Page 115 - ÇAĞDAŞ DÜNYA SANATI TARİHİ 12
P. 115
20. YÜZYIL ÇAĞDAŞ SANAT AKIMLARI
Rene Magritte (1898-1967): Gerçeküstücülük akımının en önemli temsilcilerinden sayılır. On iki yaşında resimle
ilgilenmeye başlayan sanatçı, 1915'te kolejden ayrılarak Brüksel Güzel Sanatlar Akademisindeki kurslara devam etti.
1925 yılında ilk sürrealist çalışması “Kayıp Joker”i yaptı. 1927’de Brüksel’deki Centaure Galerisinde yapıtları
sergilenmeye başlandı. Bu sanat galerisinin desteğini alarak bütün zamanını resme ayırdı. Bu yıllarda “Münzevi
Yolcunun Düşünceleri”, “Büyük Yolculuklar”, “Saldırı Tehdidi” ve “Popüler Panorama” adlı yapıtlarıyla
gerçeküstücülüğü benimsedi. Sonrasında ise yeni bir döneme giren Magritte; “Tehdit Eden Zaman”, “Sürekli Devinim”
ve “İnsanlık Durumu” gibi eserlerini yaptı. 1953 yılında Londra, New York, Paris ve Roma’da sergiler açtı. 1956’da
Guggenheim (Gugınhaym) Ödülü’nü kazanan sanatçı, bu başarının ardından daha sık sergi açmaya başladı. Pop-artın
genç ressamları tarafından büyük usta olarak kabul edildi. Charleroi’deki (Şarlroi) Güzel Sanatlar Sarayı’nda “Büyülü
Ülke” adını verdiği büyük bir duvar resmi yaptı. Ölümünden kısa bir süre önce birkaç heykel deseni çizdi. Bunlar
bronza dökülerek 1968 yılında Paris’te sergilendi.
Sanatçının düş ürünü temalarını işlediği resimleri;
komedi, korku, tuhaflık ya da ilginçlik kavramlarının
bir karışımıdır. Bütün yapıtlarında yaşamın gizemi ve
dünyanın anlamsızlığı üstüne metafizik bir sorgulamaya
girişmiştir. Sanatsal resimlerinin yanında yaşamının bir
döneminde reklam çizimleri de yapmıştır. 15 Ağustos
1967 yılında Brüksel’de hayatını kaybeden Magritte,
Delvaux (Delvu) ile birlikte bu akımın Belçika’daki en
önemli temsilcisidir. Eserlerinden bazıları “Saldırı
Tehdidi”, “Kişisel Değerler” (Görsel 4.42), “Münzevi
Yolcunun Düşünceleri”, “Kayıp Jokey”, “Popüler
Panorama”, “Şifacı”, “Kutup Işını”, “Vesta’ya Sunulan-
lar”, “Sürekli Devinim”, “İnsanlık Durumu”, “ Yatak
Odasında Felsefe”, “Mükemmel Gemi”, “Büyük Aile”,
“Büyülü Ülke”, “Pencere ve Kuka”, “Seçilmiş İlişkiler”,
“Erkeğin Oğlu”, “Kurtarıcı”, “Aşk Şarkısı”, “Ruh
Özgürlüğü”, “Alexander’in (Aleksandır) İşçileri”dir. Görsel 4.42: Kişisel Değerler,
Magritte, 1952
Alberto Giacometti (1901-1966): İsviçreli ekspresyonist,
sürrealist ressam ve heykeltıraştır. Çocukluğunu geçirdiği
kasabada sanata ilgi duyması bir post-empresyonist
ressam olan babası Giovanni (Cuvanni) sayesinde olmuş-
tur. Ayrıca fovist bir ressam olan vaftiz babası onu sanata
yönlendiren kişiler arasında yer almaktadır. Alberto 1913
yılında “Masanın Üzerindeki Elmalar” adlı ilk yağlı boya
tablosunu, bir yıl sonra da “Diego’nun Kafası” adlı ilk
heykelini yapmıştır. Giacometti o yıllarda yaptığı tablo-
ların motiflerini masal, aile sahneleri, asker ve at
temalarından almıştır. Daha sonraki yıllarda aile, arkadaş
portreleri ve peyzajlar yapmıştır. 1922 yılında Heykeltıraş
Antoine Bourdelle’nin (Antuen Budela) derslerine
katılmak için Paris’e taşınan sanatçı, burada kübizm ve
sürrealizmin önde gelen heykeltıraşlarından biri olarak
görülmeye başlandı. 1936-1940 arasında çalışmalarını
insan kafası üzerine odakladı. 1962’de Venedik
Bienali’nde heykel dalında büyük ödülü aldı ve dünya
çapında ün kazandı. Daha sonraki yıllarda eserleri bir dizi
büyük Avrupa galerilerinde sergilendi. 1965 yılında başta
Museum of Modern Art New York (Musiyım of Modırn
Art Niv York) olmak üzere Amerika’daki sergilere katıldı.
O, ekspresyonist tavırlı bir sürrealist aynı zamanda bir
kübist olarak tanımlandı.
Eserlerinden bazıları “İzlerin Saati ya da Asılı Top”,
“Sabah Dörtte Saray” (Görsel 4.43), “Sürrealist Masa”, Görsel 4.43: Sabah Dörtte Saray,
Giacometti, 1932
“Şehir Meydanı”, “Orman”dır.
112