Page 4 - Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi 11 | 1.Ünite
P. 4
1. Ünite
SIRA SİZDE
“Cesarete karşı hayranlık duymayı ve birilerine bağımlı olarak yaşamayı yüz kı-
zartıcı bir durum olarak görmek bizim geleneğimizdir. Atalarımızdan toprakla birlikte
devraldığımız bağımsızlığımızı feda edemeyiz. Mücadele edecek savaşçılarımız hâlâ mev-
cut iken devletimizi korumalıyız.”
İbrahim Kafesoğlu, Türk Millî Kültürü, s. 234
Hun Türk Devleti’nin kurultayında (devlet meclisinde) geçen bu konuşma, Türkle-
rin bağımsızlığa verdiği önemi ifade etmektedir. Bu metindeki bağımsızlığın korunma-
sıyla ilgili düşünceleri, İstiklâl Marşı’nda geçen bağımsızlıkla ilgili mısralarla karşılaş-
tırarak benzer iki yönü aşağıya yazınız.
.........................................................................................................................................................................................................................
.........................................................................................................................................................................................................................
.........................................................................................................................................................................................................................
İslamiyet öncesi Türk devletlerinde devleti yönetme yetkisi- BİLGİ NOTU
nin hükümdara Tanrı tarafından verildiğine inanılır, bu inanca
da kut anlayışı denilirdi. Kut anlayışına göre kağan, Tanrı’nın İlk Türk devletlerin-
yeryüzündeki vekili olarak görülürdü. Kağanların yeryüzünde de toy (kurultay) kelime-
adaleti sağlamakla görevli olduklarına inanılır, siyasi iktidar si, devlet meselelerinde
hakkının hükümdar ve ailesine ait olduğu kabul edilirdi. önemli kararlar almak için
Kut anlayışı ilahi bir kavramdı. Kağan, Tanrı istediği ve toplanan meclis anlamıyla
kendisine kut verildiği için hükümdardı. Ancak onun yönetici- kullanılmakla birlikte, ka-
liği kalıcı değildi. Tanrı’nın verdiği yetki gene onun tarafından ğanın halkı için düzenlemiş
olduğu şenlik ve eğlence
alınabilirdi. Kağanın devleti yönetmeye devam edebilmesi için anlamıyla da kullanılmıştır.
üzerine düşen görevleri yerine getirmesi gerekirdi. Bu nedenle,
Türklerde kağanların tahta çıkarak icraatlarını gerçekleştirmesi
veya herhangi bir sebeple devletin dağılması gibi olaylar, Tanrı’nın verdiği kut anlayışı ekseninde
temellenmişti. Bu anlayışta yönetme yetkisinin hükümdar ailesine verilmesi, Türk devletlerinde
sık sık taht kavgalarına sebep olmuştur.
İlk Türk devletlerinde Gök Tanrı inancına
göre Güneş’in doğduğu yere ayrı bir önem veri-
lir, bundan dolayı kağanın çadırı doğuya açılır,
tahtı da doğuya dönük olarak yerleştirilirdi.
Hunlarda hükümdar, Şan-yü veya Tan-
hu (sonsuzluk) sözleriyle anılırdı. Hükümdar-
ların görevi sadece huzur ve refahı sağlamak
değil halkı için toy (toplantı/şenlik) da dü-
zenlemekti. Devlet yöneticilerinin toy düzen-
lemek gibi görevlerinin de olması, Türklerde
sosyal devlet anlayışı olduğunu gösterir.
Hun devlet yönetim anlayışında toyun
(meclisin) büyük bir önemi vardı. Hun hü-
kümdarı, milleti ve devleti ile ilgili önemli ka-
rarlar alırken toy (kurultay) (Görsel 1.4) adı
verilen bu meclise danışırdı. Gerek duyul-
ması hâlinde bu toylara halk da katılabilir-
di. Hun devlet yönetiminde kuzey-güney ve
Görsel 1.4: İlk Türklerde toy (Temsilî)
doğu-batı şeklinde ikili teşkilatlanma vardır.
14