Page 540 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 540

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11                          Ortaöğretim Genel Müdürlüğü


                                             CEVAP ANAHTARLARI

          Etkinlik No.: 4                                Etkinlik No.: 5
          1.  Cevap öğrenciye bırakılmıştır ancak öğrenci, ilkokuldaki   1.  Yazar, edebiyatla ilgilenenlere çağrıda bulunmaktadır. Uyanmak
             öğretmenini Çalıkuşu’ndaki Feride’ye, mahallesindeki yetim   ve çıkar yolu bulmak isteyen edebiyat ilgililerine sesleniyorum
             ve öksüz bir çocuğu Kuyucaklı Yusuf’a, bir sınıf arkadaşını   ifadesinden bunu anlayabiliyoruz. Onlara dergileri arada bir
             Anayurt Oteli’ndeki Zebercet’e, köyünde ata binerken gördüğü   de olsa okuma, edebiyat dergileriyle ilgilenme çağrısında bulu-
             bir kızı, Cemo romanındaki Cemo’ya, oturduğu apartmandaki   nuyor. Çünkü edebiyatımızdaki kopukluğun ancak bu şekilde
             komşusunu Necip Fazıl Kısakürek’in Bir Adam Yaratmak adlı   giderileceğini, altın zinciri ancak bu yolla örebileceğimizi anlat-
             oyunundaki Hüsrev’e benzetebilir.             mak istiyor.
          2.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır. Örnek cevaplar şu   2.  Olası cevaplar: Katılıyorum. Çünkü birçok alanda olduğu gibi
             şekilde   olabi li r:                         edebiyatta da yenilikler olacaktır. Yeni edebiyatçılar, yeni görüş-
           1.  a)  Her günün i zleni mleri ni , i çi nde bulunulan kaygıyı ve sürece   ler dile getirecekler; yeni tarzlar deneyeceklerdir. Fakat yeniyi
               yönel ik merakı, bi ri nci  ağızdan ve içtenlikle yansıtacak bi r   var etmek için geleneği yok saymaya da gerek yoktur. Yeni olan
               yazı türü olan blog yazısı vasıtasıyla  insanlara maske, mesafe   pekâlâ geleneğe eklenebilir ve bu tavır edebiyatı zenginleştirir.
               ve hi jyen kurallarına uymalarını öner ird im.   Katılmıyorum. Çünkü gerçek bir yenileşmeden bahsedeceksek
             b) Blog yazımda da açık bi r di l  terci h ederdi m.  eskinin kökünü kazımamız gerekir. Aksi hâlde gelenek yeniyi
                                                           etkiler ve kendine dönüştürür. Bu şekilde bir adım ileri gidile-
           2.    a)  Yaşadığımız sıra dışı günleri  yer, k işi  ve olaylar çerçeves inde   mez. Yenilik isteyen sanatçılar cesur olmalı ve gelenekle göbek
               kurguya dayalı, çarpıcı bi r şek ilde anlatmak ve bu sayede   bağlarını kesebilmelidirler. Bunun başka yolu yoktur.
               önerilerimi sıralamak beni m  içi n daha kolay olurdu. Roman
               yazarak kurguladığım kahramanlar aracılığıyla romanda   3.  Yazar altın zincir tamlamasıyla geçmişten günümüze gelen ede-
               i nsanlara mutlaka aşı olmalarını, gerekmedi kçe evden çıkma-  biyatçılar silsilesinin birbirinden kopmadan bize kadar ulaşma-
               malarını önerirdim.                         sını, günümüz edebiyatını beslemesini kastetmektedir. Bunun
             b)  Öneri leri mi , romandaki kahramanlara yaşattığım olaylar   için altın sıfatını kullanmıştır. Çünkü yazara göre kopmaması

                                                           gereken bu bağ çok değerli bir bağdır.
               üzer inden dolaylı b ir bi çi mde, sembol ik bi r di lle aktarırdım.
                                                         4.  Yazara göre Türk edebiyatında hep eski-yeni kavgaları olmuş,
           3.  a)  Diğer türlere oranla yaşamla doğrudan örtüştürülebi len ti-  eski yok sayılmış ve eskiyle olan bağ sürekli koparılmıştır.
               yatro, gerçekte yaşamın kend isi  g ib idi r. Dolayısıyla gelecekte   Bunun için çoğu zaman dildeki değişmeler özür olarak göste-
               yeni  bi r dünya, daha mutlu bi r toplum yaratmada, t iyatro bu   rilmiştir. Yeni edebiyat eskinin birikimlerinden hiç besleneme-
               önemli görevi yeri ne geti rebi li r, d iye düşünüyorum. Tiyatro   miştir. Bu nedenle yazar Türk edebiyatını ana sütü emmeyen bir


               aracılığıyla i nsanlara yolculuklara çıkmamalarını, mutlaka   çocuğa benzetmiştir.
               bi r HES kodu sahi bi olmalarını, eş-dost-akraba z iyaretleri ni

               bi r süre ertelemeler in i öner irdi m. Tab  ii ki bu tiyatro oynan-  5.  Haberlerde, magazin sayfalarında denk gelmişsinizdir: Bazı

