Page 16 - GELENEKSEL TÜRK SANATLARI MİNYATÜR 11
P. 16

Selçuklu Türklerinin İran'dan Mezopotamya, Suriye ve
                                                              Anadolu'ya yayılmasıyla ilk Türk İslam minyatür üslubu
                                                              doğmuştur. Anadolu Selçukluları (1071-1279) 12. yüzyı-
                                                              lın ortalarından sonra Konya, Kayseri, Diyarbakır, Mardin
                                                              kentlerini sanat merkezi yapmışlardır.
                                                                 Artuklular Dönemi'nde resimlendirilen diğer bir yapıt
                                                              da 1205 tarihli "Kitâb fî Mârifet el-Hiyâl el-Hendesiye"dir.
                                                              El Cezerî tarafından yazılan bu kitap kısaca "Otomata"
                                                              olarak adlandırılmaktadır (Görsel 1.16). Kitapta suyun ve
                                                              dişlilerin hareketiyle çalışan otomatik ve mekanik aletler
                                                              anlatılır. Kan miktarının belirlenebildiği tekne düzeneği-

                            Görsel 1.16: Otomata, TSMK        nin birinci kısmı bir tekne ve ikinci kısmı altı sütun ve bir
                                                              hisardan meydana gelmiştir. Kanı alınacak kişi teknenin
                                                              önüne oturur. Teknenin tabanı 2 dirhem su ile ıslatılır.
                                                              Alınan 2 dirhemlik kan teknenin dibine akıtılır. Bu sırada
                                                              kâtibin kaleminin ucu göstergede 2 sayısı üzerine gelir.
                                                              Bu durum, her 10 ve katlarında kapılardan biri açılarak
                                                              120 dirhem kan alınana kadar devam eder (Görsel 1.16).
                                                                 Artuklu Sultanı Nasreddin Mahmut’un emri ile Diyar-
                                                              bakır’da yazılan bu kitap, bugün Topkapı Sarayı Müzesi
                                                              Kütüphanesindedir. Bu dönemden kalma diğer bir yapıt
                                                              da sosyal hayatı yansıtan Kelile ve Dimne’dir (13. yüzyıl
                                                              başları). Kitapta Kelile ve Dimne adını taşıyan iki çakalın
                                                              başından geçenler anlatılır. Hikâyelerde siyasetten erde-
                                                              me kadar birçok konu ele alınmıştır. Yine 13. yüzyılın en
                                                              önemli  eserlerinden  biri  de  Hariri’nin  “Makamat”  adlı
                                                              eserindeki minyatürlerdir (Görsel 1.17). Bu eserde Ebu
                                                              Zeyd adında birinin ilgi çekici maceraları resimlenmiştir.
                                                              Bu resimler gerçekçi nitelikleriyle ilgi çekicidir.
                                                                 Anadolu Selçuklu minyatür sanatını en iyi temsil eden
                                                              örnek  Topkapı  Sarayı  Müzesi  Kütüphanesinde  bulunan
                                                              Varka ve Gülşah adlı yazma kitaptır. Kitap, Ayyukî tara-
                         Görsel 1.17: Hac kafilesi, Makamat, Hariri,   fından Gazneli Sultan Mahmut adına Farsça yazılmıştır.
                         Yahya Bin Mahmut El-Vasiti
                                                              Kitapta,  olayları  açıklayan  71  minyatür  bulunmaktadır.
                                                              Selçuklu Dönemi resim sanatının en güzel örneklerinden
                                                              olan Varka ve Gülşah (Görsel 1.18), bir aşk hikâyesini an-
                                                              latır. Yazma, Hoy’dan gelmiş ve Konya’ya yerleşmiş bir
                                                              aileden olan Abdülmümin tarafından resimlendirilmiştir.
                                                                Varka ve Gülşah minyatürlerindeki Türk tiplerini temsil
                                                              eden figürler, Büyük Selçuklu Dönemi çini  ve seramikle-
                                                              rindeki figürlerle büyük benzerlikler gösterir. İlk minya-
                                                              türde, içinde çeşitli dükkânların bulunduğu bir çarşı ile
                                                              âdeta öykünün geçtiği ortamın bir takdimi yapılmaktadır.
                                                              Gülşah’ın çadırında üzüntüden bayılmasını ve Varka’ya
                                                              kavuşmasını gösteren yalın sahnelerin figürlerinden arta
                                                              kalan  boşlukları  ise  dekoratif  bitki  ve  hayvan  motifleri
                                                              doldurmaktadır. Zeminin bu biçimde süslenmesi, Büyük
                                                              Selçuklu Dönemi minyatürlerinin çoğunda görülmekte-
                                                              dir.Bazı sahnelerde de zemin arabesklerle tamamen dol-
                                                              durulmuştur. Bu ağır süslemelere karşın, ince uzun dik-
                                                              dörtgenler oluşturan kompozisyonlar oldukça yalındır.

                      Görsel 1.18: Varka ve Gülşah bir hayat ağacının
                      altında birbirine sarılmış olarak tasvir edilir. TSMK


                                                            13
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21