Page 102 - Felsefe 10
P. 102

71      FELSEFE 10
                 Kavram Öğretimi

          "Peki, neyin erdemli olup olmadığını nereden bileceğiz, bunu bize gösterecek olan şey nedir?" diye bir
          soru sordu Philia.
          "Bu yaklaşıma göre içimizde doğuştan var olan, doğamızın bir parçası olan ve bize yol gösteren bir
          ses vardır. Bu ses, bizi yapmamamız gereken şeyler hakkında uyaran bir sestir. Aklını kullanıp kendini
          bilmeye çalışan herkesin duyup bulabileceği bir ses olduğu görüşündedirler Philia." dedi anne martı.
          "Bana bilginin doğuştanlığını savunan rasyonalizmi çağrıştırdı. Öyle anlaşılıyor ki burada da ahlakiliğin
          doğuştanlığı söz konusu. Bize yol gösteren sesten anladığım da bu." dediğinde Philia,
          "Zaten bu yaklaşımın ilk ve en önemli temsilcisi Sokrates'tir ve Sokrates hem bilginin hem de ahlakili-
          ğin doğuştanlığını savunur. Sokrates'in bu konudaki görüşünü yola düşünce konuşuruz. Dilersen şimdi
          ödev etiği adı verilen yaklaşımdan devam edelim." dediğinde anne martı,
          "Olur, dinliyorum." dedi Philia.
          "Bu yaklaşım, ahlaklı davranmanın bir ödev olduğunu savunur. Burada aslolan iyi istencidir yani iyiyi
          istemektir. İyiyi isterken ortaya koyduğumuz niyet saf ve koşulsuz olmalı. Burada niyet bir araç değil,
          amaçtır. Davranışlarımız  amaç  olmalıdır. Başka  bir  niyetle  ortaya  koyduğumuz  davranışların  altında
          farklı bir niyet varsa eğer bu davranış ahlaki değildir. Ahlaki bir eylemde bulunuyorsak eğer bu eylemin
          ölçüsünü evrenselleştirmemiz lazım. Bunu da herkese karşı bir ödev bilinciyle yapmalıyız. Kısacası ah-
          lakiliğin temelinde ‘iyiyi istemek’, ‘iyi niyet’ ve ‘ödev’ kavramları vardır. Ahlaki eylem, içinde hiçbir koşul
          bulundurmamalı; ödev duygusuna ve iyiyi istemeye dayanmalıdır. İçinde en ufak bir koşul barındıran,
          görünürde iyi gözükmesine rağmen bir niyet taşıyan hiçbir eylem ahlaki değildir bu yaklaşıma göre" dedi.

          2.  Kant’ın "Öyle davran ki eylemine ölçü olarak aldığın ilkeyi, herkes için genel bir yasa olarak iste-
              yebilesin." sözünü yukarıda anlatılanlar üzerinden yorumlayınız.














          "Nasıl yani, koşulsuz ve niyetsiz eylem mi olur?" diye bir soru sordu Philia.
          "Bundan önceki ahlak yaklaşımlarını hatırlarsan hepsinin temelinde mutluluk vardı. Başka bir deyişle
          ‘Ahlaki eylemlerimizin nihai amacı mutlu olmaktır.’ tezini savunuyorlardı. Ödev etiğinde mutluluk, ahlaki-
          liğin amacı olamaz. Eğer amaç olarak mutluluğu koyarsak burada niyet, ödev olmaktan çıkıp öznelleşir
          ve evrenselliğini yitirir. Mutlu olma maksadıyla ortaya konulan her eylem amaç olmaktan çıkıp bir araca
          dönüşür. Bu da ahlaki bir eylem gerçekleştirme niyetini ortadan kaldırıp bencil, faydacı ve hazcı bir eği-
          lime dönüşür." dedi anne martı.

          3.  "Ödev etiğini" evrensel insan hakları çerçevesinden hareketle açıklayınız/yorumlayınız.















          98
   97   98   99   100   101   102   103   104   105   106   107