Page 215 - DEFTERİM TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10
P. 215
5. Etkinlik: Aşağıdaki metinleri okuyarak metinlerin alındığı destanların adını ilgili boşluklara
yazınız.
Bir demirci, dağın demir kısmı eritilirse yol Yer gök hiçbir şey yokken dünya uçsuz
açılabileceğini söyledi. Demirin bulunduğu bucaksız sulardan ibaretti. Tanrı Ülgen
yere bir sıra odun, bir sıra kömür dizdiler bu uçsuz bucaksız dünyada durmadan
ve ateşi yaktılar. Yetmiş yere koydukları uçuyordu. Göklerden gelen bir ses Tanrı
yetmiş körükle hep birden körüklediler. Ülgen’e denizden çıkan taşı tutmasını
Demir eridi, yüklü bir deve geçecek kadar söyledi. Göğün emri ile oturacak yer bulan
yer açıldı. İlhan’ın soyundan gelen Türkler Tanrı Ülgen artık yaratma zamanı geldi
yeniden güçlenmiş olarak eski yurtlarına diye düşünerek şöyle dedi:
döndüler, atalarının intikamını aldılar. “Bir dünya istiyorum, bir soyla yaratayım.
21 Mart’ta her yıl bayram yaptılar. Bu Bu dünya nasıl olsun, ne boyla yaratayım?
bayramda bir demir parçasını kızdırırlar, Bunun çaresi nedir, ne yolla yaratayım?”
demir kıpkırmızı olunca önce hakan daha Su içinde yaşayan Ak Ana, su yüzünde
sonra beyler demiri örsün üstüne koyarak göründü ve Tanrı Ülgen’e şöyle dedi:
döverler. “Yaratmak istiyorsan Ülgen, Yaratıcı olarak
şu kutsal sözü öğren:
De ki hep, ‘Yaptım oldu.’ Başka bir şey
söyleme.”
........................................... ...........................................
Her gün, Balasagun’daki sarayının önünde Oğuz’un yaşadığı yerde çok büyük bir
ordu beyleri için 360 nöbet davulu orman vardı. Bu ormanda çok büyük ve
vurulurdu. O zaman bu hükümdara diyorlar güçlü bir gergedan yaşıyordu. Bir canavar
ki: gibi olan bu gergedan at sürülerini ve
– İskender yaklaştı. Ne emredersin? Onunla insanları yiyordu. Oğuz cesur bir adamdı.
savaşalım mı? Bize buyruğun nedir? Günlerden bir gün bu gergedanı avlamaya
Hakanın gümüşten bir havuzu vardı. Bu karar verdi. Kargı, yay, ok, kılıç ve
havuzu her yere taşıtır, seferlerde bile kalkanını aldı ve ormana gitti. Bir geyik
yanında bulundururdu. Konakladığı yerlerde avladı ve onu söğüt dalı ile ağaca bağladı ve
içine su doldurur; suya kazlar, ördekler gitti. Tan ağarırken geldiğinde gergedanın
salar; yüzdürürdü. geyiği almış olduğunu gördü. Daha sonra
Kendisine “Bize buyruğun nedir? Ne Oğuz, avladığı bir ayıyı altın kuşağı ile ağaca
yapalım? Savaşalım mı?” denildiği zaman o, bağladı ve gitti. Tan ağarırken geldiğinde
bu havuzu göstermiş: gergedanın ayıyı da aldığını gördü. Bu sefer
– Şu kazlara, ördeklere bakın! Nasıl suya kendisi ağacın altında bekledi. Gergedan
dalıyorlar, demişti. geldi ve başı ile Oğuz’un kalkanına vurdu.
Bu söz, orada bulunanların yüreğine ateş Oğuz kargı ile gergedanı öldürdü.
düşürdü. Sandılar ki hükümdar savaşmak
veya bir yere çekilmek için hazırlıklı
değildir.
........................................... ...........................................
213