Page 32 - FELSEFE 11 BECERİ TEMELLİ ETKİNLİK KİTABI
P. 32

12       FELSEFE 11                                        Ortaöğretim Genel Müdürlüğü



          3. Yönerge   Aşağıda verilen Platon’un “Diyaloglar” adlı eserinden alıntılanan Protagoras’ın anlatıldığı “The-
                  aitetos” diyaloğunu okuyunuz. Daha sonra iki grup oluşturunuz. Gruplardan birinin “Her şey in-
                  sandan insana değişir.” yargısını diğerinin ise “Her şey insandan insana değişmez.” yargısını gerek-
                  çelendirerek savunacağı bir sunum hazırlayınız. Seçtiğiniz temsilcinin sunumu gerçekleştirmesini
                  sağlayınız.
                                                 THEAİTETOS
                                             YA DA BİLGİ ÜSTÜNE
          Açıklama
          Theaitetos diyaloğu, bilgi probleminin ağır bastığı bir diyalogdur. Sokrates genç Theaitetos'u sürekli sorgular ve ebelik
          sanatının sırrını göstererek gerçek bilgiyi tanımlamak ister. Bu kez ünlü, sofist Protagoras ele alınır ve temel düşün-
          celeri (ölçü-insan gibi) eleştiri süzgecinden geçirilir. Diyalog, ebelik sanatının yararını vurgulayarak noktalanır. Bu
          sanat Tanrı’nın Sokrates'e hediyesidir iyi insanları doğurtmak için.  Diyalogda Theaitetos "T",  Sokrates "S" harfleriyle
          belirtilmiştir.








                  T:  Mademki  bu  kadar  candan  teşvik  edi-  Onun için Protagoras'ın düşüncelerini izle-
                 yorsun  Sokrates,  içimdekini  her  ne  olursa   yelim. Esen aynı rüzgârın içimizden bazısı-
                 olsun,  söylemeye  çalışmamam  ayıp  olurdu.   nı üşüttüğü, bazısını da hiç üşütmediği, ba-
                 Böylece düşünceme göre bir şey bilen kimse   zısına hafif, bazısına da sert geldiği çok kere
                 bildiğini algılar. O hâlde şimdilik görünürde   olur, değil mi?
                 bilgi, algıdan başka bir şey değildir.   T: Kuşkusuz.
                  S: İşte, doğrusu iyisi de budur, oğlum. İnsan   S: Böyle olunca rüzgârın kendisine soğuk ya
                 düşüncelerini  böyle  açıkça  söylemeli.  Ama   da soğuk değil mi diyeceğiz; yoksa Protago-
                 haydi bunun gerçek bir ürün mü yoksa kof   ras’a uyarak üşüyenlere göre soğuk, ötekiler
                 bir görünüş mü olduğunu birlikte inceleye-  için de böyle olmadığım mı söyleyeceğiz?
                 lim. Duyumun bilgi olduğunu iddia ediyor-
                                                          T: Sonuncuyu söyleyeceğiz.
                 sun, değil mi?
                                                          S: Demek ki iki taraftan her birine de böyle
                  T: Evet.
                                                          görünecek.
                  S:  Muhakkak  ki  bilgi  için  hiç  de  kötü  bir
                                                          T: Evet.
                 tanım  vermedin;  tersine  Protagoras’ın  da
                 verdiği tanım budur. Yalnız o aynı şeyi baş-  S: Böylece bu görünme, algılamak oluyor.
                 ka  şekilde  söylüyordu.  O,  her  şeyin  ölçüsü   T:  Evet, böyle oluyor,
                 insandır, var olan şeylerin varlıklarının, var   S: O hâlde sıcak ve buna benzer bütün du-
                 olmayan  şeylerin  yokluklarının  ölçüsüdür,   rumlarda  görünüş  ile  duyum  aynıdırlar
                 diyordu. Bunu herhalde okumuşundur, değil   çünkü herkes onları böyle algılıyorsa herkes
                 mi?                                      için de böyle olacaklardır.
                  T: Kuşkusuz. Hem de birçok defalar.     T: Kabul ediyorum.
                  S:  O,  şöyle  bir  şey  kastetmiyor  mu;  şeyler   S: Duyum, öyleyse daima varlığa dayanır,
                 bana nasıl görünüyorsa öyle, sana nasıl gö-  yanılmak. Yalnız bu hâl, duyum, bilgi olun-
                 rünüyorsa  öyledir?  Oysa  ben  de  senin  gibi   ca gerçekleşir.
                 insanım.
                                                          T:  Öyle görünüyor.
                  T: Evet, o böyle düşünüyor.
                  S: Bilge bir adamın anlamsız bir şey söyle-
                 yeceği de kabul edilemez.
                                                               Platon, “Diyaloglar” adlı eserinden alıntılanmıştır







          30
                                                    Hazırlayan: Gültekin YILMAZ
   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37