Page 70 - İKİ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 12
P. 70

Sanat tarihi boyunca yaşanan akım, ekol
                 ve  dönemler  çoğunlukla  bir  önceki  devre
                 tepki ile doğmuş olsalar bile aynı zamanda
                 kendinden  önceki  devirlerden  etkilenmiş  ve
                 beslenmişlerdir.  Dolayısı  ile  empresyoniz-
                 min realizmden etkilendiği bir gerçektir. Fa-
                 kat modern sanatın başlangıç noktası olarak
                 resmin  kendine  ait  plastik  elemanlarını  kul-
                 lanarak resim yapma cüretini gösteren emp-
                 resyonizmi kabul etmek gerekir.
                    Soyut resmin öncüsü kabul edilen Wassily
                 Kandinsky, Claude Monet’nin sergisini gezdi-
                 ği esnada gördüğü “Saman Yığınları” resmini
                 (Görsel  2.11)  geleneksel  algıdan  uzak  yar-       Görsel 2.11: Saman Yığınları, 1891, Claude
                 gılaması sonucu soyuta giden yola girmiştir,            Monet, Güzel Sanatlar Müzesi, Boston
                 denilebilir.
                    Resimde “soyut”  ilk defa, Vasilly Kandinsky’nin 1910 yılında yaptığı resim için kullanılmış bir
                 terim olmasına karşın tarihsel bir süreç sonucunda ortaya çıkmış bir türdür.
                    V. Kandinsky’nin ortaya koyduğu bu yeni anlayışın (Görsel 2.12) 20. yy. da resim sanatındaki
                 tüm yeni ve çağdaş eğilimlerin başlangıcıdır demek mümkündür. Bu başlangıç Marcel Duchamp
                 ve Dada hareketi ile doruk noktasını bulmuştur.
                    Sanat  böyle  bir  dönemde  hiçbir  zaman  olmadığı  kadar  tasvirden  (betimleme)  köktenci  bir
                 şekilde kopmuş ve buradaki plastik dil, tuval yüzeyinde devrimci etkilerle yüzyılın tamamına ya-
                 yılmıştır. Sanat salt göz ve diğer duyu organlarıyla alımlanan ve yorumlanan bir alan olmaktan
                 çıkıp akıl ve felsefe ile de sonsuz bir çeşitlilikle zenginleşmiştir. Sanatçı ve ressam da geleneğin
                 donanımlarının dışında entelektüel bir kimlikle sahnede yerini almıştır.
                    “Soyut” kavramı bu şekilde netleşerek tuval yüzeyinden, diğer çağdaş sanat akımlarına da
                 sıçrayarak sanat tarihinin 20. yüzyılda bilimsel ve sosyal yansıması olmuştur.


































                                   Görsel 2.12: İlk Soyut Suluboya, 1910, Wassily Kandinsky, Pampidou Merkezi, Paris





              68
   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75