Page 60 - Özel Eğitim İhtiyacı Olan Öğrenciler
P. 60
ORTAÖĞRETİM KADEMESİNDE KAYNAŞTIRMA/BÜTÜNLEŞTİRME YOLUYLA EĞİTİM UYGULAMALARI
Dikkatin seçicilik özelliği, bireyin çevresindeki birçok uyaran karşısında tutarlı davranışlar sergilemesini
sağlar. Yüksek seçici dikkat düzeyine sahip bireyler, ilgili uyaranlara daha iyi yönelebilir ve ilgisi düşük olan bi-
reylere göre daha fazla uyaranla ilgilenebilir. Dikkatin seçici olması ve sürekli olabilmesi, organizmanın sürekli
uyarılmasını gerektirir. Ancak uyaranın niteliğinde veya şiddetinde bir değişiklik olmaması durumunda orga-
nizma zihinsel olarak uyaranlara alışır ve tepki vermeyi bırakır, bu da dikkatin başka bir yöne kaymasına neden
olur. Eğer bireylerde dikkatin seçicilik özelliği olmasaydı, uyaranlara uygun reaksiyon verilemezdi. Seçicilik,
ihtiyaç ve amaçlara göre gerçekleştiği için ihtiyaçlar ve amaçlar değiştiğinde yeni gereksinimlere yönelmeyi
kolaylaştırır (Cüceloğlu,1994; Güneş, 2004; Öncü ve Şenol, 2002; Yaycı, 2013).
Sürdürülebilir dikkat, bir kişinin belirli bir süre boyunca tek bir uyaran üzerine odaklanmasını ifade
eder. Bu, öğrencilerin okulda veya günlük yaşamda karşılaştıkları sorumlulukları yerine getirebilmeleri için kri-
tik bir yetenektir (Baddeley, 1997). Örneğin bir dersi dinlemek veya uzun bir sınavı tamamlamak sürdürülebilir
dikkati gerektirir.
Bölünmüş dikkat, birden fazla uyarana eş zamanlı olarak
odaklanma yeteneğidir. Bu, bireyin bir uyarandan diğerine dikkatini
kaydırabilme ve aynı anda birden fazla uyaranı işleyebilme kapasi-
tesini içerir. Zomeren Brouwer (1994) ve diğer araştırmalar, bölün-
müş dikkat becerileri ile bireylerin bilgi işleme kapasiteleri arasında
bir paralellik olduğunu göstermektedir. Bölünmüş dikkat için bireyin
uyaranlara karşı farkındalık düzeyi ve zihinsel uyanıklığı önemlidir.
Çevredeki uyaranların çokluğu bu dikkat türü için belirleyici olma-
yabilir (Kinsbourne, 1992; Korkmaz, 2000; Kuşçu, 2010).
Yoğunlaştırılmış dikkat ise birden fazla uyaran arasından
belirlenen bir uyaran üzerine yoğunlaşma becerisidir. Burada bi-
reyin, aynı anda kendisine yöneltilen birden fazla uyaran içinden
yalnızca birine odaklanması beklenir. Bu tür dikkat, özellikle sözel
dikkat gibi alt bileşenlerde uzun süreli ve yoğun çalışma ile geliştiri-
lebilir (Korkmaz, 2000). Bu yetenek, örneğin bir konferans sırasında
anahtar noktaları yakalamak veya birden fazla görev arasında ge-
çiş yaparken ana odak noktasını korumak için gereklidir.
3. DEHB Olan Öğrencilerin Özellikleri ve Eğitimleri
Öğrencilerin dikkat ve yürütücü fonksiyonlarını desteklemek için geliştirilen etkinlik stratejileri, özellikle
DEHB olan öğrenciler için hayati önem taşır. Bu tür müdahale programlarının etkili olabilmesi için programlar
öğrencinin yaşına ve beceri düzeyine uygun olarak tasarlanmalı ve uygulanmalıdır. Etkinliklerin seçimi ve zorluk
dereceleri, çocuğun mevcut fonksiyonel kapasitesi ve gelişim potansiyeline göre ayarlanmalıdır.
Programın değerlendirme sürecinde öğrencinin hangi dikkat alanlarında desteğe ihtiyacı olduğu belir-
lenmelidir. Bu, uygun müdahale stratejilerinin ve etkinliklerin seçilmesine yardımcı olacaktır. Ayrıca öğrencinin
dikkat süresi gibi spesifik ölçütler göz önünde bulundurulmalıdır. Bu tür bir değerlendirme, standart testler ve
değerlendirme teknikleri kullanılarak yapılmalıdır ve gerektiğinde alternatif müdahale yaklaşımları da dikkate
alınmalıdır.
Müdahale programları; öğrencinin duyusal profilini, motor gelişimini ve genel gelişim basamaklarını
dikkate alacak şekilde tasarlanmalıdır. Duyusal stratejilerin kullanılması, alan yazında belirtildiği üzere, olumlu
etkiler yaratmada ve beceri edinimini hızlandırmada etkili olabilir.
Son olarak etkinlik ve aktivite stratejilerinin okul ve ev gibi farklı ortamlarda uygulanması, bu strateji-
lerin tekrar edilmesi öğrenciler üzerinde olumlu bir etki yaratma potansiyelini artırır. Bu tür bir tutarlılık, öğren-
cilerin öğrenme ortamlarına daha iyi uyum sağlamalarını ve gelişimlerini optimize etmelerini sağlayabilir.
60