Page 244 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE
P. 244
FELSEFE 18 -19. Yüzyıl'da Felsefe 3. TEST - A
5. Gerçek olanı akılsal olanla bir tutar. An’a değil sürece 7. J. Locke, İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir Deneme adlı
dikkatleri çeker. Çelişkiyi olanaksızlık ile değil bütünsel eserinde şöyle der: “Zihinde gerçekten üzerinde düşün-
gerçeklik ile ilişkilendirir. Hakikat soyut olanın somuta, mediği herhangi bir doğuştan ide bulunuyorsa bellekte
sonrasında yeniden soyuta bir geçişidir, dönüşüdür. yerleşmiş olmalıdır; oradan anımsama yoluyla ortaya
çıkmalıdır yani zihinde önceden yer almış bir algı olarak
Akıl yalnızca insana özgü bir yeti değil, bir bütün ola-
anımsandığında tanınmalıdır. Çünkü anımsamak bir şeyi
rak gerçekliğin tamamıdır. Bilgi de buna bağlı olarak
daha önceden bilindiği ya da algılanmış olduğu bilinciyle
mutlak zihnin ürünüdür. Dünya, varlık, uygarlık vb. ne
ya da bellekle algılamaktır. Bunun dışında, zihne giren her
varsa tamamı mutlak zihnin üçlü adımlardan oluşan
ide yenidir ve anımsanmaz; zihinde önceden var olduğu-
hareketinden meydana gelir. nun bilinci anımsama yetisini tüm diğer düşünme yolla-
rından ayrı kılar. Zihin tarafından hiç algılanmamış bir ide
Bu parçada görüşleri dile getirilen filozof ve felsefi
zihinde hiç yer almamıştır. Zihindeki bir ide ya edimsel bir
anlayışı aşağıdakilerden hangisidir? algıdır ya da zihinde öyle edimsel bir algı olmuştur ki bel-
lek aracılığıyla yeniden canlandırılabilir.”
A) K. Marx - Diyalektik materyalizm
B) R. Descartes - Düalizm Buna göre aşağıdaki yargılardan hangisi J. Locke’un
düşüncelerine karşı tez oluşturur?
C) F. Hegel - Diyalektik idealizm
A) Zihinde daha önce algılanmamış hiçbir fikir bulunmaz.
D) I. Kant - Kritisizm
B) Bilginin anımsanması için daha önce edinilmiş
E) A. Comte - Pozitivizm
olması gerekir.
C) Belleğin işlevi deney yoluyla edinilen bilgilerin
canlandırılmasıdır.
D) Zihinde doğuştan hazır bulunan bilgiler hatırlama
yoluyla açığa çıkar.
E) Bilginin anımsanması daha önce bilinenin bellek
yoluyla algılanmasıdır.
6. “Ödevden dolayı yapılan bir eylem, ahlaksal değerini,
onunla ulaşacak amaçta bulmaz, onu yapmaya karar ver-
dirten maksimde bulur; dolayısıyla bu değer, eylemin nes-
nesinin gerçekleşmesine değil, arzulama yetisinin nesneleri
ne olursa olsun, eylemi oluşturan istemenin yalnızca ilkesi- 8. 18-19. yüzyıl değişimlerin yaşandığı bir dönemdir. Bu de-
ne bağlıdır. Eylemde bulunurken yöneldiğimiz amaçlar ve ğişim ortamı onu aynı zamanda bir keşifler ve icatlar çağı
istememizin amaçları ve güdüleri olarak eylemin etkileri, yapar ve pek çok alanda da yenilikler görülür. Felsefenin
ona koşulsuz ve ahlaksal bir değer sağlayamaz. Bu değer dil ve edebiyatla olan ilişkisi açısından bu yüzyıl, iki ala-
eylemden beklenen etkisiyle ilgisi bakımından istemede nın buluşmalarına da sahne olmuştur. Yaşamın anlamı
bulunmuyorsa, nerede bulunabilir. İstemenin ilkesinden ve değeri üzerine yöneltilen sorular gibi pek çok sorun
başka bir yerde bulunamaz, böyle bir eylemle gerçekleşe- felsefi içerikli edebiyat eserlerinde ana tema olarak iş-
bilecek amaçlar ne olursa olsun. lenmiştir. Dostoyevski, kendisine dikte edilen değerlerin
anlamını sorgulayan Suç ve Ceza romanının başkahra-
I. Kant'ın Ahlak Metafiziğinin Temellendirmesi ese- manı Raskolnikov üzerinden, ahlaki problemlere edebi
rinden alınan bu metinden çıkarılacak temel fikir aşa- bir dille değinmiştir. İki alanın dili kullanış biçimleri birbi-
ğıdakilerden hangisidir? rinden farklı olsa da düşünceyi görünür kılan dil, felsefe
ve edebiyatı bir araya getirir.
A) Sonradan kazanılmış güdüler, ahlaki davranışa yö-
nelmemizde engelleyici bir rol oynar. Parçada felsefe ve edebiyatın buluşma noktası olarak
B) Ödeve uygun olan davranışı anlamak için o eylemi verilen unsur aşağıdakilerden hangisidir?
ne kadar istediğimizi düşünmeliyiz.
A) Edebiyat eserlerinde işlenen ahlaki problemler
C) Herkesin aynı noktada buluştuğu bir ahlak anlayı-
B) Yaşamın anlamı ve değeri üzerine sorulan sorular
şından bahsetmek zordur.
C) Düşünceyi açığa çıkarma noktasında kullanılan dil
D) Eylemlerimizin sonucu olumlu olmasa bile, asıl olan
hangi ilkelerle yola çıktığımızdır. D) Değişimlerin, yenilik ve dönüşümlerin yaşandığı ortam
E) Her davranışın altında isteklerimiz bulunduğundan E) Felsefi içerikli kitaplar ve felsefi konulara değinen
ahlaki eylemden söz edemeyiz. yazarlar
242 243