımından önemlidir.
               savaşta asıl amaç İsrail’i yok etmek değil, 1967 Savaşı’n-
               da kaybedilen yerleri geri almaktı. Mısır ve Suriye’nin ani
               saldırısı  ile  genel  savaş  başlamış  oldu.  SSCB’nin  des-
               teğindeki Suriye ve Mısır, ABD destekli İsrail karşısında
               diğer savaşlara oranla başarılı bir savaş yürüttü (Görsel
               4.12). ABD Kongresi’nin İsrail’e silah ve para yardımı ka-
               rarı almasının ardından Petrol İhraç Eden Arap Ülkeleri
               (OAPEC),  petrol  ihracatını  azalttı  ve  fiyat  artışına  gitti.
               İsrail, OAPEC’in bu tavrı ve büyük devletlerin araya gir-    Görsel 4.12: Gazete Manşeti
               mesiyle 25 Ekim 1973’te Mısır ve Suriye ile ateşkes imzaladı. 1967 Savaşı’nda aldığı toprakların bir
               kısmından çekildi. Bu savaş ramazan ayına rastladığı için Ramazan Savaşı veya Yahudilerin kutsal
               ayına rastladığı için Yom Kippur (Yam Kipor) diye de anılır.
                  ABD ve SSCB, bir yandan savaşan ülkelere silah temin etmiş, bir yandan da her iki tarafa savaşa
               girmemeleri yönünde telkinde bulunmuşlardı. ABD, Araplar ile ilişkilerini düzeltmek istiyordu. ABD ile
               yumuşama sürecine giren SSCB, Orta Doğu’daki oluşumlara daha mesafeli durarak silah yardımlarını
               minimum seviyelere indirdi.
                  Savaş sonrası Mısır ve İsrail genelkurmay başkanlarının katılımıyla imzalanan ilk Arap-İsrail antlaş-
               ması 101. Kilometre Antlaşması’dır. Bu, bir ilktir ve ABD’nin bundan sonraki Orta Doğu politikalarının
               başlangıcını oluşturmuştur. Buna benzer bir antlaşma Suriye ile de yapılmış ve Orta Doğu’da barış
               umutlarını yeşertmiştir.

                  Küresel Güçlerin Arap İsrail Savaşlarına Etkisi

                  1956 Süveyş Krizi ile İsrail’den yana tavır alan İngiltere ve Fransa’nın Orta Doğu’daki otoriteleri sona
               erdi. ABD ve SSCB’nin bu otorite boşluğundan yararlanarak bölgede üstünlüğü ele geçirmek istemesi
               Soğuk Savaş’ın Orta Doğu’ya taşınmasına neden oldu. Bundan sonra Arap-İsrail savaşlarında belirleyici
               unsur, Soğuk Savaş’ın dinamikleriydi. Bu mücadelede Ürdün ve Lübnan Batı Bloku tarafından desteklenir-
               ken Mısır’da Enver Sedat, Suriye’de devrimci Baas rejimi ve Filistinli gerillalar Doğu Bloku tarafından des-
               teklendi. Bu gelişmeler Arap ülkeleri arasında bölünmeyi iyice derinleştirdi. İsrail, Batı Bloku’nda yer alarak
               ABD ile ilişkilerini geliştirdi. BM Güvenlik Konseyinin Arap-İsrail sorununun çözümü için aldığı kararlar, iki
               süper güç tarafından veto edildiği için somut hiçbir adım atılamadı.
                  ABD, barış ortamı ile İsrail’in güvenliğini sağlamayı, Orta Doğu petrollerine kolay ulaşmayı ve bölge-
               de SSCB’nin yayılmasını engellemeyi amaçlıyordu. ABD’nin Orta Doğu’daki SSCB yayılmasına karşı ilk
               hamlelerinden biri, 1955’te Türkiye önderliğinde kurulan Bağdat Paktı idi. Bu paktın Türkiye tarafından
               kurulup Mısır’ı bertaraf etmesi, içerisinde Irak hariç Arap ülkesinin olmaması Arap dünyasında tepkilere
               ve beraberinde SSCB’ye karşı yakınlık duyulmasına neden oldu. ABD Başkanı Eisenhower, kendi adıyla
               anılan doktrin ile bölgeye ekonomik yardım yapma ve askerî müdahalede bulunma yetkisini elde etti. Bu
               doktrin ABD’nin Orta Doğu’ya dair attığı kapsamlı ilk adım oldu. Bu adıma en sert tepkiyi SSCB ile Mısır ve
               Suriye verdi. Bu hamle Arap dünyasında ayrışmayı daha da artırdı.
                  SSCB, rejimini Orta Doğu bölgesine yayma ve sıcak denizlere inme siyasetini bölge üzerinden ger-
               çekleştirmeyi amaçlıyordu. Bu amaç doğrultusunda İsrail’in kuruluşunda etkili olan terör örgütlerine yar-
               dımlarda bulunma, Yahudi yerleşimlerinde görülen komünist yapılanmalara destek verme gibi icraatlarda
               bulundu.

                                                           161
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24