Page 10 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | 3.Ünite
P. 10

3. Ünite



                                     Metinde Geçen Bazı Kelime ve Kelime Grupları
                darbe: (metinde) Vuruş, çarpış.                nağme-sâz: Şarkı söyleyen.

                dem: An, zaman.                                nevha-ger: Ölü ağlayıcısı.
                enîn: İnilti, inleme.                          nısf-ı şeb: Gece yarısı.

                gevherîn: Mücevher gibi, inci gibi.            nümâyân: Görünen, meydanda, aşikâr.
                gûş: Kulak.                                    pûşîde-ser: Başı örtülü.

                heyûla: 1. Madde. 2. Korkunç hayal.            ridâ: 1. Belden yukarı örtülen örtü. 2. Hırka.
                                                                 3. Şal. 4. Çarşaf.
                ihtizâz: Titreşme, titreşim.
                kafes:  (metinde) Çapraz çubuklarla ve aralıklı   sabî: Küçük çocuk.
                   olarak yapılmış, pencerelere takılan siper.  seyl-âbe: Sel, sel suyu.

                katre: Damla.                                  sükûn: Sessizlik.
                leyl: Gece.                                    şitâbân: Acele eden, koşan, seğirten.

                manzûr: Görünen, görülmüş.                     tanîn: Tınlama.
                muhtazır: Can çekişen.                         tebâh: Tükenmiş, yıkılmış, bitkin.

                muhteriz: Çekingen, ürkek.                     yâd: 1. Anma. 2. Hatır, zihin.
                muttarid: Tekdüze.                             zerrât: Zerreler.

                muttasıl: Durmadan, aralıksız.


                  Metin ve Türle İlgili Açıklamalar
                  Servetifünun Dönemi Şiiri

                  Servetifünun dergisinin yazı işleri idaresine Tevfik Fikret’in gelmesiyle (1896) bu dergi etrafında
               toplanan ve aynı sanat anlayışını paylaşan sanatçıların oluşturduğu edebiyata Servetifünun Edebiya-
               tı (Edebiyatıcedide) denir. “Sanat sanat içindir.” anlayışının hâkim olduğu Servetifünun şiirinde şiirin
               konusu genişletilir. Şiirde yeni imgelerle beraber Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalarla dolu ağır bir
               dil kullanılır. Yağmur adlı şiirden alınan aşağıdaki dizeler bu durumu örneklemektedir:
                  Öter gûş-ı rûhumda boş bir enîn,
                  Boğuk bir tezâd-ı sükûn u tanîn

                  Servetifünun şiirinde parnasizm ve sembolizm etkisi ile biçim mükemmelliğine ve ahenge önem
               verilir. Göz için değil kulak için kafiye anlayışı benimsenir. Kimi zaman bir şiirde birden çok aruz ka-
               lıbı kullanılır. Batı edebiyatından alınan sone ve terzarima nazım biçimleriyle birlikte özellikle serbest
               müstezat tercih edilir. Şiir düzyazıya yaklaştırılır, mensur şiir denemeleri yapılır. Fransız şiirinin etki-
               siyle anjanbumanlar (şiirde cümledeki anlamın dize ya da beyitte tamamlanmayıp sonraki dizelere
               geçmesi) görülür.
                  Servetifünun Dönemi’nin başlıca şairleri Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin ve Süleyman Nazif’tir.
               İçinde yaşadıkları siyasi ve sosyal yapıdan kaçıp uzaklaşma isteği, Servetifünun sanatçılarını hayale
               yöneltir. Bu yüzden eserlerinde hayal-gerçek çatışması önemli bir yer tutar. Karamsarlığın baskın ol-
               duğu şiirlerde aşk, ölüm ve tabiat sıklıkla işlenen temalardır. Dönemin şartları gereği siyasi ve sosyal
               konulardan uzak duran Servetifünun şairleri içinde Tevfik Fikret, siyasi ve sosyal konuları da işleyen
               yegâne şairdir. Hüseyin Cahit Yalçın’ın Fransızcadan çevirdiği Edebiyat ve Hukuk adlı makaleden dolayı
               derginin kapatılmasıyla, dergi etrafında toplanan sanatçılar dağılır ve böylece Servetifünun Dönemi
               sona erer (1901).




          78
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15