Page 169 - ÜÇ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 11
P. 169

4. Ünite




                  Batı seramik sanatının gelişimi üzerinde büyük etkisi olan İslam seramikleri, en parlak dönemini 9-13. yy. lar
               arasında yaşamıştır. Selçuklu seramik sanatı, erken İslam seramik sanatının mirasını devralarak devam ettiren  çok
               sayıda yeni teknik ve uygulamanın ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Orta Asya Türk kültür geleneğini seramik
               malzemesiyle buluşturarak Selçuklu tarzı olarak adlandırılan ekolü tüm İslam coğrafyasına yerleştirmiştir. 11-13.
               yy. larda İran başta olmak üzere Horasan, Anadolu ve Suriye topraklarında seramik sanatının kap kacak yapımı
               hâlinden çıkarak sanatsal üretim düzeyine yükseldiği görülür. Selçuklu Dönemi’nde üretilen seramik ve çiniler
               arasında minai, lüster, sıraltı süsleme, kabartmalı dekor, siluet kazıma, düz sırlama, akıtmalı-kazımalı gibi çeşitli
               teknikler uygulanmıştır.
                  Geleneksel Türk sanatlarının en önemlilerinden biri olan çini, genellikle mimari eserlerin, cami, köşk, saray,
               çeşme, türbe vb. yapıların iç ve dış süslemelerinde kullanılmış bir seramik tekniğidir (Görsel 4.25). Mimaride kul-
               lanılan çini “kaşi” çini olarak; tabak, kâse, sürahi, bardak vb. günlük kullanım ürünleri ise ‘‘evani’’ çini olarak
               nitelendirilmektedir. Kütahya ve İznik çinileri sıraltı boyama tekniği ile üretilmiştir. Çini uygulamalarında ilk olarak
               seramik formun bisküvi pişirimi yapılır. Daha sonra desen, fırçalar ve su bazlı özel boyalarla form üzerine uygu-
               lanır. Konturu çizilen ve boyanan ürün, sır küpüne daldırılarak sırlanır. Sıraltı boyalar fırın ısısında olgunlaşan ve
               parlaklık kazanan görünüme sahiptir. Anadolu Selçukluları Dönemi’nden Beylikler Dönemi’ne kadar geleneksel
               üretimde soyut süsleme ve bezeme hâkimdir (Görsel 4.26).





















                       Görsel 4.25: Duvar panosu, Kubadabad Sarayı,    Görsel 4.26: Selçuklu çini kap 14. yy.
                       1122-37, Beyşehir
                  Osmanlı Dönemi’nde, en önemli seramik üretim merkezleri İznik ve Kütahya’dır. İznikli seramik ustaları Çin’den
               ithal edilen porselenlerden etkilenmişler ve Uzak Doğu kaynaklı desenlere yönelmişlerdir. Bu desenleri porselene
               benzeyen beyaz, firitli kille biçimlendirilmiş kaplara uygulamışlardır. 16. yy. Mimar Sinan yapıtlarında altın çağını
               yaşayan çini sanatı, kil yüzeyler üzerine uygulanan desenlerde de gelişmeler göstermiştir (Görsel 4.27, 4.28).





























                Görsel 4.27: Rüstem Paşa Camisi, Mimar Sinan, 1561-63, İstanbul   Görsel 4.28: Rüstem Paşa Camisi mihrap de-
                                                                           tayı, Mimar Sinan, 1561-63, İstanbul




            166
   164   165   166   167   168   169   170   171   172   173   174