Page 11 - T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük - Ünite 3
P. 11
3. Ünite
3. 3. 4. Halifeliğin Kaldırılması
Bilgi Notu
Hz. Muhammed’in vefatından sonra İslam toplumunun dinî ve siyasi liderine
“Halife” unvanı verilmişti. Halifeler, Dört Halife Dönemi’nde bir nevi seçim- Erkan-ı Harbiye Reisi: Osmanlı
le belirlenmişti. Fakat daha sonra, Emeviler ve Abbasiler dönemlerinde hali- Devleti’nde günümüzün genelkur-
felik saltanata dönüşmüştü. Halifelik, 1517’de Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı may başkanlığına karşılık gelen
makamdır. Bunun yerine cumhuri-
fethetmesiyle Osmanlı hanedanına geçti. yet döneminde Genelkurmay Baş-
kanlığı makamı oluşturulmuştur.
Osmanlı padişahları, Yavuz Sultan Selim Dönemi’nden itibaren halifeliği Şer’iye ve Evkaf Vekâleti: Os-
üstlenerek İslam dünyasında yapıcı ve birleştirici bir rol oynadılar. Özellikle manlı Devleti’nde günümüzün din
Osmanlı Devleti’nin gerileme ve dağılma dönemlerinde halifelik unvanı daha ve vakıf işlerine bakan bakanlıktır.
öne çıkarılmış, böylece İslam dünyasının sömürgeci saldırılar karşısında bir Daha sonra bu görevi yerine ge-
arada tutulması hedeflenmişti. Fakat zaman içerisinde yaşanan gelişmelerle tirmesi için din alanında Diyanet
birlikte, halifeliğin siyasi etki alanının sınırlı olduğu görüldü. Özellikle Bal- İşleri Başkanlığı, vakıflar alanında
kan Savaşları ve I. Dünya Savaşı sırasında, milliyetçilik akımının etkisiyle, ise Vakıflar Genel Müdürlüğü oluş-
turulmuştur.
bazı Müslüman toplumlar Osmanlı Devleti’nden ayrılmak için başkaldırdılar.
Bu durum, halifelik makamının siyasi etkisini kamuoyunun gözünde küçülttü.
1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılması ile Osmanlı Devleti sona ermiş oldu.
Fakat halifelik makamına dokunulmadı. Siyasi yetkilerinden soyutlanmış ola-
rak Osmanlı hanedanına bırakılan halifelik makamı, bilhassa cumhuriyetin
ilanından sonra, yapısı ve hedefleri belirginleşmeye başlayan yeni devlet ya-
pısı ile çelişmeye başladı.
Son Halife Abdülmecid Efendi’yi her ne kadar TBMM seçmiş olsa da Ab-
dülmecit Efendi’nin kendisini meclisin üzerinde görmesi ve meclisi denetim
altına almak istemesi millî egemenliğe ters düşmekteydi. Ayrıca devlet yöne-
timinde hem Cumhurbaşkanı hem de Halife’nin olması, devletin yapısında
ikilik meydana getirmekteydi. Tüm bunlarla birlikte Türkiye Cumhuriyeti’nin
millî bir devlet olması ve laik bir sisteme hazırlanması, milletlerarası ve dinî
nitelikler barındıran halifelik makamının yeni rejimle uyuşamayacağını gös-
terdi.
Halifeliğin kaldırılmasında, halifeliğin cumhuriyet düşüncesine ters düşmesi
yanında dönemin siyasi şartları da etkili oldu. Özellikle yeni rejime ters düşen
bazı siyasi isimlerin İstanbul’da Halife etrafında yoğunlaşması, Cumhuriyet
yönetimini bu konuda harekete geçirdi.
3 Mart 1924’te dönemin Urfa Milletvekili Şeyh Saffet Efendi ve 53 arkadaşı-
nın verdiği kanun teklifi TBMM tarafından kabul edildi ve böylece halifelik
makamı kaldırıldı.
Görsel 3.9: Son Halife
Halifeliğin kaldırılması ile birlikte Halife Abdülmecid Efendi ve bütün Os- Abdülmecid Efendi
manlı hanedanı yurt dışına çıkarıldı. Sonuçta devlet sisteminde var olan ikilik
kaldırıldı ve ileriki yıllarda yapılacak olan inkılapların önü açıldı (Görsel 3.9).
Laik yönetimi geçmede önemli bir adım daha atıldı.
Aynı gün TBMM’ye sunulan kanun tekliflerinin kabulü ile Erkan-ı Harbiye
Reisliği ile Şer’iye ve Evkaf Vekâletleri de kaldırıldı. Böylece ordu ve din
işleri siyasetten ayrıldı.
Sıra Sizde
Halifeliğin kaldırılmasının İslam dünyasındaki yankıları neler
olmuştur?
Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’sı kabul edildi. Türkiye İş Bankası kuruldu.
1924 1924
20 Nisan 26 Ağustos 109