Page 38 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 38
2. ÜNİTE
2.3. ABBASİ DÖNEMİ İSLAM SANATI
2.2.1. Abbasi Dönemi İslam Sanatı
Emevilerin yerine 750 yılında yönetime gelen Abbasiler siyasi, askerî, idari, bilim ve sanat
alanlarında çok büyük değişiklikler yapmışlardır. Emeviler Dönemi’nde başkent olan Şam’ın
yerine Bağdat’ı başkent yapan Abbasiler bu şehri ilim, kültür, mimari ve sanat alanında
dünyanın sayılı merkezlerinden birisi hâline getirmişlerdir. Bu dönemde İslam sanatında
Roma ve Bizans etkisinin azalmasına bağlı olarak mozaik, rölyef, fresk gibi süslemeler terk
edilmeye başlanmıştır. Buna karşılık Abbasilerin İran ve Irak’ta iktidarlarını güçlendirmeleri
ve Talas Savaşı’ndan (751) sonra Türklerin kitleler hâlinde Müslüman olmalarıyla İslam
sanatında Sasani ve Türk sanatının etkileri artmaya başlamıştır.
Abbasiler Dönemi’nde sanatta özellikle mimaride büyük gelişme kaydedilmiş, şehircilik
alanında büyük çapta yenilikler görülmüştür. Bu değişimin en önemli göstergesi Halife
Mansur (754-775) tarafından Bağdat şehrinin yeniden inşa edilmesidir. Buna göre Bağdat
şehri, ortasında sarayın ve caminin bulunduğu iç içe dairelerden oluşan bir plana sahiptir. En
dış tarafta kalan surların dibinde ise mahalleler ve çarşılar yer almaktadır.
Önemli bir şehir olan Samarra yaklaşık bir milyon nüfusu ile döneminin en büyük
yerleşim yerlerinden biridir. Halife Mutasım tarafından 836 yılında Türk askerlerinin iskânı
amacıyla kurulan şehir daha sonra halifelerin yerleştikleri bir yer olmuştur. Dünyanın en
büyük camilerinden olan Samarra Ulu Camii 848-852 yılları arasında Halife Mütevekkil
tarafından yaptırılmıştır. Mihrap yönüne paralel olarak uzanan sahınlarla Kûfe planının uygu-
landığı, tamamen tuğla malzemeden inşa edilen caminin duvarlarının büyük bir kısmı
günümüze kadar gelmiştir. Yapının duvarları yirmi dört tane yuvarlak istinat kulesiyle takviye
edilmiştir. Bu kuleler esere sağlamlık ve ihtişam kazandırmıştır. Duvarların üst kısmına yapıyı
boydan boya dolanan kalın bir friz yerleştirilerek yapıdaki kulelerin ağırlığı hafifletilmiştir.
Bu frizlerin bir kısmında alçı süslemeler görülmektedir. Esere doğu, batı ve kuzey yönlerinden
on altı kapıyla giriş sağlanmaktadır. Caminin en dikkat çekici yönü ana mekânın dışında, kuzey
tarafında yer alan melviye (helezonik) tipi minaresidir. 58 m yüksekliğe sahip bu minareye 2,5
m genişliğinde rampalarla çıkılmaktadır. Minare bu özelliği ile Babil zigguratlarını hatırlat-
maktadır (Görsel 2.12).
Görsel 2.12: Samarra Ulu Camii’nin melviye tipli minaresi, Irak
35