Page 45 - Uluslararası İlişkiler
P. 45
ÜNİTE
ULUSLARARASI İLİŞKİLERİN TARİHSEL GELİŞİMİ 3
Otuz Yıl Savaşları, 1517′de Martin Luther (Martin Luter) ile başlayan reform sürecinin en kanlı
ve en çok iz bırakan olayı olmuştur. Reform hareketleri sonrasında Avrupa’da mezhep birliği bozulmuş
ve din savaşları başlamıştır. Protestanlık ve Kalvinizm mezhepleri kilise baskısından kurtulmak isteyen
Alman prensler tarafından benimsenmiş ve kısa sürede Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu için bir
tehdit hâline gelmiştir. Kutsal Roma-Germen İmparatorluğu’na bağlı prenslerin Katoliklik ile Protestanlık
arasında bölünmesi, Protestan prenslerin aralarında birleşerek kiliseye ve imparatora karşı mezhep
özgürlüğü mücadelesine başlamaları, savaşın temel nedenidir. Fransa, Hollanda ve İngiltere’nin Protes-
tan prenslikleri desteklemesi, savaşın daha karmaşık bir hâl almasına ve bütün Avrupa’ya yayılmasına
yol açmıştır. Otuz Yıl Savaşları, 1648 yılında Protestanların zaferiyle sona ermiş ve savaş sonunda Kut-
sal Roma-Germen İmparatorluğu parçalanmıştır. Avrupa’da güç dengelerinin değişmesine de yol açan
Otuz Yıl Savaşları’nın sonunda imzalanan Vestfalya Barışı ile modern siyaset anlayışına dayalı bir dev-
letler sistemi kurulmuş, çıkar ve gücün belirleyici olduğu bir uluslararası ilişkiler sistemi ortaya çıkmıştır.
Aklınızda Bulunsun
Vest alya Barışı (1648)
Vest alya Barışı ile Avrupa’da, Papalığın
otoritesini reddeden, kendi yasalarına göre
hareket eden, kendi siyasal ve ekonomik
çıkarlarını gözeten, it faklar kuran, ulusla-
rarası alanda güç dengesi kurallarına göre
polit ka gelişt ren ve elçi gönderip kabul
eden bağımsız devletler ortaya çıkmışt r.
Bir başka deyişle Vest alya Barışı ile laik
devletlerin birbirlerini egemen birimler
olarak tanıdıkları çağdaş devletler sistemi- Görsel 3.12 Ressam Gerard ter Borch’un
nin ortaya çıkmasının yolu açılmışt r. (Jerar ter Borş) Vest alya Barışı tablosu
Vestfalya Barışı, Avrupa’daki siyasal otoritelerin sınırlarının belirlenmesini ve yöneticilerin mut-
lak egemen hâle gelmesini sağlamıştır. Bundan sonra artık hiçbir devlet ya da yönetici, egemenliğini
bir başka otoriteyle paylaşmak istemeyecektir. Kilise; uluslararası siyasetin dışına itilecek, siyaset
laikleşecek, ulus devlet, uluslararası ilişkiler sisteminin temel aktörü olacaktır. Bu yeni dönem, Orta
Çağ’dan farklı olarak hiyerarşik ve dikey ilişki biçimleri yerine güç ve çıkar mücadelesine dayalı ege-
men eşitlik çerçevesinde bir sisteme dönüşmüştür. Öte yandan Orta Çağ’ın bütüncül Hristiyan ülkesi
kavramının yerini, kendi çıkarlarını gözeten ve otorite sahibi farklı devletler anlayışı almıştır.
2. Ülkesel Devletten Ulus Devlete
Vestfalya Barışı ile ilk taslağı ortaya
çıkan modern dünyanın ve modern dev-
letin tam anlamıyla görünür olabilmesi,
Fransız İhtilali ile mümkün olmuştur. Vest-
falya Barışı ile Fransız İhtilali (Görsel 3.13)
arasında geçen sürede Fransa’da insan
topluluğu ve egemenlik anlayışında önem-
li dönüşümler yaşanmıştır. Aynı sınırlar
içinde yaşayan insanlar, Vestfalya sonrası
dönemde, ortak değerleri paylaşan, aidiy-
et duygusu ile birbirine bağlı, birlik ve be-
raberlik düşüncesine sahip özel bir toplum
hâline gelmişler, aynı ülkede yaşayan in-
sanlar “ulus”u oluşturmuşlardır. Fransız
İhtilali ile de egemenlik, artık tarihî işlevini
tüketmiş olan kraldan alınarak ulusa teslim Görsel 3.13 Fransız İhtilali (1789), uluslararası ilişkileri
edilmiştir. etkileyen önemli gelişmelerden biri olmuştur.
45