               mak  içi n değil, okunmak i çi n olurdu.    yazarlar yanlış anlaşıldıklarından dert yanarlar. Bir yazı yazılmış
             b)  İnsanlara direkt etki edebilmeyi amaçladığım için açık bi r di l   veya bir söyleşi yapılmış, yazıyı okuyanlar veya söyleşiyi din-
               kullanırdım.                                leyenler yazarımıza olmadık tepkiler vermişlerdir. Yazar yanlış
             c)  Diğer türlere oranla yaşamla doğrudan örtüştürülebilen   anlaşılmıştır. Zaten ona göre halk onu hep yanlış anlamaktadır,
                                                           bir kere de oturup “Ayranım ekşidir.” demez. Oysa yazar yanlış
               tiyatro, gerçekte yaşamın kendisi gibidir. Dolayısıyla gelecekte   anlaşılmak konusunda önce kendini sorgulamalıdır. Çünkü
               yeni bir dünya, daha mutlu bir toplum yaratmada, tiyatro bu   anlatmanın üstadı odur. Doğru konuyu, doğru zamanda, doğru
               önemli görevi yerine getirebilir, diye düşünüyorum. Bu yüzden   kelimelerle doğru kişiye anlatabilirsen usta yazarsın demektir.
               insanlara tiyatro aracılığıyla açık bir dil kullanarak yolculuk-  Aksi hâlde sızlanıp durursun.
               lara çıkmamalarını, mutlaka bir HES kodu sahibi olmalarını,
               eş-dost-akraba ziyaretlerini bir süre ertelemelerini önerirdim.   Etkinlik No.: 6
               Tabii ki bu tiyatro oynanmak için değil, okunmak için olurdu.
          3.  Olası cevaplar:                            1.  Olası cevaplar: Toplumsal bir anlayışla ele alırdım çünkü ede-
                                                           bî eserler, toplumun sorunlarıyla ilgilenmeli ve bu sorunlara
                  Edebî eserlerde sunulan hayat ile toplumun gerçek hayatı   çözüm önerileri getirmelidir. “Otorite kızar mı?” düşüncesiyle
                genellikle örtüşmektedir. Çünkü edebî eserlerin ana malze-  suya sabuna dokunmayan eserler yazmak, sanatçıyı aydın ol-
                mesi toplumu meydana getiren insandır. Bu eserler, insanı   maktan uzaklaştırır. Bence sanatçı aydın kimliğiyle topluma
                temel aldığı için onun acılarını, sevgisini, korkularını,   yön verebilmelidir.
                gelenek ve göreneklerini, inançlarını, fikirlerini vs. ele alır.
                Bunu yaparken kurmacadan faydalansa da neticede ele   Bireysel bir anlayışla kaleme alırdım çünkü toplumsal bir anla-
                alınan toplum içinde yer alan insanın gerçekliğidir.  yışla yazarsam otorite ile sorun yaşayabilir; hapis cezası, idam,
                                                           sürgün edilme, eserlerimin toplatılması gibi sorunlarla baş
                   Edebî eserlerde sunulan hayat ile toplumun gerçek hayatı   başa kalabilirdim. Zaten sanat anlayışı olarak da sanatın görevi
                genellikle örtüşmez. Çünkü edebî eser, toplumdaki gerçeği   toplumsal sorunlara değinmek ve eleştiri yapmak değil, güzeli
                kurmacadan faydalanarak değiştirir; onu başka bir biçime   anlatmaktır diye düşünüyorum.
                sokar; yeniden kurgular.
                                                         2.  Romantizm, klasisizmin aklı merkeze alan anlayışına, toplumsal
          4.  Olası cevaplar:                              meselelere eğilmemesine ve sanatçıyı sanat yapma bakımından
                  Evet, edebî metinler, toplumu önemli ahlaki değer ve ka-  kısıtlayan kuralcı tavrına tepki göstermiştir.
                rakter özellikleri benimsemeye ya da onları reddetmeye   3.  Osmanlının yıkılış zamanlarına denk gelen Tanzimat Dönemi
                teşvik edebilir. Sanatçı eserinde bunu yaparken de kurma-  sanatçıları, dönemin siyasal şartlarının üzerlerinde oluşturduğu
                canın arkasına sığınarak gelebilecek toplumsal eleştiriye   baskı ve romantizmin koyu ferdiyetçi anlayışına kendilerini
                karşı kendini savunur. Benzer eserlerin çoğalması da mev-  yakın hissetmeleri nedeniyle romantizmi yeğlemiş olabilirler.
                cut değerlere aykırı bir geleneği ortaya çıkarabilir. Bu da   Yine yüzyıllar boyunca yüksek zümrenin edebiyatı olan divan
                çatışmaya sebep olabilir.                  edebiyatına başkaldıran Tanzimatçılara, klasisizme ve onun
                  Hayır, edebî metinler, tarihten ve toplumdan ayrı düşü-  yücelttiği soylulara bir başkaldırı olan romantizm, daha cazip
                nülemez. Geleneğin şekillenmesinde ve gelecek nesillere   gelmiş olabilir.
                taşınmasında edebiyat, güçlü bir işleve sahiptir. Bu güçlü
                işlevi yerine getirirken de toplumun aynası olma işleviyle   Etkinlik No.: 7
                var olan değerleri ele alır. Onları bozmak, çatışma yaratmak
                amacı hep güzeli anlatmak olan edebiyatın sebebiyet vere-  1.  Metnin ana düşüncesi: Edebî metinlerde ziynet (süs) ancak
                ceği bir durum değildir.                   faydalı olduğu zaman bayağılıktan kurtulur hatta ziynet olur.
          538
   535   536   537   538   539   540   541   542   543   544   545