Page 74 - İKİ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 12
P. 74
Görsel 2.21: Oyuncaklı Çocuk, 1940, Paul Görsel 2.22: Ay ışığında Kadın ve Kuş, 1951,
Klee, Guggenheim Müzesi, New York Joan Miro, Tate Galeri, İngiltere
Resim sanatında Modern Çağ’ın en önemli yeniliklerinden kabul edilebilecek soyut resmi,
kübizm kaynaklı geometrik kompozisyonlar ve empresyonizm ile başlayıp fovizmle devam eden
süreç kaynaklı şiirsel kompozisyonlar olmak üzere iki ayrı kolda incelemek mümkündür.
Gerek şiirsel gerekse geometrik olarak ortaya konan birbirinden farklı bu tarz ve ekollerde ör-
nekleri görülen soyut resimlerin renk, çizgi, leke ve özgür boyama biçimlerinin yanında sanatçının
öznel algısıyla da ilintili birçok örneği vardır. Örneğin Mondrian’ın resimleri çok net geometrik bir
örgüyle izleyicinin karşısına çıkarken Joan Mi ro, temelinde güçlü bir desen barındıran şiirsel an-
latımlar yapmıştır. Mark Roth ko’da görülen kısmen özenli sayılabilecek büyük geometrik alanlar,
farklı resimlerde kendini tekrar eden çalışmalar gibi görünse de sanatçının kendisine has bir es-
tetiği ayrı ayrı içinde barındıran bir birinden bağımsız çalışmalardır. Kırık ve birbirinin devamı olan
çizgilerle dış dünyanın imgelerini az çok belli eden Paul Klee de soyut resmin özgün eserlerini
sanat tarihine kazandıran önemli isimlerden bir diğeridir.
Ekspresyonizm: Yirminci yüzyılın başlarında ortaya çıkan dışa vurumcu sanatlar, sanatçının
duygularına dayanarak yoğun renk ve doğal olmayan fırça hareketleri ile yaptığı resimlerden
oluşmaktaydı. Politik istikrarsızlık ve ekonomik buhranın yaşandığı yıllarda, Almanya’da poziti-
vizm, naturalizm ve empresyonizm akımlarına karşı olarak ortaya çıkan ekspresyonizm natüralist
anlatımdan uzaklaşıp insanın iç dünyasının anlatıldığı bir sanat anlayışıdır.
Soyut ekspresyonizmin öncüsü sayılan Kandinsky soyut resimlerini manevi gerçekliğin al-
ternatifi olarak görüyordu. Zıtlıkları gösteren bir felsefeye sahip olan Kandinsky Tanrısal veya
kozmik enerji ile iç dünyasını resimleyerek kendi ekspresyonlarını yarattı (Görsel 2.23).
72