Page 107 - Konu Özetleri AYT Türk Dili ve Edebiyatı
P. 107
TÜRK DILI VE EDEBIYATI
KONU TANZİMAT VE SERVETİFÜNUN DÖNEMİ TÜRK HİKÂYESİ
ÖZETİ
AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT AYT
TANZİMAT DÖNEMİ’NDE HİKÂYENİN GENEL ÖZELLİKLERİ
• Tanzimat Dönemi’nde hikâyeler, toplum için sanat anlayışıyla tamamen Fransız edebiyatı örnek alınarak oluşturulmuş
eserlerdir.
• Tanzimat Dönemi sanatçıları, romantizmin etkisiyle toplumu bilgilendirmek amacıyla edebî eserleri bir araç olarak
kullanmışlardır. Bu da o dönemde verilen eserlerin çoğunun teknik yönden kusurlu olmasına sebep olmuştur.
• Bu hikâyelerde zaman zaman olayın akışı kesilerek okura seslenilmiştir.
• Hikâyelerde en çok işlenen konular; aile hayatı, yanlış Batılılaşma, esaret, ahlak, eğitimdir.
• Tanzimat Dönemi’nde olay hikâyeciliği ağır basar.
• Hikâyelerde olayların geçtiği mekânlar genellikle İstanbul’dur.
• Hikâyelerde genellikle halkın konuşma dili özellikleri görülür.
• Tanzimat Birinci Dönem hikâyelerinde romantizm, İkinci Dönem hikâyelerinde ise realizm ve natüralizm etkilidir.
• Ahmet Mithat Efendi’nin Letâif-i Rivâyât adlı eserindeki hikâyeler, Türk edebiyatındaki ilk yerli hikâye örnekleridir.
• Teknik yönden güçlü, Batılı örneklere benzeyen ilk hikâye kitabı ise Sami Paşazâde Sezai’nin Küçük Şeyler adlı
eseridir.
TANZİMAT DÖNEMİ’NDE HİKÂYENİN TEMSİLCİLERİ
Ahmet Mithat Efendi (1844-1912)
• Türk edebiyatında en çok eser veren ve ‘‘Yazı Makinesi’’ olarak tanınan sanatçı ‘‘toplum için sanat’’ anlayışını
benimsemiştir.
• Hikâyelerini, Türk edebiyatında ilk yerli hikâye örneklerini içeren Letâif-i Rivâyât ve Kıssadan Hisse adıyla yayım-
lamıştır.
• Çoğunlukla romantizmin etkisinde yazdığı hikâyelerinde yanlış Batılılaşma, kadın, eğitim, kölelik, aşk ve evlilik gibi
temaları işlemiştir.
• Hikâyelerinde olayın akışına müdahale etmiş; sık sık okuyucuya, bazen de kendine seslenmiştir.
• Hikâyelerinde halkın anlayacağı sade bir dil kullanmıştır.
Sami Paşazade Sezai (1859-1936)
• Türk edebiyatında Batılı anlamda hikâyenin ilk örneği kabul edilen Küçük Şeyler’i yazmıştır.
• ‘‘Sanat için sanat’’ anlayışını benimsemiştir.
• Realizmin etkisinde yazdığı hikâyelerinde küçük, önemsiz konu ve olayları; insanın iç dünyasındaki hassasiyetleri
işlemiştir.
• Hikâyelerinde -özellikle betimlemelerinde- ağır bir dil kullanmıştır.
• Hikâyeleri, romanına göre teknik açıdan güçlüdür.
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI - AYT MEBİ KONU ÖZETLERİ 107