Page 101 - Tarih
P. 101

Tarih              11. Sınıf








                    Kanun-ı Esasi’nin Bazı Maddeleri Şunlardır:

                 •   Padişah kutsaldır ve icraatlarından dolayı sorumlu tutu-
                    lamaz.

                 •   Vekillerin tayin ve azli, yabancı devletlerle sözleşme ya-
                    pılması, savaş ve barış ilanı, kara ve deniz kuvvetlerinin
                    kumandası, Meclis-i Umûminin toplanması ve tatili, He-
                    yet-i Mebusan’ın feshi padişahın mutlak haklarındandır

                 •   Matbuat, kanun dairesinde serbesttir.
                 •   Müsadere, angarya ve işkence yasaktır.

                 •   Sadrazam ve şeyhülislamı bizzat padişah belirler, sadra-
                    zamın belirleyeceği diğer vekiller ise padişah tarafından
                    onaylanır.

                 •   Meclis-i Umûmi üyeleri, düşünce ve beyanlarında özgür-
                    dür; meclisteki konuşmaları ve görüşleri için haklarında
                    soruşturma açılamaz.

                 •   Kanun teklifi Heyet-i Vükela’ya aittir.
                 •   Kanun tasarıları Meclis-i Mebusan ile Meclis-i Âyanda
                    kabul edilir ve padişah tarafından onaylanırsa kanunlaşır.
                     Kemal Gözler, Türk Anayasa Hukuku, s.19-43’ten düzenlenmiştir.  YORUMLAYALIM
                Kanun-ı Esasi’de, padişaha geniş yetkiler verilmesi, ne gibi
                sonuçlar doğurmuş olabilir?


               Bütün bu konularda padişahın geniş yetkilerinin bulunması, anayasayı etkisiz kılmış ve padişah Meclis-i
               Mebusan karşısındaki üstünlüğünü korumuştur. Ancak padişahın geleneksel otoritesi, anayasa ile az da
               olsa sınırlandırılmıştır. Meclis-i Mebusan üyelerinin seçimle gelecek olması da halkın idareye katılması
               için yeni bir adım olmuştur.

               Kanun-ı Esasi’de 1909’da yapılan değişikliklerden biri, padişahın mecliste anayasaya bağlılık yemini
               etmesi olmuştur. Bu dönemde hükûmetin, hükümdara değil Meclis-i Mebusana karşı sorumlu olması ve
               güvenoyu alma mecburiyeti gibi pek çok önemli değişiklikler yapılmıştır. Ayrıca yabancı devletlerle ant-
               laşmalar yapma konusunda meclisin yetkileri artırılmıştır. Bu düzenlemeyle 1876’da padişaha tanınan
               sürgün yetkisi başta olmak üzere bazı haklar kaldırılmıştır. Böylece daha özgürlükçü bir yapı ve gerçek
               parlamenter hükûmet modeli benimsenmiştir.

               Osmanlı Devleti’nde Seçim

               Osmanlı Devleti’nde ilk kez yapılan seçimlere başkent İstanbul’da ayrı bir özen gösterilmiş ve âdeta
               gelecekte tasarlanan bir seçim modeli uygulanmıştır. Osmanlı toplumu seçim talimatlarına harfiyen uy-
               muş ve seçimler sorunsuz bir şekilde yapılmıştır. Bu ilk seçimle Türk toplumu demokratikleşme yolunda
               önemli bir adım atmıştır.
               İlk Osmanlı Meclis-i Umûmisi, 115’i Meclis-i Mebusan ve 26’sı da Meclis-i Âyandan olmak üzere 141
               üyeyle 19 Mart 1877’de Dolmabahçe Sarayı’nda toplanmıştır. Meclisin açılış gününde tüm resmî daireler
               tatil edilmiş ve halk törene büyük ilgi göstermiştir.





                                                                                                           100
   96   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106