Page 18 - T.C. İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük | 7.Ünite
P. 18
TOPLUMSAL DEVRİM ÇAĞINDA DÜNYA VE TÜRKİYE
Türkiye Cumhuriyeti’nin terörle mücadele konusundaki kararlı tutumu saye-
sinde 1994’ten sonra örgüt etkisini tamamen yitirdi.
Ermeni meselesi konusunda Ermenistan’dan sonra Türkiye’nin ikili ilişkile-
rinde gerginlik yaşadığı ülkelerin başında ABD gelmektedir. Zira ABD, Er-
menilerin nüfus olarak en yoğun yaşadığı ülkelerden biridir. Bundan dolayı
da ABD’li yöneticiler açısından büyük bir seçmen kitlesi olan Ermenilere her
zaman ihtiyaç duyulmuştur. Ermeniler de bu ihtiyacı koz olarak kullanmış ve
Türkiye’yi soykırım yapan bir ülke olarak tanıması için ABD’li yöneticileri
ikna etmeye çalışmışlardır.
Soğuk Savaş yıllarından itibaren Türkiye ile stratejik ortak olan ABD ise hem
Türkiye’nin müttefikliğini hem de Ermeni lobisinin desteğini kaybetmekten
kaçınmaktadır. Bu yüzden her yıl 24 Nisan yıl dönümlerinde “soykırım” keli-
mesi yerine “katliam, trajedi” gibi kelimeler kullanarak Türk ve Ermeni taraf-
larını dengeleme yoluna gitmiştir. Bu durum her 24 Nisan’da Türkiye-ABD
ilişkilerinin gerginleşmesine yol açmaktadır.
Avrupa’da ise Ermeni diasporasının etkisi ABD’de olduğu kadar güçlü de-
ğildir. Avrupa Birliğinden farklı olarak Ermeni meselesinde Türkiye’ye karşı
daha olumsuz bir tavır takınan ülke Fransa’dır. 1972-1984 yılları arasında
ASALA’nın işlediği cinayetleri Fransa’da gerçekleştirmesine rağmen, Fran-
sa’nın gerekli tepkiyi göstermemiş olması Türkiye-Fransa ilişkilerini ger-
miştir. Fransa, Avrupa Birliğine kabul edilme sürecinde Türkiye aleyhine bir
tutum içerisine girmiştir. Bunun yanında Avrupa’daki Ermeni diasporaları
ABD’de olduğu gibi başta gerek yerel yönetimler düzeyinde daha sonraları
ise Avrupa devletlerinin parlamentolarında lobi faaliyetleri yürütmüşlerdir.
Ermeni lobisi, AB’nin genel tavrının, Türkiye’yi soykırım yapan ülke olarak
tanımlanmasından yana olması için çalışmaktadır. Fakat Ermeni meselesi,
Türkiye-AB ilişkileri iyi ilerlediğinde gündeme dahi getirilmezken ilişkilerin
gerginleştiği dönemlerde Türkiye’ye karşı siyasal bir koz olarak kullanılmak
üzere hep gündemde olmuştur.
Ermenilerin yoğun olarak yaşadığı bir diğer ülke de Rusya’dır. Rusya, Türki-
ye-Rusya ilişkilerinde Ermenistan lehinde tutum sergilemektedir.
Rus Duması (Meclisi) iki kez, 1995 ve 2005 yıllarında, Ermeni soykırımı
iddialarını kabul eden kararlar almıştır. Bunun yanında Rus yöneticileri, Rus-
ya’daki güçlü Ermeni lobisinin etkisiyle 24 Nisan’da yapılan sözde soykırım
anma törenlerine katılmakta ancak Türkiye’yi incitecek sert ifadelerden de
kaçınmaktadırlar.
Ermeni diasporasının yürüttüğü lobi faaliyetleri sonucu Ermeni meselesi
Türkiye’ye karşı siyasal bir koz olarak kullanılır hâle gelmiştir. Buna karşı
Türkiye daha gerçekçi ve barışçı bir siyaset izlemektedir. Türkiye, sorunun
çözümünün siyasi olmadığını, tarihî bir mesele olduğunu savunmaktadır. Bu
sebeple bir tarih komisyonunun kurulmasını ve bu komisyonun da tarafsız
olarak tarihî belgeler ışığında olayı çözüme kavuşturmasını istemektedir. Fa-
kat Ermenistan bilimsellikten uzak fanatik söylemlerle diğer ülkelere asılsız
soykırım iddialarını kabul etmeleri için diplomatik baskı uygulamaktadır.
Sıra Sizde
Ermeni Meselesi’nde Türkiye ve Ermenistan’ın tarih komisyo-
nu kurulması teklifine yaklaşımları sorun hakkında nasıl bir fikir
vermektedir?
12 Mart günü TSK hükûmete muhtıra verdi,
hükûmet istifa etti. SALT II Antlaşması imzalandı.
1971 1972
212