Page 17 - MÜZİK KÜLTÜRÜ
P. 17

İNSAN VE KÜLTÜR



                      Akademik anlamda kültür tanımlamaları alana özgü olarak çeşitlilik gösterse de tüm
               tanımların özünde kültürün herhangi bir yaşam biçimini oluşturan unsurları dile getirdiği
               görülmektedir.
                      Bilimsel alanda kültür kavramı, uygarlık kavramı ile ilişkilendirilir. Çin, Hint, Fransız,
               Batı ve İslam kültür ya da uygarlığı gibi. Tylor’a (Taylır) göre kültür; bir toplumun üyesi ola-
               rak insanın öğrenerek kazandığı bilgi, sanat, gelenek görenek, yetenek, beceri ve alışkanlık-
               ları içine alan karmaşık bir bütündür. Bu anlamda kültür içgüdüsel ya da kalıtımsal değil, her
               bireyin doğduktan sonraki yaşantısı içinde kazandıklarıdır. Öğrenen ve öğrendiğini sonraki
               nesillere aktaran insan, kültürün de sürekliliğini sağlar. Bir başka deyişle kültür doğanın
               yarattıklarına karşılık insanın yarattığı hemen her şeydir.
                      Beşerî alanda ve günlük dilde kültür, eğitim sürecinin bir ürünüdür. Düşünme, seçme
               ve eleştiri gücünün geliştirilmesini sağlayan bilgi ve bilincin bir bütünü ve bileşkesi olarak
               ifade edilir. Bir kişinin felsefe, sanat, müzik, yabancı dil ve edebiyat kültüründen söz edile-
               bilmesi için o kişinin bu alanlarda bilgi sahibi olması gerekir.
                      Estetik alanda kültür, güzel sanatlardır. Gotik, Barok, Rönesans ve Modern sanat;
               resim sanatı, müzik sanatı ve benzeri sanatlardır.

                      3. Kültürel Kavramlar
                      Kültürün yansıması, sürekliliğinin sağlanması ve değişmesine zemin hazırlayan bir-
               takım süreçler vardır. Bu süreçler şunlardır:







                      a) Kültürleme (enculturation): Kültürleme en geniş  anlamıyla eğitim ve öğren-
               medir. Doğumdan ölüme kadar bireyin, toplumun istek ve beklentilerine uyacak şekilde et-
               kilenmesi ve değiştirilmesi sürecidir. İnsanın kendi kültüründen öğrendiklerinin tümüdür.
               Bir başka deyişle bireyin çocuk veya ergen olarak kendi kültüründe etkinlik kazanması ve
               eğitim süreci sırasında karşılaştığı bilinçli veya bilinç dışı şartlanmalar olarak da tanımlana-
               bilir.
                      Bir çocuğun büyüklerinin olumlu ya da olumsuz davranışlarını model alması, anne
               ve babası gibi davranması kültürlemedir. Bu anlamda ana babalar kültürleme yoluyla öğre-
               nip kazandıklarını çocuklarına aşılarlar.  Örneğin bir çocuğun oyuncak çatal bıçakla yemek
               yemeyi öğrenmesi bir kültürlemedir. Toplumsal rol ve statülerin öğrenilmesi de bir başka
               kültürleme örneğidir.
                      Müzik, insanlığın var olduğu andan itibaren toplumsal kültürü zenginleştirmiştir. Bir
               zenginlik kaynağı olarak kültürün diğer ögeleriyle etkileşim hâlinde olmuştur. Kültürel un-
               surların paylaşılmasında, geliştirilmesinde, korunmasında ve kuşaktan kuşağa aktarılma-
               sında çok önemli bir rol oynamıştır. Bu anlamda müzik, kültürleme araçlarından biridir.

                      b)  Kültürlenme  (culturation):  Belli  bir  toplumun  alt  kültürlerinden  ya  da  farklı
               kültür yapılarından kopup gelen birey ve grupların buluşması, bir etkileşim süreci sonunda
               asıl kültür ve alt kültürlerde bulunmayan yepyeni bir birleşime varılması, ulaşılmasıdır.
                      Kentleri saran gecekondular kültürlenmenin tipik bir örneğidir. Diğer bir örnek de
               arabesk müziktir. Bu müzik biçimi, modernleşme sürecinde yeni bir kentsel müzik türü ola-
               rak ortaya çıkmıştır.















                                                                                                           15
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22