Page 54 - Tarih
P. 54
10. Sınıf Tarih
4.4. FETİHLE GELEN DÖNÜŞÜM
Geleneksel anlamda konar-göçer bir yaşam tarzına sahip olmasına rağmen Osmanlılar, kuruluştan itiba-
ren yerleşik hayatı daha fazla benimseyen bir siyasi teşekkül olarak ortaya çıkmıştır. Kurulduğu bölgede-
ki kadim şehir, kasaba ve köyler ile buralarda yaşayanları yadırgamadan kabullenen Osmanlılar; cami,
medrese, mescit, han ve hamam gibi yapılarla buraları imar etmiştir. Ayrıca fethedilen şehirlerdeki çarşı
ve pazarlar geliştirilmiş ya da yeniden inşa edilmiştir.
Orhan Bey’in İznik’te kendi vakfı olarak kurduğu imaretiyle birlikte yeni bir şehir merkezi modeli ortaya çık-
mıştır. Bu model en mükemmel hâlini İstanbul’da, Türk şehir modeliyle almıştır. Buna göre şehir merkezine
cami, aşevi, hamam, şifahane gibi kurumlar yapılmış, yerleşme ise daha dış mahallelere kaydırılmıştır.
Osmanlılar, şehirleşmeye getirdikleri bu yeni mimari anlayışla dağınık şekilde bulunan sosyal kurumları bir
site içinde toplamıştır. Ayrıca şehir merkezlerinde pek çok işyeri inşa edilmiş, sosyal kurumların giderlerini
karşılamak için vakıf olarak kiraya verilmiş ve böylece şehirlerin sosyo-ekonomik canlılığı sağlanmıştır.
Osmanlı’da mahalle, birbirini tanıyan bir ölçüde birbirinin davranışlarından sorumlu, sosyal dayanışma
içinde olan kişilerden oluşmuştur. Bir başka ifade ile mahalle; aynı mescitte ibadet eden cemaatin, aileleri
ile birlikte ikamet ettikleri şehrin bölümüdür.
Görsel 4.6
Topkapı Sarayı (İstanbul)
Fatih, İstanbul’un Fethi’nden son-
ra şehre gelen yolları ve köprüleri
tamir ettirdi. 1455 kışında meşhur
Kapalıçarşı’nın çekirdeği büyük
bedestenin yapılmasını emretti.
Keza o yıl, şehre bol su getirmek
için suyollarının onarımını emretti.
Fatih, şehirde yaptırmakta olduğu
inşaatı bizzat teftiş ederdi. Şeh-
rin göbeğinde yaptırdığı ilk sarayı
(Eski Saray) daha sonra uygun
bulmayan Fatih, Sarayburnu’nda Yeni Saray’ı (Topkapı Sarayı) inşa
ettirdi (Görsel 4.6).
BİLİYOR MUSUNUZ?
Balkanlarda bulunan bugünkü yol ve şehir ağının ana hatları da Osmanlı Dönemi’nde ortaya çıkmıştır.
Filibe, Sofya, Belgrad, Üsküp, Manastır, Köstence ve Rusçuk birer küçük kasaba veya köy iken Osman-
lı Dönemi’nde büyük şehirler hâline gelmiştir. Bunun yanında Osmanlı egemenliği ile beraber Edirne,
Selanik, Niğbolu, Silistre gibi şehirler de büyük gelişme göstermiştir. Osmanlı Dönemi’nde büyüyen ve
gelişen bu şehirler, başlangıçta idari-askerî merkezlerken zamanla dokumacılık, boyacılık, dericilik gibi
el sanatlarının gelişmesi ve esnafın buralara yerleşmesiyle ticari merkezler hâline gelmiştir.
CEVAPLAYALIM Türk şehir modelinin genel özellikleri nelerdir?
53