Page 19 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 19
İslam Sanatına Giriş
ASYA
AVRUPA
KARADENİZ Kafkaslar ORTA ASYA
Roma ROMA-BİZANS KÜLTÜRÜ TÜRK KÜLTÜRÜ
İstanbul
Anadolu HAZAR DENİZİ Merv
Yunanistan
Suriye
AKDENİZ am MEZOPOTAMYA
Filistin İsfahan
İskenderiye Kudüs Kûfe SASANİLER
Mısır Medine BASRA KÖRFEZİ
Mekke
AFRİKA
KIZIL DENİZ
0 500 1000 2000 2500 km HİNT DENİZİ
Harita 1.1: İslam sanatının etkilendiği çevre kültürleri ve önemli ehirleri
gösteren harita
Hz. Muhammed’in vefatından sonra yönetime gelen Dört Halife, Emeviler ve Abbasiler
Dönemi’nde yapılan fetihlerle İslam Devleti’nin sınırları hızla genişlemiştir. Bu fetihlerin
sonucunda Suriye (636), Irak (636), Mısır (640-641) ve İran (642) İslam Devleti toprak-
larına katılmıştır. Devam eden fetihler sonucu devletin sınırları batıda Atlas Okyanusu’na,
doğuda Orta Asya ve Çin’e, kuzeyde Anadolu ve Kafkaslar’a, güneyde ise Yemen’e kadar
genişlemiştir. Müslümanlar bu fetihler sonucunda bu bölgelerde bulunan uygarlıkların
gelişmiş kadim kültürleri ile karşılaştılar.
Mısır, Suriye, Filistin’de Roma ve Bizans; İran ve Irak’ta Mezopotamya ve Sasani;
Orta Asya’da ise Türk kültürü Müslümanların karşılaştıkları kültürlerdir (Harita 1.1).
Karşılaşılan bu kültür ve uygarlıkların zengin kültürel mirasları İslam sanat ve kültür
anlayışının gelişmesinde etkin olmuşlardır. Müslümanlar kendilerinden önce yaşamış olan
kültürlerin yetiştirdiği önemli kişileri tanımışlar, eserlerini incelemişler, devlet kurum-
larını araştırmışlar ve kendilerine katkı yapabilecek olanlarından faydalanmışlardır. İslam
sanatı; eski uygarlıkların miraslarını devralmış, onları korumuş, kendi ihtiyaç ve anlayışı-
na göre biçimlendirmiş, anlamlandırmış ve bugünkü muhteşem sanat eserlerini oluştur-
muştur.
Suriye, Filistin ve Mısır İslam topraklarına katılan ilk yerlerdir. Burada uzun zamandır
hâkim olan Roma ve Bizans uygarlıkları aracılığı ile Helenistik Dönem sanatı ile
karşılaşılmış ve bu dönemde resimli fen bilimleri kitapları Arapça’ya çevrilmiştir. Tercüme
edilen kitaplarda bulunan resimler, İslam resim sanatında önemli yer tutan minyatür
sanatının gelişmesinde etkili olmuştur.
Emeviler Dönemi’nde başkentin Şam’a taşınmasıyla beraber Antik kültürün mirası ile
bağdaşan yeni yapı faaliyetleri başlamış, bu yeni yapı çalışmaları Kuzey Afrika ve İspan-
ya’ya kadar ulaşmıştır. Bu dönemde yapılan saraylarda Roma mimari planları ve süsleme
teknikleri kullanılmıştır.
16