Page 54 - Konu Özetleri AYT Türk Dili ve Edebiyatı
P. 54
DİVAN ŞİİRİ 3
Eserleri
Hüsrev ü Şirin: Mesnevi
Harnâme: 126 beyitlik kısa bir mesnevidir. Şair, Çelebi Sultan Mehmet'i tedavi etmiş ve buna karşılık ona
Tokuzlu köyü tımar olarak verilmiş ancak bu tımarın eski sahipleri tarafından soyulmuş, bundan çok etkilenip
ünlü mesnevisi Harnâme'yi yazmıştır. Harnâme olmayacak umutlara kapılan, sonunda elindekileri de yitiren
kişileri yermek için yazılmış bir hicivdir.
Ahmet Paşa (?- 1497)
“Şairler sultanı” ünvanı almış, büyük bir şairdir. Fatih’in sohbet arkadaşı, veziri ve hocasıdır. Bir zaman Fatih’le
arası açılan şair, “kerem” redifli kasidesiyle idamdan kurtulmuştur. Zarif ve nüktedan biridir. Beğendiği şiirlere
çok güzel nazireler yazmıştır. Türkçeyi bilinçli, iyi ve ölçülü bir şekilde kullanır. Şiir içinde düşürdüğü tarihlerle (eb-
ced hesabı) bu işi sanat hâline getirir. Şiirleriyle birçok şairi etkilemiştir. Din dışı konularda eser vermiştir. Tek eseri
Divan’ıdır.
Necati Bey (? -1509)
Kastomonu’da nakkaşlık yaparken yazdığı şiirlerle tanınır. Ünü saraya kadar ulaşınca Fatih Sultan Mehmet tara-
fından saraya alınıp kâtiplik görevine getirilir. İçten ve duygu yüklü gazelleri meşhurdur. Eğitim seviyesi çok yüksek
olmayan şair sade halk Türkçesiyle şiirler yazmıştır. Şiirlerinde, deyim ve atasözlerinden yararlanmıştır. Dili yönüy-
le kendinden sonraki Fuzuli ve Baki gibi büyük şairleri etkilemiştir. Tek eseri Divan’ıdır.
Süleyman Çelebi (1351-1422)
İyi bir eğitim almıştır. Bursa Ulu Cami’nin başimamlığına getirilmiştir. İranlı bir vâizin Hz. Muhammed ile Hz. İsa
arasında bir farkın olmadığını iddia etmesi üzerine Vesîlet-ün-Necât’’ı yazar. Mevlid adıyla da bilinen eser, günü-
müzde de büyük bir ilgiyle okunmakta/dinlenilmektedir.
16. YÜZYIL DİVAN ŞAİRLERİ
Baki (1526-1600)
Babası Fatih Camii müezzinlerindendir. İyi bir eğitim alıp müderris olan Baki, Kanuni devrinde saraya girmiş; ka-
dılık, kazaskerlik gibi görevlerde bulunmuş; çok istemesine rağmen “Şeyhülislam” olamamıştır. Sultanüşşuara
(şairlerin sultanı) olarak anılır. Dünya zevkini, hayattan kâm almayı prensip edinmiştir. Şiirlerinde tasavvufa hiç
yer vermeyip aşk, tabiat, zevk, eğlence, neşe, devrin zenginliği gibi konuları işler. Sözcük seçiminde titiz davranıp
söyleyiş güzelliğine önem vermiştir. Ses ahengini sağlamıştır. Şiirin iç ve dış yapısında Kanuni devrinin ihtişamını
duyurmuştur. Halk söyleyişlerine yer vermiş, temiz bir dil kullanmıştır. Söz sanatlarını da başarıyla kullanmıştır.
Kendinden sonraki şairleri etkilemiştir.
Eserleri
Rindane gazelleri ve Kanuni Mersiyesi meşhurdur.
54 MEBİ KONU ÖZETLERİ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI - AYT