Page 29 - Tarih 9 | 4.Ünite
P. 29
İLK VE ORTA ÇAĞLARDA TÜRK DÜNYASI
Avrupa Hun Devleti
Hunlar, IV. yüzyılın ortalarında Don ve Volga ırmakları ara-
sındaki, Alanların hâkim olduğu toprakları ele geçirmiştir.
Buradan, Balamir idaresinde batıya doğru yeniden harekete
geçen Hunlar, önlerine çıkan kavimleri yerlerinden etmekle
kalmamış aynı zamanda Avrupa içlerine kadar da ilerlemişler-
dir. Kavimler Göçü olarak bilinen bu önemli olayın sonucunda
Avrupa Hun Devleti bölgede önemli bir güç hâline gelmiştir
(Görsel 4.26).
Balamir’den sonra hükümdar olan Uldız, Hun dış politikasının
ana hatlarını belirlemiştir. Buna göre Doğu Roma İmparator- Görsel 4.26
luğu baskı altında tutulurken Batı Roma İmparatorluğu’yla Avrupa Hun Devleti bayrağı
dostluk kurulacaktır. 422 yılında Rua, Doğu Roma entrikalarını
etkisiz hâle getirmek için Balkan Seferi’ne çıkmış ve Doğu
Roma’yı vergiye bağlamıştır.
Avrupa Hun Devleti’nin Doğu Roma’yı baskı altında tutarak TARTIŞALIM
Batı Roma ile iyi ilişkiler kurmasının nedenleri nelerdir?
Rua’dan sonra hükümdar olan Attila, devlete en parlak döne-
mini yaşatmıştır. Attila tahta çıktıktan sonra ilk olarak Doğu
Roma İmparatorluğu’yla 434 yılında Margus Antlaşması’nı
imzalamıştır.
Margus Antlaşması
• Bizans bundan sonra Hunlara bağlı kavimlerle antlaşmalara
girmeyecek.
• Esir alınmış Bizans tebaası dâhil Hunlardan kaçanlara sığınma
hakkı verilmeyecek.
• Bizans’ın elinde bulunan mülteciler iade edilecektir. Ayrıca
Grek asıllı olanlar için fidye verilebilecek.
• Ticari münasebetler yine belirli sınır kasabalarında devam
edecek.
• Bizans’ın ödediği yıllık vergi iki katına yani 750 libre altına BİLİYOR MUSUNUZ?
çıkarılacaktır.
Bu antlaşma ile Attila, Doğu Roma’yı vergiye bağlayarak
batıdaki hâkimiyetini pekiştirmiştir. Verdiği sözleri yerine
getirmediği için 441 yılında Doğu Roma üzerine I. Balkan
Seferi’ni düzenlemiştir. Bu sefer sonucunda Balkanlarda, Hun-
ların karşısında durabilecek bir kuvvetin kalmadığı anlaşılmış
ve Doğu Roma da barış şartlarına uyma garantisi vermiştir.
Attila’nın Theodosius’a (Teodosus) Yazdığı Mektup
Teodosius, Attila gibi asil bir babanın oğludur. Attila, Muncuk’tan
aldığı asaleti muhafaza etmiş fakat Teodosius, Attila’ya haraç
vermekle köle durumuna düşmüştür.
Teodosius köle durumuna düşmekle bile kölelik haysiyetini
koruyamamıştır. Çünkü efendisi olan Attila’nın canına kıymak ÖRNEK METİN
istemiştir (Taşağıl, 2016, s.256’dan düzenlenmiştir).
115