Page 80 - Felsefe 11 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 80
Kavram Öğretimi 45
FELSEFE 11
5. ÜNİTE : 20. YÜZYIL FELSEFESİ> 5.2. 20. Yüzyıl Felsefesinin Ayırıcı Nitelikleri> 20. Yüzyıl Felsefesinin Temel Özellikleri,
Problemleri ve Ana Akımları
Kavram : Görüngü (Fenomen)
Genel Beceriler : Eleştirel Düşünme Becerisi
Alan Becerileri : Sorgulama Becerisi
Çalışmanın Adı KAMERANIN BİLİNCİ OLSAYDI 20 dk.
Çalışmanın Amacı “Görüngü (fenomen)” kavramını Husserl’in fenomenolojik yaklaşımı üzerinden anlamlandırabilme.
Yönerge: Aşağıdaki metni okuyarak soruları cevaplayınız.
— Baybars, Baybars!
Omzuma dokunan el ile irkildim. Okuduğum kitaba daldığım için reklam yönetmeni Timuçin Bey’in geldiğini
duymamışım. Gülümseyerek bana bakıyordu.
— Hayrola Baybars, dalıp gitmişsin. Seni sürükleyen nedir? Ne okuyorsun?
Elimde Husserl (Hussel) üzerine yazılmış bir kitap vardı, kitabı gösterdim.
— Husserl fenomenolojinin kurucusuymuş. Fenomen, anladığım kadarıyla nesnelerin zihinle kavradığımız öz
niteliğini de içeren biçimi gibi bir şey.
— Demek çağdaş felsefe ilgini çekiyor.
— Kendi açımdan düşünüyordum. Kamera ile çekimler yapıyorum. Karşımda olay, nesne ya da çeşitli kurgular
var. Kendime şu soruları sordum: Kameranın bilinci olsaydı nesneyi nasıl tanımlardı? Nesne göründüğü gibi
mi olurdu ya da nesneyi bilincin algıladığı gibi mi görürdük?
— Kendine güzel sorular sormuşsun. Perdeye yansıyan mı yoksa bilinç tarafından işlendikten sonra görünen
mi gerçek? Bir bakıma yaptığımız işi sorguluyor gibisin. Sanırım bunu kameraya sorman gerekecek, bugün
asistanlığın bitiyor. İlk çalışmanı yapacaksın, bir sandalye firmasının ürününü tanıtacaksın, dosyayı bırakı-
yorum. Güzel bir iş çıkaracağını biliyorum. Haydi, kolay gelsin!
Dosyayı alıp incelemeye başladım. Flaş bellekte şirketin ürettiği sandalyenin mavi fon önünde ustaca çekil-
miş fotoğrafları ve şirketin hareketli logosu vardı. Çalışmamda kullanabileceğim, fikirlerimi besleyen, yaratıcı
pek çok şey zihnimde belirdi. Husserl, “Bilinç her zaman bir şeyin bilincidir.” demiştir. Benim üzerinde çalı-
şacağım “şey”im sandalye, bilincimi onun üzerine odaklamalıyım.
Kendime “Bilincimde bir şeye sandalye demem için ne gerekiyor, özünde sandalyede neler bulunur?” diye
sordum. Reklam çekerken neleri dışarıda tutmalıyım? Sandalye atölyede insanlar tarafından üretilmiş. Bu
üretimin arkasında tarihsel bir emek süreci var. Bunları çeksem belgesel olur ancak ben işin tarihsel süreci
ile ilgilenmiyorum. Sandalye var mı, yok mu? Baybars! İlk işin karşında işte: sandalye. Sandalye “vardı,
yoktu” sorgulaması da kenarda dursun. Bilincimde sandalyeyi sandalye yapan onun rengi, şekli gibi özellik-
leri. Evet ama bunlar da değişiyor. Özünde bu sandalye ne, bilincimde onu sandalye yapan olmazsa olmaz
özellikler nelerdir? Sandalyenin bilincimle kavradığım temel nitelikleri neler? Tüm bunları beş saniyede nasıl
anlatacağını düşün Baybars!
Kamera, çekim! Şirketin ürettiği sandalyeler fonda hızlıca akarak geçer. Ardından örnek ürün olarak gönde-
rilen sandalyelerin yakın planda sırtlık, oturak yeri ve ayakları çekilir. Şirket logosu ekranı doldurur. “ÖZÜN-
DE SANDALYE” sloganı reklama yerleştirilir. İş tamam. Kameranın bilinci benim bilincim…
1. Okuduğunuz metinden hareketle Baybars’ın sandalyenin fenomen bilgisine nasıl ulaştığını bularak
fenomen kavramını kendi cümlelerinizle tanımlayınız.
2. Husserl “Bilinç her zaman bir şeyin bilincidir.” sözü ile neyi ifade etmek istemiştir? Sınıf arkadaşla-
rınızla tartışınız. Tartışma sonucunda elde ettiğiniz sonuçları yazınız.
3. Sizce Baybars çekeceği reklam filminde sandalye fenomenini doğru kavrayabilmiş midir? Gerekçe-
lendirerek açıklayınız.
77
Hazırlayan: Kadir DURAKLI