Page 7 - Seçmeli Psikoloji | 2.Ünite
P. 7

2. ÜNİTE



                2.2.2.  Psikolojik Süreçlerin ve Davranışların Genlerle İlişkisi


                DNA’nın her basamağı nükleotit denilen organik yapılar-
             dan oluşur. Bu nükleotitlerin farklı sayı ve sırada dizilimi farklı
             fiziksel, duygusal, bilişsel ve davranışsal özelliklerin oluşu-  Hücre
             muna etki eder. Uygun nükleotitler bir araya gelerek kendi
             etrafında dönüp bükülmüş bir merdiveni andıran ikili sarmal
             yapıyı oluşturur. Bu sarmal yapılar birleşerek kromozomları
             meydana getirir.  Kromozomlar ise bireyin benzersiz genetik
             şifresini belirler (Görsel 2.14).
                  Genetik bilimi canlılardaki çeşitlilik ve kalıtımı inceleyen
             bilimdir. Epigenetik ise genlerin ne zaman, nerede ve ne kadar   Nükleotit
             çalışacağını araştırır. Doku ve hücrelerde bazı genler çalışırken              Kromozom
             bazıları suskun kalır. Yaşamın ilk yıllarında çalışmayan birçok
             gen sonraki dönemlerde örneğin ergenlikte çalışmaya başlar.
             Bu genlerin çalışmaya başlamasıyla vücutta bazı değişimler
             olur. Epigenetik kalıtım denilen araştırmaların sonuçlarına        DNA
             göre DNA aracılığıyla anne babadan gelen kalıtımsal yapı de-
             ğiştirilemez. Bu yapının çalışma şekli çevresel koşullara bağlı
             olarak değişebilir. Örneğin genetik yatkınlığın önemli olduğu
             bazı hastalıklarda yaşam tarzı, beslenme şekli, ruhsal durum
             gibi etkenler bireyin hastalığa yakalanma riskini büyük ölçüde   Görsel 2.14:  DNA’nın yapısı
             azaltır ya da artırabilir.
                  Genetik bilimindeki bu gelişmeler davranış genetiği adı altında yeni bir çalışma alanını ortaya çıkarmıştır.
             Davranış genetiğinin amacı davranış, zekâ, kişilik gibi psikolojik süreçler ile genler arasındaki ilişkiyi incelemektir.
             Epigenetik araştırmaların sonuçları, davranış ve psikolojik süreçleri açıklamak için sadece genlerin değil, genlerin
             çalışma şeklini etkileyen çevresel faktörlerin de dikkate alınması gerektiğini ortaya koymuştur.


             2.3.   KALITIM VE ÇEVRENİN PSİKOLOJİK SÜREÇLERE VE
                    DAVRANIŞLARA ETKİSİ



                     KONUYA HAZIRLIK

                     Sizce davranışlar üzerinde kalıtım mı yoksa çevre mi daha etkilidir? Düşüncelerinizi arkadaşlarınızla
                  paylaşınız.



                Kalıtımın ve çevresel faktörlerin davranışlar üzerindeki etkisi
             psikolojide merak edilen ve araştırılan bir konudur.
                  Edinilmiş  donanım  olarak  adlandırılan  çevre,  organizmanın
             ilişki kurduğu varlıklar ve ortamın tümüdür. Organizma bu çevre
             içinde doğar, büyür; çevreden aldığı etkilere tepki göstererek varlı-
             ğını sürdürür. Doğum öncesi çevre, insanın anne karnında geçirdiği
             yaklaşık dokuz ay on günlük süreyi kapsar. Yaşanılan bölge, şehir,
             iklim koşulları, ev, okul ve gidilen diğer mekânların dekorasyonu,
             bu ortamlardaki renk, ışık, basınç gibi özellikler fiziksel çevreyi oluş-
             turur (Görsel 2.15). İnsanlar arası etkileşimden doğan, toplumsal
             olay ve olgulardan oluşan çevre ise sosyal çevredir. Örf, âdet, gele-
             nek ve görenekler bireyin kültürel çevresini oluşturur.          Görsel 2.15:  Fiziksel çevre





                                                                                   PSİKOLOJİNİN TEMEL SÜREÇLERİ  39
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12