Page 289 - Tarih 9 | Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 289
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TARİH 9
CEVAP ANAHTARLARI
makamlar tarafından onaylanma halkın gözünde meşruiyetin mak için siyasi iktidara yardımcı olmuştur. İki taraf ortak çıkar
sağlanması açısından önemlidir. İdari teşkilatlanma açısından doğrultusunda birleşmişlerdir. Kilise bu ortamdan son derece
Selçuklular, Kutsal Roma İmparatorluğu’na göre merkeziyetçi faydalanmış Orta Çağ boyunca halk üzerinde önemli bir güç
bir anlayışla yönetilmiştir. olmuştur.
2. Devletlerin büyümesinde kuruldukları bölgenin siyasi, coğ- Etkinlik No.: 61
rafi, kültürel vb. özellikleri önemli bir yere sahiptir. Anadolu, Ariler, Hindistan’a geldiklerinde sayıca az olmaları nedeniyle
Bizans yönetiminde siyasi, ekonomik açıdan gerilemişti. Dinî 1. merkezi otorite kuramamışlardır. Kalabalık Hint toplumu üze-
açıdan halk baskı altındaydı. Tüm bu olumsuzluklar Anadolu rinde egemenlik kurmak ve sürdürmek için sınıflara dayalı
halkının daha iyi olan Selçuklu yönetimini benimsemesine yol
açtı. Anadolu’nun coğrafi koşullar açısından elverişli olması da kast sistemini kurmuşlardır.
Oğuz boylarının ve Selçukluların burayı benimsemesinde etkili 2. Din olgusu tarih boyunca toplumları yönlendiren en önemli
oldu. Bu nedenle buraya çok sayıda Türkmen geldi ve Türk nü- olgudur. Hint toplumunu şekillendiren kast sistemine Hindu-
fusu hızlı artış gösterdi. izm’in kutsal kitapları olan “Veda”larda rastlanmaktadır. Hin-
Kutsal Roma- Germen İmparatorluğu açısından ise Batı Av- duizm ülkede en yaygın inançtır ve toplumsal düzenin devamı
rupa’da siyasi birliğin olmaması ve bölgenin Katolik olması bu açısından hayati işlev görmektedir. Bu nedenle Hinduizm’in
devletin egemenlik kurmasını ve sınırlarını genişletmesi kolay- temsilcisi olan Brahmanlar en üst sınıfı temsil etmektedir.
laştırmıştır. Kutsal kitapları olan Veda’ları (Hintlilerin, tanrılarına hitaben
söylediği dua ve yakarışlardan oluşan kutsal şiirleri) incelemek,
3. Devletlerin kuruluşunda ve gelişmesinde bölgenin coğrafi özel- yorumlamak ve kendi dinlerinin eğitim ve öğretim işleriyle
likleri, toplumların hayat ve geçim tarzı, fikrî idealler, soy da- uğraşmakla görevli kişilerdir. Brahmanların kurban ayinlerini
yanışması ve askerî güç gibi unsurlar önemli bir yere sahiptir.
idare etmek, kutsal metinleri okumak ve dinî ayinleri icra et-
mek gibi görevleri vardır.
Etkinlik No.: 59
3. Hint toplumu kast sistemiyle katı bir sınıflamaya tabi tutulmuş-
1. “Feodal sistemde her grup birbirine bağımlıydı. Dolayısıyla her tur. Kastlar arası sosyal ilişki ve geçiş yapmak yasaktır. Bu ne-
grubun ortaya koyduğu emek veya ürün bir üst grubun hayatta denle kapalı bir toplum özelliği görülmektedir.
kalmasını sağlıyordu. Bu yüzden her grup önemliydi.” cevabı 4. Kast sistemi nedeniyle Hindistan’da toplumsal kaynaşma sağla-
verilebileceği gibi farklı gerekçelerle başka öznel cevaplar da namamış, Hintliler bir millet olamamışlardır. Ayrıca yönetim ve
verilebilir. toplumsal hayatta eşitlik ilkesi uygulanamamıştır.
