Page 7 - T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük - Ünite 3
P. 7

3. Ünite







                    Din ve mezhep, herkesin vicdanına kalmış bir iştir. Hiçbir
                    kimse, hiçbir kimseyi ne bir din, ne de mezhep kabulüne
                    zorlayabilir.


            3. 2. 6. İnkılapçılık


            Toplum düzenini ve yapısını daha iyi duruma getirmek için yapılan köklü de-
            ğişikliklere inkılap denmektedir. Atatürkçü düşüncede de inkılap düşüncesi,
            böyle karşılık bulmuştur. Buna bağlı olarak Atatürkçü düşüncede inkılapçılık
            ilkesi Türk toplumunu çağın gerisinde bırakan kurumları ortadan kaldırmak
            veya bu kurumları yeni gelişmelere uygun hâle getirmektir.

            İnkılapçılık ilkesi çağdaşlaşmayı sağlayan güçtür. Millî Mücadele’de kazanı-
            lan başarının ardından Atatürk, Türk toplumuna bir dinamizm kazandırmak,
            toplumu çağdaş düzeye eriştirmek için inkılapçı bir tutum benimsemiştir.

            Atatürk bu düşüncesini şöyle dile getirmiştir: “Cumhuriyetçilik ve toplumsal
            inkılap, laiklik ve yenilikseverlik Türk’ün öz malı ve özelliği haline geldiğini
            görmek, benim için büyük bir bahtiyarlık olacaktır. Onun meydana gelişi çok
            yaklaşmıştır.” Bu düşünce doğrultusunda Atatürk inkılapları çerçevesinde ya-
            pılan her yenilik hareketi, Atatürkçü düşüncenin inkılapçılık ilkesi kapsamın-
            da değerlendirilir.


            İnkılapçılık ilkesinin uygulanması, Cumhuriyet’in ilk yıllarında aydın bir ne-
            sil oluşmasına zemin hazırlamıştır. Gerçekçi bir temele oturtulan inkılapçılık
            anlayışı Türk milletinin gerçeklerini ve değerlerini göz önünde bulundurdu-
            ğundan dolayı, toplumsal hayatta yıkıcı değil yapıcı bir etki oluşturmuştur.

            İnkılapçılık ilkesinin varlığı aynı zamanda Atatürkçü düşüncenin dinamik bir
            öğreti olmasını sağlamış, onun güncel sorunları çözme kabiliyetini öne çıkar-
            mıştır. Milletçe maddi ve manevi varlığımızın yükseltilmesi Türk devletinin
            dinamik idealidir. Çünkü amaç, sadece yapılan inkılapları korumak değildir.
            Daima çağdaş medeniyetin getirdiklerinin üstüne çıkmaktır. Bunlar sürekli
            olarak yeni atılımları gerekli ve zorunlu kılar. Bu atılımların kaynağı ise inkı-
            lapçılık anlayışıdır.

            Bu sebeple Türk inkılabını Atatürk şu şekilde ifade etmektedir “Uçurumun
            kenarında yıkık bir ülke. Türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar, yıllarca süren
            savaş. Ondan sonra içeride ve dışarıda saygıyla tanınan yeni vatan, yeni top-
            lum, yeni devlet bu bunları başarmak için arasız inkılaplar.”


             Sıra Sizde
                        İnkılapçılık ilkesi, Atatürkçü düşünce sistemine nasıl bir özellik
                        kazandırmıştır?


                    Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların gayesi,
                    Türkiye  Cumhuriyeti  halkını  tamamen  çağdaş  ve  bütün
                    anlam ve görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmak-
                    tır.







                                                                             Gazi Mustafa Kemal Paşa
                    Cumhuriyet ilan edildi.                                   cumhurbaşkanı seçildi.
                                   1923                                                   1923

                                  29 Ekim                                                29 Ekim      105
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12