Page 196 - TÜRK VE BATI MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 196
11. D 7. A
12. C 8. C
13. A
14. (3/4/1/2) 6. ÜNİTE
1. Programlı senfoni
4. ÜNİTE 2. Senfonik süit
1. Klavsen 3. Siyasi değişimlerin ve Sanayi Devrimi’nin et-
2. Saray sanatı kisiyle gelişen şehirleşme, sanatçının hayatın
3. Grupetto gerçeklerinden soyutlanmasına ve kendi sa-
4. Barok terimi, 18. yüzyılın ikinci yarısında yani natına sığınmasına yol açmıştır. Bu durum,
müzikte Klasik Dönem'e geçildikten sonra romantik akımın ortaya çıkmasında ciddi bir
kullanılmaya başlanmıştır. Terimin Portekiz- faktör olmuştur.
cede "biçimsiz, eğri büğrü inciler" anlamına 4. Romantik akım sanatçısı; ulaşamayacağının
gelen “barocco” sözcüğünden türediği düşü- peşinden koşan, kendine acıyan, anlaşılama-
nülmektedir. maktan şikâyet eden ve iç dünyasındaki iniş
Başka bir görüşe göre de Barok terimi, “man- çıkışları yapıtlarına yansıtan bir ruh hâliyle ha-
tıkta karmaşık bir kanıt için anımsatıcı ipucu” reket etmiştir. Bu ruh hâli, eserlere hüzün ve
anlamına gelen “baroco” kelimesinden gelmek- karamsarlık olarak yansımıştır.
tedir. 5. D
5. Modal müziğin karakterini kilise makamları 6. C
oluştururken tonal müzikte majör ve minör 7. B
modaliteler temel alınmıştır. Tonal ve modal 8. A
müzik arasındaki önemli bir farklılık da ses 9. B
aralıklarında kendini göstermiştir. Modal mü- 10. D
zik sisteminde eşit olmayan ses aralıkları yani 11. (3/4/5/1/2/7/6)
komalı sesler de kullanılırken tonal müzikte 7. ÜNİTE
komalı seslere yer verilmemiş, tampere sis- 1. Rus Beşleri
tem benimsenmiştir. 2. Mihail Glinka
6. E 3. Chopin'in Polanya ezgilerini, Weber'in Alman
7. C dilini ya da Liszt'in Macaristan tınılarını kul-
8. C lanması gibi
9. D 4. C
10. B 5. D
11. A 6. E
12. (3/4/1/5/2)
7. (4/3/1/5/2)
5. ÜNİTE 8. ÜNİTE
1. Hafif güçlü/Piyano 1. Realizm (Gerçekçilik)
2. Viyana Okulu, asıl Viyana Klasikleri’nden olan 2. Uyumsuz akorlar ve sesler, uyumlu akorlara
Haydn, Mozart ve Beethoven’dan önceki dö- dönüştürülmeden serbestçe kullanılmıştır. Bu
nemde Viyana’ya özgü sanat ortamını hazırla- yüzyılda tonal armoninin majör ve minör dizi-
yan sanatçıların çalışmalar yaptıkları okuldur. lerinin yerini sentetik diziler ve kilise modları
Bu okul döneminde Viyana, Avrupa’nın en almış, kromatik dizinin on iki sesi eşitlenmiş-
önemli sanat merkezi hâline gelmiştir. tir. Uyumsuzluk ekseninde gelişen ritim an-
3. Barok Dönem’de senfoni; koral eserlerin ba- layışı, yeni renklerin ve tınıların bulunmasını
şında veya aralarında çalınan, sadece orkestra sağlamıştır. Eserlerde asimetrik ve değişikliğe
için yazılan parçaları tanımlamak için kulla- uğramış ritimler ile pürüzlü ve karmaşık me-
nılmıştır ve üç bölümlüdür. Klasik Dönem’de lodik çizgiler sık sık kullanılmıştır.
orkestra için sonat hâlini alan klasik senfoni, 3. Klasik armoninin beşli ve yedili akorları işlevi-
müzik kuramcıları tarafından “sonat biçimin- ni yitirmiştir.
de yazılmış dört bölümden oluşan eser” ola- Akorların üst üste konmasıyla on birli ve on
rak tanımlanmıştır. üçlü gibi yeni akorlar elde edilmiştir.
4. E Çeken, eksen gibi kavramlar kullanılmayarak
5. C armonik bağlantılar özgürleştirilmiştir.
6. B
Uyumsuz akorların ve seslerin uyumlu olanla-
195