Page 48 - Tarih
P. 48

10. Sınıf       Tarih



           ÜNİTE 4                BEYLİKTEN DEVLETE OSMANLI MEDENİYETİ



                                                   4.1. ANADOLU’NUN KANDİLLERİ


                                                   Tasavvuf; genel anlamda kalbin kötülüklerden arındırılıp
                                                   yaratılanlara karşı güzel davranılması, insanın dünyalık
                                                   menfaatlerden ve nefsinden uzaklaşarak Allah’ın varlığı ile
                                                   yetinmesidir.

                                                   Ahmet Yesevî öğretisinin özü, ahlaki hürriyettir. Ahlaki hürri-
                                                   yete, “Hakkı bilmek için ilk önce kendini bilmek” ve “Ölmeden
                                                   önce ölmek” anlayışıyla ulaşılır. Ahmet Yesevî, bunu kâmil
                                                   insan öğretisiyle sistemleştirir. Bu öğretinin temeli hikmet,
                                                   sohbet ve ahlak esaslarına dayanır. Bu üç esas insanı, nefsin
               Görsel 4.1
               Ahmet Yesevî (Temsilî)              esaretinden ve kendine yabancılaşmaktan kurtararak ahlaki
                                                   olgunluğa kavuşturur. (Görsel 4.1).
                                                   Mevlânâ Celâleddîn-î Rumî; öğretisinde insanlara iyiliği,
                                                   alçak gönüllüğü, cömertliği, merhametli ve doğru olmayı
                                                   öğütlemiştir. Her türlü sevgisizliğe, kötülüğe, bağnazlığa
                                                   karşı İslami ve insani ilkeleri şiir ve musiki içinde birleştirip
                                                   dile getiren Mevlânâ, etkisini yüzyıllarca sürdürmüştür.
                                                   Mevlânâ (Görsel 4.2) öğretilerinde, dinî-tasavvufi düşünce-
                                                   sinin kaynağının Kur’an ve sünnet olduğunu vurgulamıştır.
                                                   “Biz pergel gibiyiz. Bir ayağımız din üzerinde sağlamca du-
                                                   rur, öteki ayağımız yetmiş iki milleti dolaşır.” diyerek de bir
                                                   Müslüman olarak tüm insanlığı kucaklayabildiğini belirtmiştir.

                                                   Yunus Emre; ırk, din ve dil ayrımı yapmadan tüm insanlığa
                                                   yönelik öğretiler geliştirmiştir (Görsel 4.3). Ona göre insan
                                                   her yerde aynı değeri taşıyan yüce bir varlıktır.
                                                      “Yunus Emre der hoca, gerekse var bin hacca,
               Görsel 4.2                             Hepisinden iyice bir gönüle girmektir.”
               Mevlânâ Celâleddîn-î Rumî (Temsilî)
                                                   dizesiyle Yunus, insan sevgisi ile ilgili görüşlerini ortaya
                                                   koyarken bağnazca tutumlara da karşı çıkmıştır.

                                                      “İlim ilim bilmekdür ilim kendin bilmekdür.
                                                      Sen kendüni bilmezsin yâ niçe okumakdur.”
                                                   diyen Yunus’a göre ilimden asıl amaç, insanın kendini tanı-
                                                   ması ve olgunlaşmasıdır.
                                                   Hacı Bayrâm-ı Velî’ye göre insan ancak kendini tanıyarak
                                                   ve bu düzenin asıl sahibinin emrine kendini adayarak ger-
                                                   çek varlığının şuuruna erer. Hacı Bayrâm-ı Velî’nin öğreti-
                                                   si, önce Allah’a sonra canlı cansız tüm varlıklara derin bir
                                                   sevgi duymanın yanı sıra onların hizmetine kendini adamak
                                                   şeklindedir.
               Görsel 4.3
               Yunus Emre (Temsilî)




          47
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53