Page 163 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE
P. 163
FELSEFE 3 TEST
Felsefi Metin Analizi
1. "Whitehead, dünyada sürekli bir oluş saptayabildiğimizi 2. “Gerçi hep aynı yoğunlukta değil öz-uğraşımız. Gene de
söyler: var olan her şey, olmaktadır. Örneğin bir elma kendini kendinden sorup öğrenme isteğiyle bakışlarını
yeşildir, sonra sararır. Bundan ötürü, ona göre, bu olu- özüne dikmiş varlıklarız. Yaşamı boyunca hem kişi hem
şun arkasında işleyen bir gücü kabul etmemiz gerek. toplum gelişmeleri boyunca, çeşit çeşit meraklarla, tedir-
Whitehead buna "Creativity", "yaratıcı güç" der. Ama ginliklerle, şöyle ya da böyle hep kendimize yöneliriz. Bu
bu tek başına yeterli değildir. Dünyada yeniye doğru yönelişle iç içe, bu yönelişe içkin bir yaşam bizimki, be-
bir eğilim bulunduğunu varsayarsak, bu, yeninin niye nim yaşamım da senin yaşamın da. İnsan, insan çünkü
başka türlü değil de hep böyle biçimlendiğini kavrama- - kendi kendisiyle uğraşacak. (…) Açık seçik bildiğim bir
ya yetmez. Elbette, elmanın mavileşmesini değil de, şey varsa, o da şu ‘cansız’ dediğimiz varlıkların hiçbirin-
kızarmasını ya da sararmasını belirleyen, buna neden de bizdekini uzaktan yakından andıran bir uğraş gözlem-
olan doğa yasaları var, başka doğa yasası yok denebi- lemedim; ‘gözlemledim’ diyene de rastlamadım. Öyleyse
lir. Ama bununla da ancak sorunun yönü değiştirilmiş biz insanlar, insan-dışı varlıklardan, bu yönde de başka
olur. Sonsuz sayıda olanaklı doğa yasası içerisinden bir konumda, başka bir yapıdayız: Kendimize kendimiz
niye hep bunlar var? Dünyanın gelişmesi niye başka için sorunuz, kendimizle uğraşıyoruz.”
yolları değil de bu yolları izliyor? Buna yanıt veremeyiz
denebilir elbette -sık sık da denmiştir. Ama Whitehead N. Uygur'un verilen görüşlerinden hareketle aşağı-
bu tutumu çok kesin bir biçimde reddeder. Filozof ussal dakilerden hangisi söylenemez?
olarak anlamak için, açıklamak için vardır der. Doğası
A) Özüne yönelmek insanın yaşamına içkindir.
gereği, açıklamaların bulunduğunu, dünyada aklın ege-
B) İnsanın kendisi yine kendisi için bir sorundur.
men olduğunu varsayması gerekir. Bu, bilimin temel
varsayımıdır -felsefe ile tek tek bilimler arasındaki fark, C) Öz-uğraşının temeli varlığa ait gözleme dayanır.
felsefenin usçuluğu tek tek bilimlere yeten sınırların çok D) İnsan doğrudan ya da dolaylı olarak özüne yönelir.
ötesinde kayıtsız şartsız uygulamasıdır."
E) İnsan “ben arayışı” ile diğer varlıklardan ayrılmaktadır.
J. M. Bochenski’nin Felsefece Düşünmenin Yolları
adlı eserinden alınan parçadan aşağıdaki yargılar-
dan hangisine ulaşılamaz?
A) Filozoflar doğayı akıl yoluyla anlama ve açıklama 3. Filozoflar tarafından farklı biçimlerde tanımlanan felsefe-
çabası içindedirler. nin peşinden koştuğu onca sorudan biri de kendisinin ne
olduğudur. Öyle çok şeyi içinde barındırır ki tam bir tas-
B) Doğadaki ileriye doğru yenileşmenin temelinde ak-
virini yapmak konusunda dil yetersiz kalır. Tıpkı sevgisini
lın yasaları bulunur.
ifade edemeyen bir insan gibi onu tanımlamaya çalışa-
C) Yeniye eğilimin ve yeninin biçimlenmesinin tek nın da dilini dolaştırır. O bir kitaptaki tek bir harf, birkaç
açıklaması yaratıcı güçtür. satırdaki evrenin formülüdür. Tüm farklılıkların ve zıtlık-
D) Akılcılığı bilimlerin sınırlarının ötesinde uygulaması ların göz kamaştıran bütünüdür felsefe. Hem her şeye
felsefeyi bilimlerden ayırır. çok yakındır hem de öylesine uzak. Tıpkı Sokrates’in
Atina’daki en akıllı kişiyken hiçbir şey bilmediğini söyle-
E) Bilimler aklın doğaya egemen olduğu varsayımına
mesi gibi. Demokritos’un duyduğu bal kokusudur felsefe.
göre hareket ederler.
Bilmek isteyeni ve bilgiyi seveni peşine takar. Çok şey
bilenin değil, bilge olanın bitmek bilmez arayışıdır. İşte
bu yüzden bir eylemdir felsefe. Tarifi zor olsa da onun ne
olduğunu eylerken bilirsiniz. Tıpkı görmek ama gördü-
ğümüz bir şeyi hiç görmeyenlere bir türlü anlatamamak
gibi.
Parçadan hareketle aşağıdaki sözlerden hangisine
bir gönderme yapılamaz?
A) Felsefe değil, felsefe yapmak öğrenilir.
B) Büyük fikirleri düşünenler büyük hatalar yaparlar.
C) Merak yüce ve cömert beyinlerde ilk ve son tutkudur.
D) Ne kadar bilirsen bil söylediklerin karşındakinin
anladığı kadardır.
E) Karşıt olan şeyler bir araya gelir, uzlaşmaz olanlar-
dan en güzel uyum doğar.
161
161