Page 8 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | 3.Ünite
P. 8
3. Ünite
Metin ve Türle İlgili Açıklamalar
Tanzimat’ın ikinci dönem şairleri, kitabınızdaki Mütesadif adlı şiirde olduğu gibi sanat için sanat
anlayışıyla daha çok bireysel temalarda şiirler yazar. Bu dönemde Recaizade Mahmut Ekrem’in “Güzel
olan her şey, şiirin konusu olabilir.” anlayışıyla hareket edilir, şiirin konusu genişler. Batı şiirinin etki-
siyle şiirde yeni biçimler kullanılır. Birinci dönemde bir amaç olarak ortaya konan dilde yalınlaşma
düşüncesi, bütünüyle terk edilir. Bu dönemin önde gelen şairleri Abdülhak Hamit Tarhan, Muallim
Naci ve Recaizade Mahmut Ekrem’dir.
Abdülhak Hamit Tarhan; aruzla ve serbest müstezat şeklinde yazdığı Mütesadif şiirinde betimleyici
anlatım tutumunu tercih etmiştir. Şiirde birden çok ölçüye, farklı uyak örgülerine yer vermiştir. Anla-
mın beyitte tamamlanması geleneğine karşı anlamı diğer dizelere yaymıştır:
Gün batarken garib garib,
Kimseler yoğ iken şu sahrâda,
Kim şu mahlûk-ı dil-firîb,
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Mütesadif adlı şiirin temasını belirleyiniz.
2. Şiiri, Tanzimat’ın ikinci dönem şairlerinin sanat anlayışına göre değerlendiriniz.
3. Şiirin konusuna göre hangi tür şiir (lirik, epik...) olabileceğini gerekçesiyle açıklayınız.
4. Şiirle ilgili beğeni ve eleştirilerinizi gerekçelendirerek ifade ediniz.
5. Hürriyet Kasidesi ile Mütesadif adlı metni tür, biçim, içerik, dil ve anlatım yönünden karşılaştırınız.
Şairin Biyografisi
Abdülhak Hamit Tarhan (1852-1937): İstanbul’da doğdu.
Farklı okullarda öğrenim gördü, düzenli bir öğrenim hayatı olmadı.
Daha çok özel dersler alarak kendini yetiştirdi. Babasının Tahran
büyükelçiliği görevi nedeniyle bir süre Tahran’da kaldı, bu sırada
Farsça öğrendi. İstanbul’da farklı kurumlarda memur olarak çalıştı.
Türkiye’nin Fransa, Rusya, Yunanistan, Hindistan, İngiltere ve
Hollanda büyükelçiliklerinde görev yaptı. Meclis-i Ayan üyeliğinde
ve ikinci başkanlığında bulundu. Cumhuriyet’in ilanından sonra üç
dönem milletvekilliği yaptı.
Tanzimat’ın ikinci dönem temsilcilerinden olan Abdülhak Hamit;
“Tezatlar Şairi”, “Şair-i Azam (En Büyük Şair)” gibi unvanlarla anıldı.
Döneminin de etkisiyle daha çok bireysel konulara yöneldi. Ölüm,
hayat, tabiat, aşk, metafizik vb. temalarda kişisel duyarlılığı yansıtan
şiirler yazdı. Türk şiirine biçimsel yenilikler getirdi. Onun eserlerinde
hem Doğu hem Batı medeniyetinin yansımalarını görmek mümkün-
Abdülhak Hamit Tarhan
(1852-1937) dür. Onda Fuzuli ve Şeyh Galip’in yanı sıra Hafız, Hayyam; Shakes-
peare, Hugo gibi sanatçıların da etkisi görülür. Sanatçı, tiyatrolarını
sahnelenmek için değil okunmak için yazdı. Yeni Türk edebiyatının
ilk pastoral şiiri sayılan Sahra’yı yazdı. Eşi Fatma Hanım’ın ölümü üze-
rine yazdığı Makber, sanatçının ünlü şiirlerindendir. Sahra, Makber,
Ölü, Bunlar Odur, Divaneliklerim yahut Belde, Hacle, Hep yahut Hiç (şiir);
Macera-yı Aşk, İçli Kız, Duhter-i Hindu, Tarık, Nesteren, Tezer, Eşber, İlhan,
Turhan, Finten (tiyatro) sanatçının başlıca eserleridir.
76