Page 19 - Özel Eğitim İhtiyacı Olan Öğrenciler
P. 19
ÖZEL EĞITIM IHTIYACI OLAN ÖĞRENCILER
DSM-5’te öğrenme güçlüğü, özgül öğrenme bozuklukları başlığı altında dört tanı ölçütü ile ifade edil-
miştir. Belirtilen tanı ölçütleri aşağıda Tablo 1’de verilmiştir.
Tablo 1. DSM-5 Tanı Ölçütleri
Tanı Ölçütleri
Ölçüt Açıklama
Gerekli girişimlerde bulunulmuş olmasına rağmen, en az altı aydır süren, aşağıdaki
belirtilerden en az birinin olması, öğrenme ve okul becerilerini kullanma güçlükleri.
Sözcük okumada yanlış okuma, yavaş okuma, hatalı okuma
Okuduğunu anlamada güçlük
A
Yazma becerisinde sınırlılık
Yazılı anlatım becerilerinde güçlükler
Sayılara ilişkin becerilerde ve hesaplamalarda güçlük
Sayısal olarak akıl yürütme güçlükleri
Öğrenci performansının kronolojik yaşına göre beklenenden önemli ölçüde ve ölçülebilir
derecede altında olma durumu söz konusudur. Bu durum öğrencinin günlük yaşam
B
etkinliklerini ve okul/işle ilgili başarısını olumsuz olarak etkiler. Öğrencinin etkilenen
becerileri başarı ölçümleri ve kapsamlı klinik değerlendirme ile doğrulanır.
Öğrenme güçlükleri okul yıllarında başlar, ancak olumsuz olarak etkilenen okul
C becerilerine ilişkin güçlükler öğrencinin sınırlı yeterliliğini aşmadıkça tam olarak kendini
göstermeyebilir.
Öğrenme güçlükleri görme, duyma, diğer ruhsal ve sinirsel bozukluklar veya okulda
D
kullanılan dili bilmeme ya da uygun olmayan eğitsel yönergeler ile açıklanamaz.
DSM-5'te öğrenme güçlüğü tanısı koymak için dört ana ölçüt dikkate alınır. Tanı ölçütleri aşağıdaki gibi
örneklendirilebilir:
A ölçütü, öğrencinin okuma, anlama ve yazma becerileri ile ilgilidir. Örneğin, bir öğrenciye metin oku-
ması istendiğinde yapılan okuma hataları, yavaş ve duraksayarak okuma, vurgu ve tonlama hataları, anlama
ile ilgili soruları yanıtlayamama; yazma becerileri açısından ise yazarken ortaya çıkan yazım ve dil bilgisi hata-
ları, noktalama işaretlerini doğru kullanamama, düzensiz paragraflar ve anlatılmak istenen düşünceleri net bir
şekilde ifade edememe durumları gözlemlenir. Matematik becerileri bağlamında ise sayılar arasındaki ilişkileri
kavrayamama, basit aritmetik işlemleri parmaklarını kullanarak yapma eğilimi ve matematik problemlerini
çözerken sembollerle ifade etme güçlüğü, bilişsel ve üst bilişsel stratejileri nadiren kullanma gibi zorluklar yer
alır.
B ölçütü, öğrenme güçlüğü tanısının konulabilmesi için öğrencinin klinik değerlendirme araçları ve ba-
şarı testleri ile değerlendirilmesi gerektiğini belirtir.
C ölçütü, öğrencinin yaşına ve sınıf düzeyine uygun olarak kolayca yapabileceği etkinliklerde zorlan-
maya başlaması anlamına gelir. Bu ölçüt, öğrencinin akademik talepler arttıkça ve müfredat ilerledikçe yaşa-
dığı zorlukların daha da belirginleştiğini ifade eder.
D ölçütü ise öğrenme güçlüğünün zihinsel yetersizlik, görsel veya işitsel yetersizlikler, diğer ruhsal veya
nörolojik bozukluklar, psikososyal olumsuzluklar, dil yetersizlikleri veya eğitimin yetersizliği gibi faktörlerle açık-
lanamaması gerektiğini vurgular. Bu, öğrenme güçlüğünün bu belirtilen durumlar dışındaki nedenlerle ortaya
çıkabileceğini gösterir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından yayımlanan Uluslararası Hastalık Sınıflandırması (Interna-
tional Classification of Diseases - ICD) da, özel gereksinimler ve yetersizliklerin tanımlanmasında sıkça baş-
vurulan temel kaynaklardan biridir. ICD'nin en son versiyonu 2018 yılında güncellenmiş olup, günümüzde de
kullanılmaktadır (WHO, 2018). Bu versiyonun diğer dillere çeviri işlemleri devam etmektedir.
19