Page 17 - Uluslararası İlişkiler
P. 17

ÜNİTE
                                                                       ULUSLARARASI İLİŞKİLERE GİRİŞ       1

                                                 Aklınızda Bulunsun

                    Uluslararası ilişkilerin farklı anlamları bulunmaktadır.
                    Uluslararası ilişkiler bazı yönleriyle bireyler arası ilişkilere benzemektedir.
                    Uluslararası ilişkiler disiplinindeki bilimsel çalışmaları bilim insanları; bu alandaki uygulamaları
                    ise siyasetçiler ve bürokratlar yapmaktadırlar.
                    Uluslararası ilişkiler alanı, sosyal bilimlerin pek çok disiplini ile yakından ilişkilidir.


             C. ULUSLARARASI İLİŞKİLERDE ÜÇ TEMEL YAKLAŞIM

            HAZIRLIK ÇALIŞMASI


             1. Uluslararası ilişkiler alanında çalışması olan bilim insanları hakkında neler biliyorsunuz?
            ANAHTAR SÖZCÜKLER

              güçler dengesi, güvenlik, idealizm, plüralizm (çoğulculuk), realizm (gerçekçilik)

                  Uluslararası ilişkiler disiplininin ortaya çıkışındaki ve gelişimindeki kuramsal tartışmalar, bu bilim
            dalının diğer sosyal bilimlerden ayrılan özelliklerini ortaya koymaktadır. Uluslararası ilişkiler kuramları,
            olayların neden ve nasıl ortaya çıktığını, hangi aktörlerin hangi davranış kalıplarına göre hareket ettikle-
            rini, bazı varsayımlardan yola çıkarak açıklamaya çalışır.
                  Uluslararası ilişkiler alanında yapılan bilimsel çalışmaların yol göstericisi olan üç temel kuram
            idealizm, realizm ve plüralizmdir.

                  1. İdealizm: Başlangıç Noktaları ve Temel Kavramları
                  İdealizm, kökleri Antik Dönem’e kadar uzanan, var olanın düşünceye (idea=f kir) dayandığını ka-
            bul eden felsef  yaklaşımdır. Uluslararası ilişkiler bağlamında idealizm, barışın nasıl kalıcı olabileceğine
            ve ideal bir dünyanın nasıl kurulabileceğine yanıt arayan kuramdır. Bu yönde bilimsel iddialar geliştiren-
            lere de idealist adı verilmiştir.
                  İnsanın doğası gereği iyi olduğunu iddia eden idealistlere göre savaşların önemli nedenlerinden
            birincisi, ülkelerin baskıcı (otoriter) yönetimlerle idare edilmeleridir. Baskıcı yönetimlerin demokratik bir
            biçimde halka hesap vermeleri gerçekleşmediği için anlaşmazlıklar ülke sınırlarının ötesine taşmakta-
            dır. Politikacılar ve kamuoyu doğru biçimde eğitilir ve çevre koşulları nitelikli hâle getirilirse uluslararası
            sorunlar, büyümeden önlenebilecektir.

                                     IMMANUEL KANT (1724-1804)

                   Ünlü  Alman  f lozofu  Immanuel  Kant  (İmanuel  Kant),  Doğu
             Prusya’da dünyaya gelmiştir. Kant, Konigsberg Üniversitesinde felsefe,
             f zik ve matematik eğitimi alarak  kendisini geliştirmeyi başarmıştır.
                   "Ebedî Barış Üzerine Felsef  Bir Deneme" isimli eseri, 1795’te ya-
             yımlanmıştır. XIX. ve XX. yüzyıllar boyunca barışçıl ve evrenselci akım-
             ların savunucuları, Kant’ın söz konusu görüşlerine başvurmuştur. Hatta
             eserin etkileri günümüzde de yoğun olarak görülmektedir.
                   Kant tarafından dile getirildiği için idealist kurama "Kantçılık Oku-
             lu" da denilmektedir. Kant’ın geliştirdiği demokratik barış kuramına göre
             dünyadaki  savaşlara  bakıldığında  demokrasi  ile  yönetilen  devletlerin
             birbirleriyle savaşmaları pek az rastlanan bir durumdur. Demokratik yö-
             netimlerde idare, halka hesap vermekle yükümlü olduğundan ve savaş-
             ların insani ve mali yükü halk tarafından taşındığından halk gereksiz
             savaşlara  engel  olacaktır.  Eğer  dünya  üzerindeki  baskıcı  yönetimler
             kaldırılır ve her ülkede halka hesap veren demokratik yönetimler kurulursa   Görsel 1.6
             savaşların ortaya çıkma olasılığı da azalacaktır.                Immanuel Kant (Temsilî)
                  Ahmet Cevizci, Felsefe Sözlüğü, s. 486-491’den özetlenmiştir.


                                                        17
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22