Page 164 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE
P. 164

FELSEFE                                 Felsefi Metin Analizi                             3. TEST



        4.   Herkesin var oluşuna anlam aradığı, ruhunu doyurmaya   6.   Bilim  daha  çoktan  daha  aza  doğru  gider.  O  olayların
            çalıştığı  bir  ortamda,  üslup  seçiminin  bunu  tercih  eden   akışını  bilinçten  hayata,  hayattan  mekaniğe  geçerek
            kişinin  beğenisi  kadar  onun  nelerden  yoksun  olduğunu   aşağıya doğru izler. Oysa bizim merakımızı doyurabi-
            da ortaya koyduğu söylenebilir. 17. yüzyılda yaşamış bir   lecek olan, ters yönde gidiştir. Bilim, kendilerinde dü-
            aristokratın duvarlarını neden altın varaklarla süslediğini   şüncenin  doğuşunu  keşfetmeksizin  dokuları  parçalar,
            anlamak için daha geniş bir perspektiften bakmak gerekir.   kendisinde  hayatın  kıvılcımını  görmeksizin  hücreyi
            17. yüzyıl savaşların, hastalıkların, bütün toplumu, aris-
            tokrat olanları bile tehdit ettiği bir dönemdir. Yani ellerin-  ayrıştırır, hatta kendisini yöneten  güç hakkında  hiçbir
            de çiçeklerle süslü çelenkler taşıyan meleklerin geleceğe   şey bilmeksizin hareketi izler. Yok etmek için o kadar
            ilişkin umut dolu bakışlarına bel bağlamak için en uygun   büyük  olan  etkililiğinin  yaratmak  için  o  kadar  sınırlı
            zaman. Modern çağda asillerin bu şekilde bir yöneliminin   görünmesinin  nedeni  budur.  Bilimin  gezegeni  havaya
            olmaması sizi şaşırtmasın. Modern çağın kusursuz bir dö-  uçurma gücüne sahip olduğunu, ama tek bir hücreye
            nem olduğu söylenemez. Modern çağ insanı farklı şeyle-  hayat vermekten aciz olduğunu görmekteyiz. Bedenini
            rin eksikliğini hisseder. Onun için incelikten yoksun binalar   savunmak için insana hizmet ettiğinde bunu da ancak
            eskisi kadar dehşet duyulacak bir durum değildir.  düşman hayatları ortadan kaldırarak yapar. Her zaman
                                                               ancak parçalamak için müdahalede bulunur.
            Bu  parçada  aşağıdakilerden  hangisine  değinilme-
            miştir?                                            Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine
                                                               ulaşılamaz?
            A)  Her dönemin farklı ihtiyaçları ve farklı arayışları vardır.
            B)  Aristokratlar, her zaman toplumun beğenisine yön   A)  Bilim değer yargılarından yoksundur.
               vermiştir.                                      B)  Bilim varlığı parçalara ayırarak ele alır.
            C)  Anlam arayışımız beğenilerimizde kendisini     C)  Bilim doğası gereği anlamı ıskalar.
               gösterebilir.
                                                               D)  Bilim öze ilişkin bir sorgulamadır.
            D)  Eksik yanlarımız yaratma eylemlerini şekillendirir.
                                                               E)  Bilimin pek çok yıkıcı yönü olabilir.
            E)  Yapılardaki estetiğe verilen önem zamanla
               değişmiştir.


        5.   J.  P.  Sartre,  Varoluşçuluk  kitabında  şöyle  der:  “Bir
            varoluşçu  için  gerçekleşmiş  olan  aşktan  başka  bir
            aşk, ortaya çıkmış olan aşk imkanından başka bir aşk
            imkanı yoktur. Sanat eserlerinde kendini dile getiren
            dehadan başka da bir deha yoktur. Proust’un dehası
            Proust’un eserlerinin bütünüdür. Bunun dışında hiçbir
            şey değildir. Racine’in dehası onun trajedilerinin top-
            lamıdır, bunun dışında bir şey değildir. Öyle ya, yeni
            bir trajedi yazamayınca, ne diye Racine’e onu yazmak   7.   I. Newton'un eylemsizlik ilkesine göre hareketsiz olan
            olanağını bağışlayalım? Bir insan hayatında bir şeye   bir nesne dışardan müdahale olmadığı sürece hareket-
            bağlanır, bağlandığı şeyi gerçekleştirir, bunun dışında   siz kalacak veya sabit hızla hareket eden bir nesneye
            o hiçbir şey değildir. Şüphesiz bu düşünce hayatta ba-  dışardan müdahale olmadığı sürece sabit hızla hareket
            şarı göstermemiş olan birine acımasız gelebilir. Ama   etmeye devam edecektir. Bu ilke Antik Yunan’dan beri
            öte yandan insanları şunu anlamaya hazırlıklı kılar ki   gelen her nesnenin kendi içinde bir ruh taşıdığı düşün-
            önemli olan sadece gerçeğin kendisidir; düşler, bek-  cesi  olan  animizmin  silinmesine  yol  açmıştır.  Çünkü
            lentiler, umutlar ise yalnızca gerçekleşmemiş bir rüya,   I. Newton'a kadar canlı varlıklar kendiliğinden, cansız
            hayal kırıklığıyla karşılaşmış ümitler, faydasız beklen-  varlıkların ise başka bir kuvvetin zorlamasıyla hareket
            tiler olarak bir insanı tanımlarlar; yani onlar insanı po-  ettiğine inanılmıştır. Oysa cansız olan bir nesne bir kez
            zitif anlamda değil, negatif anlamda tanımlar.”    hareket ettikten sonra başka bir nesne ile durdurulma-
                                                               dığı sürece hareket etmeye devam edecektir.
            Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi
            çıkarılamaz?                                       Bu parçada anlatılanlar aşağıdakilerden hangisine
                                                               eleştiri niteliği taşır?
            A)  İnsan ancak kendi tasarısıdır.
                                                               A)  Mistik açıklamalar felsefede egemen olmalıdır.
            B)  İnsan eylemlerinin ve hayatının toplamıdır.
                                                               B)  Felsefe doğa ve insanla ilgilenmelidir.
            C)  İnsan kendisini ne yaparsa odur.
                                                               C)  Felsefe bilim yasalarını hesaba katmalıdır.
            D)  Gerçek öznel varoluşumuzun bizatihi kendisidir.
                                                               D)  Felsefe akıl ve mantık ilişkisine dayanmalıdır.
            E)  Hayat yaşadıklarımız kadar yaşayamadıklarımızdır.
                                                               E)  Felsefe dogmatik bakış açılarıyla yol almamalıdır.


                                                                                                                                                                     163
                                                       162                                                                                                           163
   159   160   161   162   163   164   165   166   167   168   169