Page 19 - Tarih 10 - Ünite 4
P. 19

4. ÜNİTE


                                                                     Orhan Bey’in İznik’te kendi vakfı olarak
                                                                     kurduğu imaretiyle birlikte yeni bir şe-
                                                                     hir merkezi modeli ortaya çıkmıştır. Bu
                                                                     model en mükemmel hâlini İstanbul’da,
                                                                     Türk şehir modeliyle almıştır. Buna gö-
                                                                     re şehir merkezine cami, aşevi, hamam,
                                                                     şifahane gibi kurumlar (Görsel 4.19) ya-
                                                                     pılmış, yerleşme ise daha dış mahallelere
                                                                     kaydırılmıştır. Osmanlılar, şehirleşmeye
                                                                     getirdikleri bu yeni mimari anlayışla da-
                                                                     ğınık şekilde bulunan sosyal kurumları
                                                                     bir site içinde toplamıştır. Ayrıca şehir
                                                                     merkezlerinde pek çok işyeri inşa edilmiş,
               Görsel 4.19                    sosyal kurumların giderlerini karşılamak için vakıf olarak kiraya ve-
               II. Bayezid Külliyesi
               (Edirne)                       rilmiş ve böylece şehirlerin sosyo-ekonomik canlılığı sağlanmıştır.

                                              Osmanlı’da mahalle, birbirini tanıyan bir ölçüde birbirinin dav-
                                              ranışlarından sorumlu, sosyal dayanışma içinde olan kişilerden
                                              oluşmuştur. Bir başka ifade ile mahalle; aynı mescitte ibadet eden
                                              cemaatin, aileleri ile birlikte ikamet ettikleri şehrin bölümüdür.


                                                                             Fatih, İstanbul’un Fethi’nden
                                                                             sonra şehre gelen yolları ve
                                                                             köprüleri tamir ettirdi. 1455
                                                                             kışında meşhur Kapalıçar-
                                                                             şı’nın  çekirdeği  büyük  be-
                                                                             destenin yapılmasını emretti.
                                                                             Keza o yıl, şehre bol su getir-
                                                                             mek için suyollarının onarı-
                                                                             mını emretti. Fatih, şehirde
                                                                             yaptırmakta olduğu inşaatı
               Görsel 4.20                                                   bizzat teftiş ederdi. Şehrin
               Topkapı Sarayı (İstanbul)        göbeğinde yaptırdığı ilk sarayı (Eski Saray) daha sonra uygun
                                                bulmayan Fatih, Sarayburnu’nda Yeni Saray’ı (Topkapı Sarayı)
                    BİLİYOR MUSUNUZ?
                                                inşa ettirdi (Görsel 4.20).



                                              Balkanlarda bulunan bugünkü yol ve şehir ağının ana hatları da
                                              Osmanlı Dönemi’nde ortaya çıkmıştır. Filibe, Sofya, Belgrad, Üs-
                                              küp, Manastır, Köstence ve Rusçuk birer küçük kasaba veya köy
                                              iken Osmanlı Dönemi’nde büyük şehirler hâline gelmiştir. Bunun
                                              yanında Osmanlı egemenliği ile beraber Edirne, Selanik, Niğbo-
                                              lu, Silistre gibi şehirler de büyük gelişme göstermiştir. Osmanlı
                                              Dönemi’nde büyüyen ve gelişen bu şehirler, başlangıçta idari-as-
                                              kerî merkezlerken zamanla dokumacılık, boyacılık, dericilik gibi
                                              el sanatlarının gelişmesi ve esnafın buralara yerleşmesiyle ticari
                                              merkezler hâline gelmiştir.



                      CEVAPLAYALIM             Türk şehir modelinin genel özellikleri nelerdir?



            114
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24