Page 37 - Tarih 11 - Ünite 2
P. 37
DEĞİŞİM ÇAĞINDA
AVRUPA VE OSMANLI
Osmanlı ilim ve irfan geleneğindeki yenilik arayışlarının ilk hamle-
sini yapan Kâtip Çelebi, ülkesini Batı’daki gelişmelerden haberdar
etmeye çalışarak döneminin aydın kesimini eleştirmiştir. Kâtip
Çelebi düzenli bir medrese eğitimi almamasına rağmen hem akli
hem de naklî ilimler üzerinde çalışmıştır. Osmanlı bilim ve düşünce
hayatında önemli bir yer edinen Kâtip Çelebi’nin “Keşfü’z-Zunûn”
adlı eseri, kapsamlı bir bibliyografya ve ilimler ansiklopedisi özel-
liğini taşımaktadır.
1655-1716 yılları arasında yaşayan ve Osmanlı Devleti’nin ilk
vakanüvisti olan Naima Efendi, Kâtip Çelebi’nin ilim ve irfan ge-
leneğinde açtığı yolda ilerlemiştir. Tarihe olan sevgisi ve merakı
nedeniyle devrin büyüklerinin dikkatini çekmiştir. Tarih ilminin
önemi üzerinde duran Naima, tarih yazarlarında doğru sözlü ol-
mak ve olayların aslını iyi araştırmak gibi özelliklerin bulunması
gerektiğini vurgulamıştır.
Naima Efendi, “Târîh-i Naîmâ” adlı eserinde olayları, kronolojik
ve çok yönlü değerlendirmelerle ele alarak kişiler ve kurumlar
hakkında önemli bilgilere yer vermiştir (Görsel 2.44). Naima, sözlü
ve yazılı kaynaklardan derlediği haberleri ustalıkla birleştirmiş ve
eserini Osmanlı tarihçiliğinin önemli bir şaheseri hâline getirmiştir.
Görsel 2.44
Naima’ya göre tarih, en eski devirlerden beri meydana gelen Târîh-i Naîmâ’dan bir bölüm
hadiseleri ve ibret alınacak vakaları öğreten ilimdir. Ona
göre tarih, âlimlerin zekâsını artırır ve akıllı insanlar, tarih
bilgisi sayesinde daha uyanık olur. Halk tarih sayesinde eski
hadiseleri öğrenir ve yüksek zümre ise onun sayesinde bazı BİLİYOR MUSUNUZ?
sırları çözerek irfan derecesi kazanır.
Edebiyatçı, halk tarihçisi, halk bilimci, hattat gibi yönleri ile öne
çıkan Evliya Çelebi (Görsel 2.45) XVII. yüzyılda yaşamış bir Osman-
lı aydınıdır. Çocukluğundan itibaren seyahat etme arzusundadır.
Babasının anlattığı hikâyeler onu çok etkilemiş ve onda farklı
yerleri gezip görme hevesi uyandırmıştır. İlk seyahatini Bursa’ya
yapan Evliya Çelebi, kırk iki yılda yaptığı seyahatler sonucunda
gezip gördüğü yerleri ve şahit olduğu olayları usta bir ressam
bakışıyla “Seyahatname-i Evliya Çelebi” adlı eserinde bir araya
getirmiştir. Seyahatnamesinde gezdiği bölgelerde bulunan ina-
nışlar, gelenekler, kültürel ögeler, yararlı su ve bitkiler hakkında
bilgiler vermiştir. Gezdiği topraklarda bugün otuzdan fazla devlet
mevcuttur. Seyahatname’yi okumadan bu geniş coğrafyanın tari-
hini yazmak mümkün değildir. Eseri toplam on cilttir ve dört bin
sayfaya yakındır. Bu hacimde bir seyahat metni dünyada tektir.
XVIII. yüzyıl Osmanlı âlimlerinden olan Yanyalı Esad Efendi, Aris- Görsel 2.45
to’nun bazı eserlerini Grekçeden Arapçaya çevirmiş, onları düzeltmiş Evliya Çelebi
(Minyatür)
ve bu şekilde tanınmıştır. Esad Efendi, Sadrazam Nevşehirli Da- (Topkapı Sarayı Müzesi)
mat İbrahim Paşa tarafından Lâle Devri’nde başlatılan yenileşme
hareketleri kapsamında kurulan tercüme kurulunun başkanlığına
getirilmiştir. Sahip olduğu ilim ve tecrübeyle yetiştirdiği öğrenciler,
yaptığı önemli vazifeler, yazdığı eserler devrin âlimleri tarafından
takdir edilmiştir.
83