Page 181 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 181

Osmanlı Dönemi Sanatı



                        Mihri Müşfik (1886-1954): Batı kültürünü evlerine özel derse gelen öğretmenlerden,
                     ilk resim derslerini de Saray Ressamı Zonaro’dan almıştır. İnas Sanayi-i Nefise Mekte-
                     binin (Kadınlara güzel sanatlar eğitimi vermek için İstanbul’da 1914 yılında kurulan
                     okul) kurulmasına öncülük etmiş ve okulun ilk kadın müdürü olmuştur. Öğrencilerini
                     kadın  ve  erkek  modeller  üzerinde  çalışmaya,  açık  havada  resim  yapmaya  ve  kadın
                     ressamları ilk kez birlikte sergi açmaya teşvik etmiştir. İstanbul'daki yaşantısı Osmanlı
                     toplumunun  en  üst  sınıfı  arasında  geçmiş  ve  bu  sınıfı  oluşturan  harem  kadınlarının,
                     büyükelçi ve paşaların eşlerinin resimlerini yapmıştır. Özellikle portrelerinde, yaşadığı
                     dönemin  akımları  olan  kübizmin  ve  ekspresyonizmin  etkileri  görülmektedir.  İyi  bir
                     portre ressamı olan Mihri Müşfik, portre ve otoportrelerini ağırlıklı olarak dışa vurumcu
                     bir anlayışla yapmıştır. Resimlerinde sağlam anatomik bir kompozisyon kuruluşu vardır.
                        Mihri Müşfik, Atatürk’ün portresini yapan ilk Türk ressamdır. 1922 yılında yaptığı bu
                     tabloyu Çankaya Köşkü’ne götürerek Atatürk’e bizzat kendisi takdim etmiştir. Mustafa
                     Kemal’in mareşal üniformasıyla ayakta tasvir edildiği bu tablo yaklaşık 3 metre yüksek-
                     liğindedir.
                        Atatürk  Portresi  (Görsel  6.53),  Letta Asım  Balo'ya  Giderken  (Görsel  6.54),  Naile
                     Hanım Resmi, Otoportre sanatçının eserlerinden bazılarıdır.

































                                  Görsel 6.53: Atatürk Portresi,  Görsel 6.54: Letta Asım Baloya Giderken,
                                       Mihri Mü  k                        Mihri Mü  k

                         Halife Abdülmecid  (1868-1944):  32. Osmanlı Padişahı Abdülaziz'in oğludur. Altı
                     yabancı dil bilen, edebiyat, hat, piyano ve resim gibi birçok güzel sanat dalıyla ilgilen-
                     miştir.  Abdülmecid  Efendi,  gerek  yetkin  bir  sanatçı  olarak  gerekse  “sanatın ve
                     sanatçıların  hamisi”  kimliğiyle  1909  yılında  şehzadeliği  sırasında  kurulan  Osmanlı
                     Ressamlar Cemiyetinin fahri başkanlığını yapmış ve cemiyetin yayınladığı aylık dergiye
                     önemli ölçüde mali destek sağlamıştır. Resim ve piyano eğitimi için Fransa'ya çok sayıda
                     öğrenci göndermiştir.
                        Resme  ilgisi  küçük  yaşlarda  başlamış,  resim  eğitimini  döneminin  ünlü  sanatçıla-
                     rından almış güçlü ve yetenekli bir ressamdır. Abdülmecid Efendi öncelikle bir portre,
                     ardından da kimi zaman iç, kimi zaman da dış mekânda geçen günlük yaşam sahnelerin-
                     den  oluşan  örnekleriyle  bir  kompozisyon  ressamıdır.  Resim  anlayışının  temelinde
                     sağlam bir desen anlayışı yatmaktadır. Yapıtlarının çoğu büyük boyutludur.


                                                           178
   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186