Page 12 - T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük - Ünite 3
P. 12
ATATÜRKÇÜLÜK VE TÜRK İNKILABI
3. 3. 5. Anayasa Hareketleri
Bir devlette hukuk düzeninin durumu o devletin yaşama gücünün de göster-
gesidir. Hukuk düzenleri iyi işleyen, günün şartlarına uyan devletler sağlıklı
ve uzun yaşarlar. Çünkü adalet bir devletin vatandaşlarının en önemli ihtiya-
cıdır. Adalet ise iyi işleyen hukuk kuralları ile sağlanır.
Devletin vatandaşlarından beklediği sorumlulukları, vatandaşına verdiği hak-
ları ve devlet kurumlarının görevlerini ortaya koyan hukuk belgesi ise ana-
yasadır.
Millî Mücadele Dönemi’nde TBMM açıldığında, ülkede 1876’da Osmanlı
Mebusan Meclisi tarafından kabul edilen ve II.Meşrutiyet’in ilanından sonra
1909’da bazı maddeleri yenilenen Osmanlı Kanun-ı Esasi’si yürürlükteydi.
Fakat pratikte uygulanmıyordu. Bu nedenle TBMM’de kullanılan 1876 Ka-
nun-ı Esasi’sini kabul ya da red etmeden millî egemenliğe dayalı meclisin ve
hükûmetin işleyişini belirleyecek kısa bir anayasa kabul etmek zorunluluğu
doğdu. Bu amaçla çalışmalara başlandı. Bir yandan düşman işgaline karşı zor
şartlarda mücadele verilirken diğer yandan da bir anayasa yazılması meclis
üyelerini zorladı. Fakat iki ay süren çalışmaların sonunda ortaya yeni Türki-
ye’nin ilk anayasa metni çıktı.
20 Ocak 1921’de kabul edilen ilk anayasa metni, 23 madde ve bir ek mad-
deden oluşmaktaydı. Bu metnin Osmanlı Kanun-ı Esasi’den farklı olduğunu
belirtmek amacıyla Teşkilat-ı Esasîye Kanunu adı verildi.
Teşkilat-ı Esasiye Kanunu temel hakları ve devlet teşkilatının işleyişini ayrın-
tılarıyla belirleyen bir anayasa değildi. Çünkü savaş şartları böyle ayrıntılı bir
metnin oluşturulmasına imkân vermiyordu. Fakat Teşkilat-ı Esasîye Kanu-
nu’nda egemenliğin millette olduğunun açık bir biçimde ifade edilmesi, Türk
tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştu.
Cumhuriyetin ilanı ile birlikte siyasi yapıyı oluşturmak için yeni bir anaya-
sa gerekiyordu. Millî Mücadele yıllarında, 1921’de kabul edilen Teşkilat-ı
Esasîye adı verilen anayasa, savaş döneminin olağanüstü şartlarında yapıldı-
ğından, yeni dönemin ihtiyaçlarını karşılayamıyordu. Bu sebeple bir anayasa
komisyonu oluşturuldu. Komisyonun çalışmaları sonucu yeni bir anayasa ha-
zırlandı ve 20 Nisan 1924’te bu anayasa TBMM’de kabul edilerek yürürlüğe
girdi.
1924 Anayasası ile birlikte:
1. Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu kabul edilmiştir.
2. Türkiye Devleti’nin bir cumhuriyet olduğu belirtilmiştir.
3. Türkiye Cumhuriyeti’nin dininin İslam, başkentinin Ankara, resmî dilinin
Türkçe olduğu kabul edilmiştir.
4. Yasama TBMM’ye, yürütme Cumhurbaşkanı ve hükûmete, yargı ise ba-
ğımsız mahkemelere bırakılmıştır.
5. Kamu özgürlükleri düzenlenmiştir.
Aşar vergisi kaldırıldı. Sanayi ve Maadin Bankası kuruldu.
1925 1925
110 17 Şubat