Page 167 - GENEL SANAT TARİHİ 9
P. 167
TÜRK İSLAM SANATI
Anadolu Selçuklu mimarisi Orta Asya, Batı Türkistan, Karahanlı, Gazneli ve Büyük Selçuklu
sanatlarından bazı farklılıklar gösterse de çoğunlukla Türk sanatına bağlı olarak gelişmiş;
Osmanlı mimarisi ile Türkistan Türk mimarisi arasında önemli bir bağ olmuştur. Anadolu
Selçuklu sanatı; mimari, çini, seramik, cilt, ahşap, kumaş, dokuma, cam, minyatür, el sanatları,
maden, alçı kabartma ve resim sanatları gibi farklı uygulamalardan oluşmuştur.
Divriği Ulu Camii ve Şifâhânesi (1229) I. Alaaddin Keykubad zamanında Mengücekoğullarından
Ahmet Şah tarafından yaptırılmıştır. Tamamen kesme taştan yapılmış olan cami, mihrabın
bulunduğu duvara dikey beş sahına ayrılmıştır. Sahınlar beşer bölümlü olup 16 sütun üzerine
25 değişik tonoz ve kubbe ile örtülüdür. Mihrap önü kubbesinin içi 12 kaburga ile 12 dilime
ayrılmıştır. Dıştan kümbet biçiminde kıvrımlı piramidal bir çatı ile örtülen kubbe bütün yapıya
hâkimdir.
Cami, Anadolu’daki en süslü mihraplardan birine sahiptir. Anadolu’da bu ölçüde ve zenginlikte
olan mihrabın bir benzeri daha yoktur. Caminin içinde çok kuvvetli bir biçimde belirtilmiş olan
taş mihrap, âdeta duvardan fışkıran iri plastik barok palmetlerin sıralandığı ve kuvvetli silmeler
tarafından çevrelenen çok büyük ölçüde sade bir niş içine yerleştirilmiştir. Mihrabın sağında
yer alan minber camiden 12 yıl sonra yapılmıştır. Abanoz ağacından sahte kündekârî tarzıyla
yapılmış olan minberin üzerinde 25’e yakın kitabe vardır. Tiflisli Ahmet Usta’nın eseri olan bu
minberin de bir eşi yoktur. Minber, ince rûmîler ve kıvrık dallarla işlenmiş panoların geometrik
yıldızlar hâlinde sıralanmasından meydana gelmiştir. Masif, düz duvarlı cepheler; her biri ayrı
özellikte dört portalle hareketlendirilmiştir.
Sağlık hizmetlerinin yanında tıp eğitiminin de verildiği darüşşifâlar; şifâhâne, bîmarhâne gibi
isimlerle de bilinmektedir.
Divriği Şifahanesi, ortada
dört sütun üzerine üç paralel
tonozla örtülü, geniş orta mekân
ile biri girişte olmak üzere
değişik yıldızlı tonozlarla örtülü
dört eyvandan oluşmaktadır.
Döneminin medrese-şifâhâne
yapıları içinde ana eyvan dışında
ikinci katı da kullanılan birkaç
yapıdan biridir. Tamamlanmamış
olan şifâhâne kapısında kusursuz
işçilik kendini göstermektedir.
Tasarım ve bezeme anlayışı
açısından İslam mimarisinde
benzeri yoktur. Batı taç kapısı,
bütünüyle geometrik süslemeye
Görsel 7.12: Divriği Şifahanesi taç kapısı, Sivas
sahiptir. Kapı üzerindeki yırtıcı
kuş kabartmaları üsluplaşmanın başarılı örneklerindendir (Görsel 7.12). Çift başlı kartal
Alâeddin Keykubat’ı (Anadolu Selçuklularını), tek başlı kartal ise Ahmet Şah’ı (Mengücekleri)
temsil etmektedir. Çift başlı kartal başı dik ve heybetli, tek başlı kartal ise boynu bükük ve bir
ayağı havada durmaktadır. Bu durum Mengüceklerin Anadolu Selçuklularının hâkimiyetini kabul
ettiklerini ifade etmektedir.
Divriği Ulu Camii ve Şifâhânesi’nin bezemeleri, taş işçiliğinin kusursuzluğu ve simgeselliği ile
İslam ve Türk sanatında çok özel bir yere sahiptir.
165