Page 339 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 339
172 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
1. Öğretici metinlerde anlatıcı ve yazar aynı kişidir. Çünkü bu tip metinler, kurgudan uzak olup
doğrudan gerçek hayatla ilgilidir. Bu durumda yazar, gerçek hayatta yaşananları bize aktaran,
anlatan kişidir. Buna göre, okuduğunuz metinde yazar ile anlatıcının aynı kişi olması metnin
anlatımını nasıl etkilemiştir?
2. Yazar, Reşat Nuri’nin biyografisini yazarken Reşat Nuri’nin sözlerine veya başka sanatçıların eserle-
rinden alıntılamalara yer vermiştir. Sizce bunun nedenleri neler olabilir?
3. Reşat Nuri’de edebiyata karşı ilgi çocukluk döneminde başlar. Lalası Şakir Ağa’dan dinlediği
masallar ve Çanakkale’de ailece bulundukları çocukluk yıllarında okuma bilen hanımların bir
araya toplanarak okudukları romanlarla tohumu atılan edebî zevk, babasının kütüphânesinde
gördüğü kitaplarla zenginleşme imkânı bulur. O, edebiyata karşı ilk ilgisinin nasıl ve ne za-
man başladığını şöyle anlatır: “Pek küçük yaşta babamın kütüphânesinde… Bir asker doktoru
olan, birkaç parça kapkaçak ve bir iki yatak dengi ile, kedi yavrusunu taşır gibi, bizi vilâyetten
vilâyete sürükleyen çok genç babamın nasıl bir kütüphânesi olabilirdi? Bu benim için hâlâ bir
muammadır. Fakat vardı.” Üstelik bu kütüphâne İslâm ve Fransız klasikleri ile ve Edebiyat-ı
Cedide’nin bütün eserleri ile doludur.
Okuduğunuz metinden alınan bu parçada, anlatıcı bizzat Reşat Nuri’nin dile getirdiği ifadeleri kul-
lanmıştır. Bu ifadeler, metindeki anlatımı nasıl etkilemiştir?
4. Sizce yazar, Reşat Nuri’yi tanıtırken kendi görüşlerine yer verip okuru yönlendirmeye çalışmış mı-
dır? Niçin?
338
Hazırlayan: Dr. Döndü KARACA