2. Feodal sistemde ekonomi, tarıma dayalı üretim ve karşılığında 5. “Adalet mülkün temelidir.”
alınan vergiler üzerine kuruluydu. Feodal sistem kendi kendine
üreten, durağan ve kapalı bir pazar ekonomisine sahipti. Siyasi,
sosyal ve dinî yapılanma ticaretin gelişmesine engel olmaktaydı. Etkinlik No.: 62
3. Öğrencinin bilgi birikimi doğrultusunda gerekçelerini ortaya 1. Avrupa’da tek üretim aracı toprak olduğundan tarıma dayalı
ekonomi hâkim olmuştur. Toprağın sahibi olan senyörler gü-
koyarak öznel cevaplar vermesi beklenmektedir. cün de sahibidir. Böylece her senyör kendi hâkimiyet alanını
kurarak feodalitenin güçlenmesine neden olmuştur.
Etkinlik No.: 60
2. Ortaçağ Avrupası’nda feodal sistemin bir sonucu olarak top-
1. Roma İmparatorluğu’nun yıkılmasıyla Avrupa’da büyük bir oto- lumsal sınıflar ortaya çıkmıştır. Feodalitede kral, senyör sıfatıyla
rite boşluğu ortaya çıkmıştır. İmparatorluğun ardından küçük feodal hiyerarşik yapının en üst kısmında yer almıştır.
çapta krallıklar kurulmuşsa da siyasi karışıklık sona ermemiştir.
2. Feodal düzen ekonomisi kapalı bir ekonomidir. Kendi kendine 3. Toprağın düzenli işlenmesi, düzenli vergi toplanması ve orduya
asker yetiştirilmesi gibi yararları söylenebilir.
yeten, para ekonomisinin yerine daha çok takasın geçerli oldu-
ğu bu ekonomide dış ticaret çok gelişmemiştir. Tarıma daya- 4. Feodalite Sistemi: Toprak, köylü, tarım, şato, sur.
lıdır. Üretim kısıtlıdır. Gelir paylaşımı son derece adaletsizdir. Tımar Sistemi: Toprak, köylü, tarım.
3. Tarih boyunca toplumların birçoğu sınıf veya tabaklara ayrıl-
mıştır. Toplumsal bir hiyerarşi düzenlenirken kültür, gelenek ve 5. Feodal sistemde senyörler, arazi ve halk üzerinde siyasi hâki-
alışkanlıklar, akrabalık, iktidar, servet ve başarı gibi bazı özellik- miyet sahibidir. Yasama, yürütme ve yargı yetkileri de kendi-
ler esas alınmıştır. Bu özelliklerden hangisinin öncelik kazandı- lerine aittir. Her senyörün bir askeri ve ordusu vardır. Osmanlı
ğı, o dönemin toplumsal yapısına göre değişkenlik göstermiştir. Devleti’ndeki tımarlı sipahiler ise devlete ait topraklarda me-
Örneğin feodal toplumlarda, insanların daha çok doğuştan ve mur konumundadır. Yasama, yürütme ve yargı hakkına sahip
kan bağı ile kazandığı ve asla değişmeyeceğine inanılan özellik- değildirler. Sadece askerî açıdan yetki sahibidirler.
ler (soyluluk, kölelik vb.) dikkate alınmıştır. Bu sınıflama yapı-
lırken mevcut düzenin veya yeni kurulan düzenin korunması
amaçlanmıştır. Etkinlik No.: 63
4. Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşü ile Avrupa, imparator- 1. Haritada; kırmızı çizgi İpek Yolu’nu, yeşil çizgi Baharat Yolu’nu,
luğun oluşturduğu güven ortamı ve yasalardan uzak kalmıştır. mavi çizgi Kürk Yolu’nu göstermektedir.
Bu noktadan sonra oluşan yönetim boşluğu ise, feodal bir hiye-
rarşinin meydana getirilmesiyle giderilmiştir. Bu noktada kilise 2. Orta Çağ’da Avrupa, yaşadığı siyasi karışıklık nedeniyle eko-
önemli bir işlev görmüştür. Krallar ülkelerinde asayişi sağlamak nomik açıdan içine kapanmıştı. Tarım ve zanaata dayalı, kendi
için inançlardan yararlanmayı düşünmüştür. Zira tarih boyun- kendine yeten bir ekonomiye sahip olmakla birlikte ihtiyaçları-
ca toplumlar üzerinde dinî inançlar son derece etkili olmuştur. nın büyük bir kısmını Asya’dan karşılamaktaydı. Asya ise güçlü
Kilise de daha önce görmediği rahat hareket imkânına sahip ol- devletlerin yönetimi altında önemli bir üretim merkezi idi.
287