Page 30 - ÜÇ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 11
P. 30
ÜÇ BOYUTLU SANATA GİRİŞ
Arkaik Dönem'de yer alan Mısır heykel sanatında figürler, güç sembolü olma özelliği nedeniyle abartılmıştır.
Bu dönemde büyüklük kavramı mimaride tanrısallaşan anıt özelliği gösterir. Heykeller durağan ve kütlesel yanıyla
mimari yapıların bir unsuru olarak düşünülmüştür. Ölümden sonra devam eden hayat inancı ile inşa edilen Mısır
piramitleri anıtsal mezarlara verilebilecek etkili örneklerdendir. Ruhun ölümsüzlüğüne inanan Çin heykel sanatı
da Kuzey ve Doğu Orta Asya sanatının etkisinde gelişim göstermiştir. Buna Qin (Kuin) Hanedanı Dönemi'ne ait Ye-
raltı Ordusu (Görsel 1.33) örnek gösterilebilir. Bu mezar, hanedana ölümünden sonra hizmet etmesi için yapılmış
çok sayıda gerçekçi figür ve hayvanlardan oluşmaktadır.
Görsel 1.33: Terracota Ordusu, MÖ 246, Qin Hanedanlığı
Yine Göktürklerde ve Hunlarda kulla-
nılan balballar, 6. ve 13. yy. arasında Türk
toplulukları tarafından inanç ritüeli olarak
yaygın bir şekilde kullanılmış heykel ör-
nekleridir. Balballar, Göktürklerin mezar-
larının başına diktikleri taş heykellerdir. Bu
heykeller, kişinin hayatta iken öldürdüğü
düşman sayısı kadar dikilir ve heykellerin
ölen kişiye ölümünden sonra hizmet etme-
si amaçlanırdı (Görsel 1.34). Koç, koyun
mezar taşı heykelleri Sabir ve Kıpçak Türk-
lerine ait taş yontu geleneğidir. Bu mezar
taşlarında 7. yy.dan itibaren Hristiyanlı-
ğı sembolize eden işaretlere rastlamak
mümkündür. Koç, koyun başı mezar taşları
Iğdır-Erzincan ile Van-Rize arasında karşı-
mıza çıkmaktadır. Farklı kültürlerin inanç-
larına ait gelişen sanat anlayışlarına göste-
rebileceğimiz bu örnekler, değişen kültür
ve inanç özelliklerine göre çoğaltılabilir.
Görsel 1.34: Pazırık bölgesinde bulunan balbal örneği
27
27