Page 16 - Felsefe 11 | 5.Ünite
P. 16
5. ÜNİTE
Uygulama
Aşağıdaki metni okuyup metinden hareketle verilen soruları cevaplayınız.
Mantıkçı pozitivizmin bilim görüşüne yapılan ilk ciddi eleştiriyi, bu
görüşe yakın durmasına rağmen Karl Popper yapmıştır. Popper’a göre
bilim, kesin olarak düşünülen tümevarıma dayanmaz. Çünkü tümeva-
rımla kurulan bilimsel bir kuramın deneysel olarak ve kesin bir şekilde
doğruluğunun ortaya konması imkânsızdır. Popper, görüşlerinin anla-
şılması için basit bir örnek verir. “Bütün kuğular beyazdır.” genel öner-
mesine tümevarımsal yöntemle varılması noktasında izlenen yolu, çok
sayıda kuğunun beyaz olduğunun gözlemlenmesi ve onlara dayanarak
bu önermeye varılması olarak ifade eder (Görsel 5.5). Ama dünyada
bulunan bütün kuğuların gözlemlenme imkânına sahip olunamaması
tümevarımla ulaşılan bu önermeyi şüpheli yapar. Gözlemlenememiş si-
yah bir kuğu olabilir, gözlemlenme imkânı olsa bile bir gün bir yerde Görsel 5.5: Kuğu
siyah bir kuğuya asla denk gelinemeyeceğinin iddia edilmesinin gerek-
tiğini bunun da mümkün olmadığını söyler. Çünkü dünyada her an si-
yah bir kuğu doğma ihtimalinin var olduğunu belirtir.
Komisyon
Sorular
1. Mantıkçı pozitivizmin ileri sürdüğü metafizik eleştirisinin bilimsel bilgilerin kesinliğiyle
nasıl bir ilişkisi vardır? Açıklayınız.
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
2. Popper, metindeki eleştirisinde haklı mıdır? Nedenleriyle açıklayınız.
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
..............................................................................................................................................
Yeni Ontoloji ve Varlık Sorunu
Tarih boyunca özellikle filozoflar, insan ve evren üzerine üretilen düşünceleri belli bir temele dayan-
dırmak istemiştir. Bu yönelimleri, bilgileri bir dizge içinde tutarlı olacak şekilde ele almalarını sağlamıştır.
Bu sistemli düşünüşü diğer alanlarda da görmek mümkündür. 20. yüzyılda yaşanan olaylar ve bilimdeki
gelişmeler, düşüncenin sistematik olarak işlenip gelecekte verimli olması için düşünürleri yöntem aramaya
zorlamıştır.
Hartman, felsefedeki en problemli durumların metafizik konular olduğunu söyler. Bu meselelerin çö-
zümlenmesi için aranan yöntemin felsefe tarihinde mantık üzerinden yapıldığını ve Aristoteles’ten Yeni
Kantçılar’a kadar bu yolun denendiğini belirtir. Mantık yöntemine dayalı ortaya konan görüşün hakikatle
örtüşmesi noktasında problem yarattığını ileri sürer. Mantıksal açıdan doğru olan her durumun her zaman
gerçeği vermeyeceği konusuna dikkat çeker.
132