Page 182 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE
P. 182
MÖ 6. Yüzyıl-MS 2. Yüzyıl'da Felsefe
FELSEFE 3. TEST
5. Yanlış veya yanlı bilgiler içerdiğini söyleyerek göreliliği bir 7. “Sokrates! Sesini çıkarmaz, dilini tutarsan, yaşayamaz
kenara atmak doğru olmaz. Aslında tüm genel algıların mısın sürgünde, ha?’ denecek belki bana. İşte içiniz-
kaynağı da “göre”de, o tek tek gözlerin ve bakışların için- den birtakım kimselere anlatılması en güç olan asıl bu.
dedir. “Bana göre bu çiçek solda duruyor.” diyen biri hem Çünkü dediğinizi yapmanın Tanrı’yı dinlememek, O'na
kendine göre hem de doğru bir bilgi vermektedir. Bir yargı- boyun eğmemek olacağını, onun için de dilimi tutma-
ya temel olan bilginin dayanağı, o bilgi için alınan referans yacağımı söylersem inanmayacaksınız bana, eğlendi-
noktasıdır. İşte bilgi göreli olduğunda, o dayanak nokta- ğimi, alay ettiğimi sanacaksınız; öte yandan bir insan
sı da kişinin kendisi olur. İlk Çağ’ın gezgin öğretmenleri için en büyük iyiliğin, her gün erdem üstüne, sözünü
de bilgi ve ahlak görüşlerinde göreceliliği temele almıştır. ettiğimi işittiğiniz daha başka konular üstünde konuş-
Onlara göre iyi ve kötü, anlamını insanın kendisinde bulur. mak, tartışmak olduğunu, kendimi ve başkalarını böyle-
ce sınadığımı söylersem, sonra da sorgulanmayan bir
Parçada anlatılan durum aşağıdaki ifadelerin hangi- yaşamın yaşanmaya değmeyeceğini eklersem, gene
siyle uyumludur? inanmayacaksınız bana.”
A) Bilgi, nesne ile kavrayışın uyumudur.
Platon’un Sokrates’in Savunması adlı eserinden
B) Bir şey bana nasıl görünüyorsa öyledir. alınan bu parçada vurgulanmak istenen düşünce
C) İnsan kendisine ait bir akla ihtiyaç duyar. aşağıdakilerden hangisidir?
D) Doğru ancak gerçeğin derinliğinde bulunabilir. A) İnsan değerler konusunda yargıda bulunmaktan ka-
çınmalıdır.
E) Düşüncenin doğruluğu pratik doğrulamayla kanıtlanır.
B) Ahlaki eylemler toplumun beklentilerine uygun ola-
rak seçilmelidir.
C) İyi olana yönelmek için ahlaki olan her şey irdelen-
melidir.
D) Ahlak subjektif olduğu için iyi ve kötü de görecelidir.
E) Ancak bilmek için bilmek ihtiyacında olanlar bilgeli-
ğe sahip olabilir.
8. Aristoteles erdemi tercihlere ilişkin bir huy olarak belir-
ler. Nikomakhos’a Etik eserinde erdem için “Akıl tarafın-
dan ve aklı başında insanın belirleyeceğiyle belirlenen,
bizle ilgili olarak orta olanda bulunma huyudur.” der.
Aşırı olanın da eksik olanın da kötü olduğunu belirtir
6. “Güzel bir göl” herhangi bir sebeple kuruyup yok ola- ve şöyle der: “Erdemli olmak güç iştir. Her şeyde ortayı
bilir. Bu durum tüm görünüşler için geçerlidir. Fakat bulmak zor iştir, sözgelişi bir dairenin ortasını bulmak
güzellik ideası yok olmaz. İdealar akılla kavranabilen, herkesin değil, bilenin işidir; aynı şekilde öfkelenmek,
değişmeyen, kendi kendinin nedeni olan varlıklardır. para vermek ve harcamak herkesin yapabileceği kolay
Görünüşler ise duyusal alana bağlı olan, idealardan bir şeydir; ama bunların kime, ne kadar, ne zaman, ni-
pay alarak var olan varlıklardır. çin, nasıl yapılacağı ne herkesin bileceği bir şey ne de
kolaydır. Bunları iyi yapmanın ender, övülesi, güzel bir
Platon’un varlık anlayışını yansıtan bu parçadan şey olmasının nedeni de bu.”
aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?
Aristoteles’in görüşlerinin yer aldığı bu parçadan
A) Duyular doğru bilgiye ulaşmanın en güvenilir
aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?
kaynağıdır.
A) Erdemler, insan zihninde doğuştan bulunur.
B) İdealar tüm koşullardan bağımsız gerçek varlıklardır.
B) Kişi için yararlı olan aynı zamanda erdemlidir.
C) Görünüşler doğaları gereği hep kendisi gibi kalır.
C) Erdem iradi seçimlerle belirlenen ölçülülüktür.
D) İzlenimlere bağlı bilgiler doğuştan zihinde bulunurlar.
D) Tüm insanlar erdemli davranmaya yeteneklidir.
E) Düşünceler görünüşlerin yansıması olarak varlık
kazanır. E) Genelin iradesine aykırı davranışınlar erdemlidir.
181
180 181